10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü bu sene benim için bir başka anlamlı ve bir başka güzel geçti desem yalan olmaz...

Binlerce mesaj, yüzlerce telefon! Önceden Belediye Başkanı, Siyasi Parti İlçe Başkanları, STK Başkanları ararlar yada ziyarete gelirlerdi.

Bu yıl yine Belediye Başkanı Mesut Üner, Siyasi Parti İlçe Başkanları, STK Başkanları tek tek kutladılar ama diğer bir taraftan da hani o hayatlarının bir noktası da olsa dokunduğumuz gönlü güzel, kendi güzel ilçe halkımızın teveccühü bir hayli fazla idi.

7'den 70'e diye bir söz var ya hani, omu yaşadım resmen. Bir de şunu gördüm ki, ilçemizde bir çok kişi ile artık bir aile olmuşuz. Bunu doğum günümde de gördüm ama, Gazeteciler günü bir başka anlamlı oldu.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günümüzü unutmayan tüm dostlarımıza tek tek teşekkürü bir borç biliyorum. İyi ki varsınız, iyi ki bu güzel ilçede yaşıyorum. İyi ki Çatalca'lıyım. İyi ki sizlere haberleri vermek için gecemi gündüzüme katmışım.

Pandemi Çatalca'yı değiştirdi

Evet Pandemi Çatalca'nın görüntüsünü, yaşam tarzını, trafiğini, açıkçası her şeyini değiştirdi. Kalabalıklaştık. Ve her geçen gün kalanalıklaşmaya devam ediyor. İstanbul fazlası ile Çatalca'ya göç ediyor. Önceden sadece yaz aylarında bu göçü görürken, artık hafta sonları da bu göçü görüyor, yaşıyor ve biliyoruz.

Bundan sonraki süreçte de, nüfusu 73 bin olarak görünen ilçemizde çok değil bir yıl sonra yapılacak olan nüfus sayımında bu sayı 100 Bini bulacaktır diye düşünüyorum. Mahallelerimizin nüfusları yüzde 20'ler de artış gösteriyor. Hatta kimi aileler yazdan bu yana hiç metropolün göbeğindeki evlerine gitmediler. İşlerine bile Çatalca'dan gidip gelir hale geldiler.

"Hafta sonları geliriz" diyerek zamanında yapmış oldukları evlerinden pandeminin ilk yasaklarının başladığı günden bu yana gitmiyorlar. Ve artık Çatalcalı olmak için ilk adımlarını attılar. Her mahallede yeni simaları görmek mümkün bu ara.

Tabi bunlar da bir hayli yük getirmiyor değil Çatalca'ya! İlçe Belediyesinin yükü de bu anlamda artıyor. Yine mahallelerde bulunan marketlere bakarsanız Cuma gününün akşamında şöyle bir uğrayın, raflarının nasıl boşalmış olduğunu göreceksiniz.

Yani dikey yapılaşma olmadan, ilçe nüfusumuz hızla artıyor arkadaşlar. Gelecek günlerde bunu çok daha iyi göreceksiniz.

Çatalca'nın kaderine emi!

Düşünsenize, Büyükşehir Belediyesi Piknik Alanları konusunda diğer ilçeler ile olan mahkemelerinden vazgeçiyor yada bir şekli ile ilçe belediyesine kalması için ilçe belediyesine tolerans tanıyor ama söz konusu Çatalca olunca inatla mahkemelerde bu süreci uzatmaya devam ediyor.

Ama Çatalca'nın bu piknik alanlarına ihtiyacı var. İlla ki İlçe Belediyesine de verilmesi noktasında da ısrarımız yok artık he! Gerekirse İBB işletsin, Spor Kulüplerine verilsin, derneklere veirlsin ama 13 tane piknik alanımızın artık akıbeti bir belli olsun. Yazık günah! Sahipsiz olan bu alanlar artık çöplüğe döndü. Ve rezil bir hal aldı. Bu işin artık partililik mevzusu da kalmamıştır. Bu işin asıl konusu artık Çatacalılık olmalı ki en doğru düşünce bu olmalı. Herkes elini taşın altına sokmalı ve bu piknik alanlarının pandemi yasakları bitmeden, işletimi konusunda bir sonuca varılmasının sağlanması gerekmektedir.

Büyükşehir Belediyesi'nden imza bekleyen bir diğer iş ise, Roman vatandaşlarımızın yaşadığı ve TOKİ tarafından yerinde dönüşümle yapımı gerçekleştirilecek sosyal konutların yapılabilmesi için İBB'de olan o karar! Diyorum ya, tüm siyasilerimiz bir araya gelmeli ve ilçe halkımızın yararına olan bu konularda hep birlikte, hem fikir bir şekilde gerekli mercilere birlikte gitmelidir. Bu hükümet ise hükümet, İBB ise İBB! Ama bu ilçe için bir çok konuda el birliği olmadıkça, bizimde kaderimizde ne yazık ki hep ya üzülmek olacaktır ya da yine üzülmek...