Öğretmenler 24 Kasım'da konuştu: Geçinemiyoruz!

Öğretmenler 24 Kasım'da konuştu: Geçinemiyoruz!
Türkiye, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutladı ama öğretmenlerin yaşam standartları ve şikayetleri yine değişmedi. Özellikle emekli öğretmenler, “Çalışan öğretmen geçinemiyor biz ne yapalım?” diye konuştu.

Ülkenin birçok yerinde 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlandı fakat öğretmenlerin kanayan yarası haline gelen sıkıntılar yine konuşulmadı. “Kutsal bir meslek” olarak yorumlanan öğretmenlik; çekilen sıkıntılar anlamında kutsallığa mum aratır cinsten. 300 bin atanamayan öğretmenin olduğu, çalışan öğretmenlerin ise maddi sıkıntılarla boğuşmak zorunda olduğu bu mesleği bir de emeklileri ile konuştuk. Gazetemize konuşan öğretmenler; Turgay Taşdemir, Mesut Onur ve İsmail Yıldız, bir hayli dertli. Yıllarca emek verdikleri işlerini ve şimdiye kadar eğittikleri binlerce öğrencilerini mutlulukla anımsıyorlar ama iş geçinmek noktasına geldiği zaman bu mutlulukları bir nevi buruk bir mutluluk halini alıyor. Nitekim Türkiye'de eğitimin en önemli iki sendikasından birisi olan Türk Eğitim Sen ve Eğitim İş Sen'in ortaklaşa hazırladığı raporda gazetemize konuşan öğretmenleri doğrular nitelikte. Rapor; öğretmenlerin yüzde 75'inin geçinemediğini söylüyor.

Günler kahvede geçiyor
Avcılar'da bir kahvehanenin içinde karşılaştığımız 31 senelik Fen Bilgisi Öğretmeni Mesut Onur, emekli öğretmenlerin içine düştüğü zor durumu yaşam tarzıyla ortaya koyanlardan birisi. Birçok emekli öğretmenin maddi anlamda sıkıntılar yaşadığını anlatan Onur, kendisinin de birçok sıkıntı yaşadığını söyledi. Günü akşam edebilmek ve maliyetsiz bir şekilde zaman geçirebilmek adına kahvehanede gazete okuyarak ve bir iki bardak çay içerek sosyalleşmeye çalıştığını anlatan Onur, 1992 yılından beri Avcılar'da yaşadığını söyledi.

Bir tane dikili ağacım yok
Eskiden öğretmenlik mesleğinin toplum içerisinde bir saygınlığı olduğunu fakat zamanla bunun da yitirildiğini anlatan Onur, “Öğretmenler olarak kötü günler geçiriyoruz. Özellikle bizim gibi emekli öğretmenler için çok daha kötü günler söz konusu. Zira geçinemiyoruz. Aldığımız maaş hiçbir şeye yetmiyor. Daha bugün kredi kartı borcumu ödemeye gittim onun da ancak asgari tutarını gene ek hesaptan para çekerek yani tekrar bankaya borçlanarak ödeyebildim. Anlayacağınız borcu bile borçla kapatıyoruz. 30 yıl öğretmenlik yapıyorsunuz verdikleri ikramiye ile bırakın ev almayı bir tane oda bile alamazsınız. Benim şu anda bir tane dikili ağacım bile yok” ifadelerini kullandı.

Sokakta yürümeye çekiniyoruz
Yaşadığı sıkıntılardan ötürü dertli olan bir diğer emekli öğretmen İsmail Yıldız ise sokakta yürümeye bile çekindiklerini belirtti. Uzunca bir yıl öğretmenlik yaptıktan sonra gördükleri değerin büyük bir hayal kırıklığından ibaret olduğunu anlatan Yıldız, öğretmenlerin sorunlarına her zaman kulak tıkanmasından ve kayıtsızlıkla karşılanmasından da şikayetçi. Öğretmenlere emekli olduktan sonra hiçbir şekilde kıymet verilmediğini de belirten Yıldız, sosyal birçok haktan da yararlanamadıklarının altını çizdi.

Ev bile alamıyoruz
Devletin verdiği emekli ikramiyesiyle ev dahi alamadıklarını da vurgulayan Yıldız, “Bakın emekli öğretmenlerin büyük bir kısmı bütün günlerini kahvehanelerde geçiriyor. Ya arkadaşlarıyla kağıt oynuyor ya oralarda boş bir şekilde oturuyor. Bütün günü masrafı çok olmasın diye iki çayla oralarda bitiren emekli öğretmen arkadaşlarım var. Maalesef gelinen bu nokta çok üzücü. Biz sokağa çıktığımız anda bir şeyleri harcamaya korkuyoruz. Çünkü geçinemiyoruz. Hatta şunu da eklemek lazım öğretmen 30 sene ya da 40 sene bu devlete hizmet veriyor, bu devlet için çalışıyor ama en sonunda devletin verdiği ikramiye ile hiçbir şey olmuyor. Ev bile alamıyoruz hatta bırakın evi araba bile alamıyorsunuz” dedi.

Ek iş yapmak zorunda kalıyorlar
Uzun yıllar Avcılar'daki liselerde İngilizce Öğretmenliği yapan emekli Turgay Taşdemir de geçinememekten şikayetçi olan isimler arasında. Birçok emekli öğretmenin geçimlerini sağlamak adına ek iş yapmak zorunda kaldığını anlatan Taşdemir, şimdiye kadar bu durumu iyileştirecek herhangi bir adım atılmamasından dolayı hükümeti de eleştirdi. Eğitimin hükümet değil devlet politikası haline gelmesini savunan Taşdemir, “Eğitim dediğiniz şey hükümetlerin politikası haline geldiğinde sürekli sistem değişikliği yaşanıyor. Hatta Milli Eğitim Bakanı değiştikçe sistem de değişiyor. Öğretmenler de birçok zorlukla karşı karşıya kalıyor” dedi.

Çalışan öğretmenler de sıkıntı yaşıyor
Yaşadıkları zorlukları da gazetemizle paylaşan Taşdemir, “Şimdi emekli öğretmenlerin hali nedir filan diye soruyorsunuz ama şunu söylemek isterim. Bugün bırakın emekli bir öğretmeni çalışan bir öğretmen bile maddi olarak birçok zorluk yaşıyor, sıkıntı yaşıyor. Haliyle bizler de yaşıyoruz. Öğretmen kendisini geliştirmesi gereken bir insan. Ama aldığı maaşla sinemaya mı gitsin tiyatroya mı gitsin yoksa evini mi geçindirmeye çalışsın? Hele hele İstanbul gibi büyük metropollerde verilen maaşlarla geçinebilmek mümkün değil” şeklinde konuştu. ANIL BODUÇ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.