Türkçe ile derdiniz ne?

Aynı içerikli ürünü, sırf adını Türkçe dışında bir dilde telafuz ediyorlar diye normalinden yüksek fiyatlarla satın almayı pek seviyoruz. Örneğin soda, yani bildiğimiz maden suyu. Ben diğer şekerli içecekler yerine bunu tercih ettiğimden, günde en az bir şişe tüketirim. Market fiyatı 8 lira 75 kuruş(Altı şişesi)olan bu içeceği dışarda içerseniz, normal bir mekanda bir şişeye ödeyeceğiniz rakam üç-beş lira. Ama o sodayı ismi afili bir mekanda, janjanlı adıyla içmek isterseniz en az 15-20 lira. Kırk yıllık soda oldu Churchill...Farkı ne? Sadece sodaya biraz tuz ve limon ilave ediliyor.

Bu durum sadece içeceklerde söz konusu değil elbet. Mesela yemek yiyeceğiniz yerin adında, (...)lokantası yazıyorsa ücretler makuldür. Ama restaurant yazıyorsa, fiyatlar normalden uzaklaşır. Bir bira canınız çekti diyelim. Birahaneye giderseniz normal ücret ödersiniz. Ama kapıda bistro yazıyorsa, cebinizi kontrol edin. Eee adam oraya koskaca”Bistro”yazmış.!Üç katı kadar fark olsun yani!

            ***

Bu insanların türkçe ile derdi ne? Yazmaktan usandım!

Tabelalara bakıyorsun;coffe, tea, sandwich, cold drinks, cheesecake, burger, pizza...Kahve, ekmek arası, soğuk-sıcak içecekler diye yazmak utanılacak bir şey mi?

Kek”cheesecake”diye çağırılınca terfi mi ediyor? Çikolata yerine”chocolate”denilince alkış mı alıyorsunuz?

Sipariş vermek için menü istersin, önüne ingilizce gelir. Kendi ülkemizde, kendi dilimizde biz mi yiyeceğin ne olduğunu anlamaya çalışalım?

Oysa içeriye girip ingilizce konuşup sipariş vermeye kalksan konuşacak kimseyi bulamazsın.Tamamen turistik bölge olsa, türklerin yaşamadığı bir yer olsa hadi neyse diyeceğim ama bu bahsettiğim tabelalar turistin T’sinin görülmediği yerler. İngilizce yazıldığında daha mı havalı oluyor? Aslında bu çoğu insanın anlamadığı konuşamadığı yabancı dilleri, tabelalarında, yiyecek listelerinde kullanan mekan sahipleri bence oraya gelen müşteri profiline hakim değil. Yaşı ilerlemiş, sadece türk vatandaşlarının yaşadığı bölgelerde, tabelaları ingilizce yazmak biraz abesle iştigal.

            ***

Menüye bakacaksın;”Beef Stroganoff”veya”Boeuf Stroganoff”

Dana eti, mantarlı bilmem ne sosu var diye yazarsan çok ayıp olur.!

Haaa, makarnaya da makarna deme sakın. Spagetti o...

Kıymalı, soğanlı, soslu deseler”allahın makarnasına o kadar para verilir mi?”denir ama bolonez soslu spagetti olursa olursa makarnanın değeri artar.

            ***

Yurtdışı seyahatlerinizde siz hiç önünüze gelen yiyecek listesinin türkçe yazıldığını gördünüz mü? Bizim yol tabelalarında, lokantalarımızda, ne kadar gezilecek yerimiz varsa, hatta duraklarımızda bile türkçe dışında ingilizce, arapça yazılarla karşılaşıyoruz. Turistlere neredeyse biz yol tarifi soracağız.

            ***

Günlük konuşma dilimizde ingilizce kelimeler çok fazla var. Küfür ederken bile ingilizce ediliyor. Nece konuştuğumuzu artık biz de bilmiyoruz. Yerli-milli derken, yerimizi de, dilimizi de kaybediyoruz. Yerli dedim de, bizim doğum günü şarkımız bile yok. Doğum günlerinde;“Happy birthday to you”diyoruz. Türkçeye de çeviriyoruz arada ama onu da, kendimize benzettik ve uyku durumuna geçirdik. Nasıl mı?”Happy birthday to you, yap çişini uyu”Uyku halinden bir türlü kurtulamıyoruz!

Bizim okumayı ilk söktüğümüz yıllarda, okuma fişleri vardı. Hala var mı bilmiyorum.”Ali ata bak”,”Ali yat uyu”,”ışık topu tut.”vs..

Diğer ülkelerde okuma fişleri nasıldır bilemem. Ancak;İnternet üzerinden araştırdığım bilgilere göre, bazı ülkelerden örnekler verilmiş. Doğruluğundan emin olmadığım için buraya yazmadım. Ancak; yurdum insanı bunları kıyaslamış ve altına beni çok üzen bir yorum yazmışlar;

”Ali ata bak”

Sonuç;”Ali ganyan bayinde”

***

Konuyu toparlayalım. Burası Türkiye ve  anadilimiz Türkçe. Turistler buraya bizim kültürümüzü, yaşantımızı, yemeklerimizi, içeceklerimizi tanımaya ve tatmaya geliyorlar. Kendi yemeklerini burada yemek için değil...

Biz nasıl başka bir ülkeye gittiğimiz de, o coğrafyayı her yönüyle tanımak istiyorsak, onların da beklentisi aynı. Şu özenti durumumuzdan çıkalım, dilimize ve kültürümüze sahip çıkalım.

Sevgiyle kalın

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sevim Güney Arşivi