Esenyurt Belediyesi'ne çağrı

Aslında bu çağrımız başta batı yakasındakiler olmak üzere İstanbul’un büyükşehir ve 39 belediyelerin tümünedir.
Başlığı, ‘Esenyurt Belediyesi'ne çağrı’ dememin nedeni ise doğunun en çok göç ettiği ilçe olmasıdır.
Yani konumuzla ilgili olduğu için Esenyurt ilk dikkati çekecek ve yazıyı okutacak umududur.
Evet, Esenyurt Belediyesi ve diğer sayın  38 belediye başkanı.
Ben bir gazeteciyim, gazeteci olmanın yanı sıra sizlerinde yollarında geçtiği STK’larda aktif bir insanım.
Gerek gazetecilik mesleğim, gerekirse sizin kadar iyi bir gözlemci olarak ve sıkça seyahat eden biri olarak yollara düşmüş belediye otobüslerini sıkça görürken, batıdan doğuya yaptığınız katkıların boşa gittiğini belirtmek isterim.
Nasıl mı?
Sayın başkanlar;
İstanbul’a 1600 kilometre uzaklıktaki Ardahan gibi doğu kentlerinde birçok insanın yaşadığı beldelerinizde yaşayanlara hizmet ederken, onların memleketleri ile ilgili sorunlarla da ilgilendiğiniz de biliyorum.
Ancak bu ilgilenmenin ne başında bulunduğunuz ve şehr-i eminliğini yaptığınız kentlere ne de sizlerde çok ama çok uzak olan memleketlere pekte fayda sağlamadığını bilmenizi isterim.
Yani hem kendi beldenizde yaşayanlara hem de onların memleketleri ilgilendiğinizi sanırken hem enerjinizi, hem de milletin olan paraları boşuna harcıyorsunuz.
Çünkü; 'ölü var, araba ver' diyenlerin aslında   ölü ile birlikte yaylaya tatile gittiğini fark  edemiyorsunuz..
Çünkü 'Çanakkale’ye gideceğiz' deyip, sizi, arabalarınızı, paranızı harcatanların aslında memleketlerine bir kez olsun gitmeyenler ve faydaları olmadığını bilmiyorsunuz.
Ve hizmet ettiğiniz sanırken aslında doğu da  yaşanan göçü bilmeyerek tetiklediğinizi de  anlamıyorsunuz..
Sayın Esenyurt Belediye Başkanı, sayın diğer başkanlar...
Gelin bugüne kadar yapılanların tam tersini yapın.
Gelin ölüleri mana edip, yazın yaylaya, kışın akraba görmeye giden beleşçileri taşımakta yorulan araçlarınıza verdiğiniz paraları boşuna harcamayın.
Gelin her kesin kendi imkanları ile Çanakkale ve diğer kutsal yerlere gitmesinin önüne geçin.
Gelin Umre’ye gitmeyi bile sizin başında bulunduğunuz, şehr-i eminliğini yaptığınız belediyelerin üzerine yıkan sahtekârların hem sizi hem de Allah’ı kandırdıklarını fark edin.
Ve gelin o paralar ve enerjinizi doğudan batıya hızla devam eden göçün durmasına harcayın.
Ve gelin o paralarla Ardahan ve diğer Doğu ve Orta Anadolu, hatta Trakya da ki insanların gençlerine başta olmak üzere oralarda yaşayan ama iş aş olmadığı için bir ayağı Esenyurt’a gitmek üzere olan, İstanbul’a gideyim diye düşünenlerin bu ayaklarını kesmek, düşüncelerini değiştirecek plan ve projelere harcayın.
Yani gelin ölü var deyip ölüyle birlikte tatile gidenlere, umre ve diğer yerlere gitmek için sizlere baskı yapanlara harcadıklarınızı başta göçün en çok yaşandığı doğu da ki kentlerin spor kulüplerine, orada ki kadın, kızlara iş, aş olacak olan işlere harcayın, yatırımlara çevirin.
Bırakın ölü taşıyıcılığını, vazgeçin kutsal görevi belediyelerin, milletin parası ile yapanlara boş  hizmetleri.
Gelin bölgede ki valilerle, belediyelerle, stk’larla, dernek ve federasyonlarla temasa geçin ve yıl boyu büyük rakamlara ulaşan paralarla Ardahan’ın da içinde bulunduğu ve göçün hala durdurulamadığı Doğu Anadolu’ya, Güneydoğu’ya, Orta Anadolu’ya yönlendirin, eser kazandırın, fabrika kurulmasına çalışın, dağlara değil yeşil sahalara gitmesi gereken gençlerin cep harçlıkları ile mücadele ettiği spora yönlendirin.
Gelin bu alışa gelmiş çarkı ters çevirin ve gerçekten işe yarayacak olan bir şeyler yapalım..
Yoksa her gün yollara otobüs seferleri düzenlemekle, sizde yaşadığı yerde, memlekete de hayrı olmayanları gezdirmekle iş yaptığınız sandıkça ne göçü, ne trafik sorununu ne de toplumsal huzuru sağlanmayacaktır.