Ekrem İmamoğlu CHP'li başkanlar ve meclis üyeleriyle buluştu

Ekrem İmamoğlu CHP'li başkanlar ve meclis üyeleriyle buluştu
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP'li belediye başkanları ve büyükşehir belediye meclis üyeleriyle bir araya geldi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Meclis Grubu ile bir araya geldi. İmamoğlu, toplantı öncesinde basının karşısına geçti. İmamoğlu, yerel yönetimlerin demokrasi anlamındaki önemine vurgu yaparak, ''Süreçte, belediye başkanının dışında, mecliste çoğunluk değilmişiz, şu olacakmış, bu olacakmış… Bunu, dün ilk mesai  günümde de söyledim, şimdi burada yine söylüyorum; bunu demokrasi adına bir fırsata çevirebilmenin ruhunu, hepimizin yaşamasını ve hissetmesi lazım. Bu mümkün mü? Gayet tabii ki mümkün. Türkiye'nin bu anlamdaki değişiminin ve dönüşümünün başlangıç yeri yerel yönetimler. Demokrasiyi, damarına kadar hissetme noktası, yerel yönetimlerdir. Bunu da nerede yaparsanız yapın, anlaşılamayabilir, hissedilemeyebilir ama İBB'de yapar ve başarırsanız, Türkiye Cumhuriyeti demokrasi tarihine geçersiniz'' dedi.

İmamoğlu, bir gazetecinin, ''İEET, İSKİ ve diğer şirketlere talimatlarınız olmuş. Başka talimatlar ve önlemler olacak mı?'' sorusuna ise, ''Bu talimatlar olacak. Bilgi istemek, Büyükşehir Belediyesi'nin kurumlarından ya da birimlerinden, bazı konuları teminat altına almak, bazı konuları belediyenin hafızası saklamak, tedbir almak bizim vazifemiz. Daha birçok tedbir olacak, birçok konumuz olacak' yanıtını verdi.

ekrem imamoğlu

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Saraçhane'deki merkez binada, CHP Meclis Grubu ile bir araya geldi. İmamoğlu, basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantı öncesinde, CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile birlikte kameraların karşısına geçti. İlk sözü alan Kaftancıoğlu, ''İstanbul nefes alacak, Türkiye nefes alacak demiştim. Görünen o ki ,İstanbul'a baharın gelişiyle birlikte nefes almaya başladık. Birazdan Büyükşehir grubumuzu toplayacağız ve İstanbul halkının sizlere verdiği yetkiyi, halk için hak için nasıl kullanacağımızı,  ne şekilde çalışacağımızı ve  liyakat esaslı  16 milyona nasıl daha iyi hizmet edeceğimizi hep birlikte değerlendireceğiz'' dedi.​​​​​​​

ekrem imamoğlu

Daha sonra mikrofonu alan İmamoğlu, şunları söyledi:
Öncelikle il başkanlığımızın başkanlığında, bugün, ilk grup toplantımızı yapacağız. Bütün arkadaşlarımızın tüm ilgisi ile bu sürecin ne kadar önemli olduğunu ve ne kadar değerli olduğunu hissetmesini istiyorum ve diliyorum. Bu süreç, hepimiz için çok değerli. Temsil ettiğimiz anlayış, bize şunu gösteriyor. Bütün İstanbul'un beklentisi, bu şehirde barışın, huzurun, birleşmenin, buluşmanın, birbirini sevmenin, birbirine hitap ederken kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi bir başkasına yapmamanın, tüm insani kuralların, tüm evrensel değerlerin, tüm bu toprakların değerlerinin korunduğu, ahlakın, vicdanın temsil edildiği bir heyet olmak anlayışı. Burada bulunan her arkadaşımızın çok çok önemli mesuliyetleri var. Bu ne tek başına Büyükşehir Belediye Başkanı'nın başarabileceği bir şey, ne il başkanımızın, ne buradaki birkaç kişinin özel çabasıyla başarılı bilecek bir şey.

''YOL HARİTAMIZA UYMAYAN YOL ARKADAŞIMIZ OLAMAZ''
Bu süreç, herkesin ''Ben ne yapabilirim. Ben, nasıl katkı sunabilirim. Ben, bir arkadaşımın hatasını nasıl telafi edebilirim, düzeltebilirim, yardımcı olabilirim anlayışıdır. Burada kişisel ego, kişisel tarifler, kişisel hedefler, kişisel tavizler ya da kişisel beklentilerin sona erdiği bir andan bahsediyoruz. Sırtında bu yükü taşıyabilen, bunu hissedebilen arkadaşlar olarak sizleri görüyor ve inanıyorum ki bunu en iyi şekilde temsil edeceksiniz. Bunu ısrarla yapmayan, ısrarla bunun karşısında duran ya da kişisel reflekslerinden vazgeçmeyen, önerilere ve uyarılara rağmen, bu bahsettiğimiz yol haritasını uymayan, çok net ifade ediyorum ki, ne partimizin ne de benim, bu yol haritamızdaki yol arkadaşı olması mümkün değildir. Bunun çok değerli ve önemli bir uyarı olduğunu düşünüyorum.

''BEN, VERDİĞİM SÖZÜ TUTAN BİR İNSANIM''
Ben, sokaktaki beklentinin sadece söylemden ibaret olmadığını olmamasını diliyorum. Zira bunun takipçisi olacağıma dair son anına kadar mücadelemi vereceğime dair, biliyorsunuz ki, 16 milyon insanın huzurunda defalarca söz verdim. Ben, verdiğim sözü tutan bir insanım.  Dediğim gibi, hak yemem hakkımı yedirmem. Aynı şekilde bu karaktere sahip il başkanımızla, en büyük çatımız olan partimizle beraber bu yolun temsilcileri olduğumuzu unutmayalım. Süreçte, belediye başkanının dışında mecliste çoğunluk değilmişiz, şu olacakmış, bu olacakmış. Bunu, dün ilk mesai  günümde de söyledim, şimdi burada yine söylüyorum; bunu demokrasi adına bir fırsata çevirebilmenin ruhunu, hepimizin yaşamasını ve hissetmesi lazım. Bu mümkün mü? Gayet tabii ki mümkün. Türkiye'nin bu anlamdaki değişiminin ve dönüşümünün başlangıç yeri yerel yönetimler. Demokrasiyi, damarına kadar hissetme noktası, yerel yönetimlerdir. Bunu da nerede yaparsanız yapın, anlaşılamayabilir, hissedilemeyebilir ama İBB'de yapar ve başarırsanız, Türkiye Cumhuriyeti demokrasi tarihine geçersiniz. 

''PARTİ DİSİPLİNİNE UYACAĞIZ''
Her biriniz bu sürecin sorumlusu, üstlenicisi, taşıyıcısı ve yol arkadaşlarısınız. Bunu size hatırlatmak istiyorum. Her birimiz, farklı anlayışlardan, kültürlerden, bakış açılarından, kökenlerden, yaşam biçimlerinden bir araya gelmiş bir topluluğuz. İBB, Türkiye'de, TBMM'den sonraki en büyük halk meclisi. Bu halk meclisinin, bu çatı altındaki sözleri, bence sadece Türkiye değil, dünya tarafından da izlenecek ve takip edilecek. O bakımdan çok koordineli, parti disiplinine uyan, partimizin grup başkanı ve grup yönetiminin sürece dair aldığı kararlara mutlaka uyan bir anlayışla, aynı zamanda İBB Başkanı'yla da istişare, uzlaşma, konuşabilme mekanizmasını en üst seviyede tutan, bu kültürü taşıyan örnek bir grup olmayı bu meclis içerisinde başarmayı diliyorum.

''YETİŞEMEDİĞİM HERKESİ BENİM YERİME KUCAKLAYIN''
Bu ana prensipler doğrultusunda toplandık. İnsanların, bu çatı altında çalışan herkesi selamlamanızı, kucaklamanızı, elini sıkmanızı, sarılmanızı en başta istiyorum. İBB çatısında çalışan on binlerce insan, bu şehrin insanıdır, bu halkın bir ferdidir, bu toplumun bir yaşayanıdır. Söylediğimiz sözün temsilcileri olarak, sizlerin onları kucaklaması, benim onları kucaklamam demektir. Benim kollarım çok geniş ama on binlerce insanı kucaklamaya fırsatım yok. Dolayısıyla sizler kucaklarsanız, sıcaklığı hissettirirseniz, ''Sen kardeşim, sen alın terini döküyorsun ama biz buraya sana hükmetmeye değil, beraber İstanbul'a hizmet etmeye geldik'' derseniz, bizim anlayışımızı onlara sıcaklığımızı hissettirmiş olursunuz. Bu çok önemli. 

''ONA BUNA HİZMET DÖNEMİ BİTTİ''
On binlerce çalışanımız, İstanbul'a hizmet edecek. Ne bana, ne meclis grubuna, ne il başkanımıza, ne partililere, kimseye hizmet etmeyecek kardeşim. Bu Büyükşehir Belediyesi çatısı altında çalışanlar, bu şehrin 16 milyon insanına hizmet edecek. Ona buna değil. O dönem bitti. Bunu hissettirmeniz için, burada basının huzurunda, toplumun huzurundan rica ediyorum, lütfen, her gördüğünüz çalışana mutlaka selam verin, gülümseyin, elini sıkın. Deyin ki, ''Kardeşim, ayrı gayrı yok. Yeter ki işini yap. Alın terini dök, işinizi yap, başımızın üstünde yeriniz var. Bunları lütfen hissettirin. Sizden isteğim, temennim budur. Grup başkanımızın, il başkanımızın huzurunda, bu sürecin en iyi şekilde başaracağımıza olan inancımı yeniliyorum. Hepimize bu dönem hayırlı ve uğurlu olsun. 

''UZMAN EKİPLERİMİZ ÇALIŞIYOR''
İmamoğlu, bir gazetecinin, ''İEET, İSKİ ve diğer şirketlere talimatlarınız olmuş. Başka talimatlar ve önlemler olacak mı?'' sorusuna ise, ''Bu talimatlar olacak. Bilgi istemek, Büyükşehir Belediyesi'nin kurumlarından ya da birimlerinden, bazı konuları teminat altına almak, bazı konuları belediyenin hafızası saklamak, tedbir almak bizim vazifemiz. Daha birçok tedbir olacak, birçok konumuz olacak. Bunlar, mali düzeyde olabilir, insan kaynaklarının tespiti düzeyinde olabilir, iştirakler düzeyinde olabilir. Şu an tek tek bunları sıralamaya vaktimiz yetmez. Zira uzman ekiplerimiz çalışıyor. Bunlar olacak. Basına sızıyor, görüyorum. Çok da bir önemi yok. Bizim için şeffaflık ana prensip olduğu için orada gizli saklı bir şey yok. Biz sadece, kamunun hafızasını, kamu içerisinde hukuka uygun bir şekilde, şahsıma değil, yine kamunun uygun gördü noktada muhafaza etme talimatlarıdır bunlar'' yanıtını verdi. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.