"An"ı yaşamak

"An"ı yaşamak
An sözlük anlamı; 1. göz açıp kapayıncaya değin geçen zaman, bölünemeyecek denli kısa bir zaman parçası. 2. gerçek süresi ne olursa olsun, çok kısa zaman demekmiş.

An sözlük anlamı; 1. göz açıp kapayıncaya değin geçen zaman, bölünemeyecek denli kısa bir zaman parçası. 2. gerçek süresi ne olursa olsun, çok kısa zaman demekmiş.
Biz bu kelimeyi nasıl kullanıyoruz peki. 'An' ı yaşamak gerek, yarını ve dünü düşünmemek gerek, o an ne istiyorsak onu yapmak gerek. An da kalmak gerek….
Hepsi kocaman bir palavra. An da kalıp yaşayınca hayatı yaşamak zanneden, işine geldiği gibi düşünmek isteyenlerin, kendini haklı çıkartmak için söyledikleri kocaman bir yalan.
An da kalamıyorsun sen hep geçmişte ve gelecektesin diye karşı tarafı kandırmak için kullandıkları son moda trend söz.
Biz insanoğlu işimize gelen şeyleri ne güzelde kullanıyoruz. Bir de ne için yapıyoruz bunu istediklerimizi hemen anında yaptırmak ve kolay elde etmek için an da kalalım diyoruz.
Kalalım bakalım bu meşhur an da. Bir sürü zavallı insan böyle olmadığı için kendini suçlu hissederek an ı yaşamak adına bir sürü üzüleceği şeyi yapmaya mecbur kaldığını hissediyor ya da hissettiriliyor.
Hangisi doğru peki geçmişte yaşamak mı? “An” ı yaşamak mı? Yoksa geleceği düşünmek mi? Hepsi kullanıldığı yere göre doğru bence.
Geçmişte yaşamak? Geçmiş olmasa bizim şu anki varlığımızın bir anlamı  olmazdı. Düşünsenize her gün yeni bir sen  olduğunu hafızanın her zaman bomboş olduğunu, yaşanmışlıklar yok, tanıdıkların yok, hiçbir fikrin yok, yani geçmişte yaşamasaydık zaten bugün yoktuk. Bugünün olması için geçmişi yaşamak zorundayız. Ve illaki hatırlamalıyız. Anılarımızı, hatalarımızı, üzüntülerimizi, mutluluklarımızı, dostlarımızı, sevdiklerimizi, başarılarımızı, başarısızlıklarımızı ve bir sürü yaptıklarımızı, gördüklerimizi, yaşadıklarımızı. Geçmişte yaşanmalı ve unutulmamalı.
“An” ı yaşamak? Bugün ne güzel değil mi? Bir daha yaşayamayacağımız gün. Aynı şekilde hissetmediğimiz, aynı şekilde uyuyup uyanmadığımız, aynı şeyleri  yapmadığımız bugün. Biz işe gidince her akşam uyanıp sabah kalkınca rutin işlerimizi yapınca ne düşünüyoruz. Yine aynı gün geçti ve bitti. Hayır aynı gün değil her gün. Her gün başka bir gün. An ı yaşamak o anda karşındaki kişinin gerçekten yanında olmak demek, ruhunla, bedeninle ve beyninle. Karşındaki kişiye saygı duymak demek. Paylaşmak demek. Yani insani  duyguların hepsini yaşamak demek. Her istediğini yapmak demek değil. Bazı insanların kendi çıkarları için anladığı gibi.
Geleceği düşünmek? Yani hayal etmek. En güzeli de bu düşünce bence. Gelecek olmadığını bir düşünsenize. Yarın sabah olmayacağını, ya da bir an sonrasının olmadığını. Çok korkutucu değil mi? Amacın yok, göreceğin bir an yok. Yani  geleceği düşünmek hayatında seni yeni umutlara götürecek, kendini daha mutlu hissedeceğin an ların geleceğini bilmek ne kadar güzel, bir düşünsenize.
Diyeceğim o ki; geçmişinizi yaşamaktan, “An“ da olmaktan ve geleceği düşünmekten korkmayın. Yeter ki siz de yaşamayı sevme duygusu hiç bitmesin….

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.