Yalan
Yılan
İki yaman kelime.
İkisini de hiç sevmem.
Biri hayvani..
Diğeri insani.
Aitlk açısından düşünün.
Aman aklınız başka şey anlamasın.
İtiraf edeyim ki ben hiç “yalan konuşan yılan” görmedim.
Ama “yılanlık yapan yalancı” çok gördüm.
****
Benim derdim var kelimelerle.
Eğri oturmadan da doğru konuşabiliriz.
Yılan masum bi hayvan.
Ama ya yalancı ise insan.
Hele de yılan gibi kıvrılıp yalana bulanmışsa..
Yandı işte o an keten helva.
****
Biliyorum okudukça sinir olmaya başladınız.
Yahu sadede gel diyorsunuz.
Ehhh peki öyle olsun.
Ne işim var benim bu “yılan ve yalanla”
Ayrı ayrı pek derdime değil.
Yalan bol nasılsa.
Hatta beyazı var,bazen iyi yalan da.
Yılan malumunuz bi garip hayvan.
Benim ıstırabım “yılanlık yapan yalancılar”
****
İki yıldır memleketin haline bakın.
Hep yalanla dolanla kandırılmışız.
Yılan gibi sızmışlar memleketin derinlerine.
Her yerde bi sürü yuvaları var.
İlden ile kirli kanallar açmışlar.
Güzel insanları adeta kuşatmışlar.
Memleket içinde onlarca karanlık dehlizlerde,
Yalan konuşan bi sürü yılan varmış meğer.
Zehirli dişleriyle ciğerlerimizi ısırmışlar.
Kumpas,hile,desise..
Yalan dolan ise istemediğin kadar.
Ahh yılanlık yapan yalancılar ah...
Devletin yanına kendi “Buzdan ve yalan devletlerini” kurmuşlar.
Karanlık inlerde acaip işleri planlamışlar.
****
Valla salak mıydınız diyenler olabilir bize.
Ne çabuk kandınız diyebilirsiniz.
Ne yapalım kardeşim..
Kandırılmak insanca..
Hangimiz nelere kanmadık ki..
Kimlere inanmadık ki..
Ne diyelim ki şimdi?
Yalan tutmuş, Yılan ısırmış bizi. Of ki offff 
Yine tekrarlayayım  başta söylediğimi.
Yalan konuşan yılan ben hiç görmedim.
Yılanlık yapan yalancıları ise size havale ettim gitti…

VESSELAM…