Kılıç: Halka yalan söyleyenler er-geç deşifre olacaklar

Kılıç: Halka yalan söyleyenler er-geç deşifre olacaklar
Malatya Çevre Platformu, Malatya il genelinde kum-çakıl ve kömür arama görüntüsü altında aslında altın ve başka madenler arandığını ileri sürdü. Malatya'nın çevre duyarlığını engellemek için sarı örgütler kurulma girişimleri konusunda halkı uyaran MALÇEP Yönetim Kurulu, halka sonuna kadar doğruları söylemeye devam edeceklerinin altını çizdi.

Malatya Çevre Platformu Sözcüsü Süleyman Kılıç, Malatya'yı maden arama şirketlerinin ahtapot gibi sardığını ilin böyle giderse büyük bir çevre felaketi ile karşı karşıya olduğunu belirtti.

Şirketlerin ellerindeki kum-çakıl, kömür arama ruhsatları ile halkı yanlış bilgilendirdiklerini öne süre MALÇEP Sözcüsü Kılıç, ilde kimi kesimlerin de çok küçük menfaatler uğruna bu yağmaya göz yummayı önerdiklerini vurguladı.

"Halka yalan söyleyenler er-geç deşifre olacaklardır" diyen Kılıç sözlerine şöyle devam etti: "Ülkemizin her köşesi gibi coğrafyamıza sahip çıkma refleksi ve bilinci ile doğamıza havamıza suyumuza yaylalarımıza zehir saçacak olan bu vahşi maden şirketleri ve onların işbirliği içinde olduğu kişi kurum yapı gibi oluşumlara karşı mücadeleyi büyütmeyi önüne koyan MALATYA ÇEVRE PLATFORMU sonuna kadar halkımıza doğruları söylemeye devam edecektir."

Malatya Çevre Platformu tarafından halkı bilgilendirmek amacıyla yapılan basın açıklaması şöyle:

Basına ve Kamuoyuna,

Malatya Çevre Platformu olarak yaklaşık bir yıla yakın süredir ki bölgemizde, coğrafyamızda vahşi madencilik çalışmalarını yakından izlemekteyiz.

Konuya dair devletin ve şirketlerin sitelerini yakından takip ediyoruz. Ve gördük ki ülkemizin diğer bölgelerinde olduğu gibi bizim bölgemizde de yerin yüzlerce metre altında bulunan cevherler konusunda çalışma yaptıklarını tespit edince, bölgeyi, halkımızı, doğamızı, havamızı, suyumuzu korumak adına sivil bir oluşumla mücadele etme kararı aldık. Böylece MALATYA ÇEVRE PLATFORMU’nu kurarak örgütlenmeye başladık. Malatya ve ilçeleri dışında da yaşayan Malatyalı dostlarımızı da kapsayacak tarzda olayları takip için komisyonlar oluşturduk.

Bizler bu çalışmaları yaparken şirketler ve onlardan nemalanmak isteyen sivil ve siyasi yapılar, konuyu saptırmak ve kazançlı çıkmak adına çeşitli yalanlara başvurdular. Bu oluşumların örneklerini Kazdağları’nda, Artvin’de, Ordu’da, Tokat’ta da gördük… Bu yapılarla yapılan görüşmelerde kişisel ve siyasi çıkarların ön plana çıktığını gördük. Bunlarla yollarımızı ayırdık. Biz ülkemizin ve halkımızın yanında hiçbir beklentiye girmeden yer aldık.

Belgeler dosyaladık. Konuya dair yetkili kurumlara dilekçeler vererek resmi bilgi istedik.

Bu konuda Malatya Valiliği nezdinde yapılan müracaatlarımıza bölgedeki madenlerle ilgili yapılan çalışmaları sorguladık. Ancak 01.03.2021 tarih ve 8993 evrak kayıt nolu müracaatımızla bölgedeki madencilik şirketlerinin faaliyetleri hakkında bilgi edinme talebimiz Malatya Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, Doğal Kaynaklar Ruhsat ve Kültür Varlıkları Müdürlüğü başta olmak üzere yapılan müracaatımız ve aldığımız cevap ektedir.

Malatya İli Arguvan İlçesi Şotik bölgesinde 2020’den bu yana maden sondaj çalışmalarının jandarma eşliğinde devam ettiği tarafımızdan bilinmektedir. Bu çalışmalar Arguvan Ovası’nı sulayacak olan Yoncalı Barajı havzasında sürdürülmekte. Bu tercih bilinçli bir seçimdir. Maden Şirketleri suya yakın olmak zorundalar. Çünkü 1 gram altın çıkarmak için 4 ton su kullanılmakta…

Bu gelişmeler devam ederken, en başta görmesi gerekenlerden birileri görmemezlikten geldiği gibi, bu konuda halkın yanında mücadele etmeyi önüne koyan MALATYA ÇEVRE PLATFOMU’nun varlığı karşısında apar topar aceleyle açıklamalar yaparak durumu kurtarma çabası içinde hareket ederek, “Bölgede Maden Değil, Kömür Sondajları Yapıldığını” iddia eder oldular. Bu açıklamaları da diğer dernek ve köy adlarını kullanarak yapmayı, kendilerinde hiçbir bahis görmeden yine kendilerini güçlü gösterme telaşına düştüler…

Şimdi soralım bu arkadaşlara: Ordu’dan başlayıp Tokat’tan Divriği’ye, oradan Hekimhan, Arguvan, Arapkir’den Erzincan Kemaliye’ye, İliç’ten Tunceli Ovacık’a Pütürge ve Doğanşehir’den Gaziantep’e kadar bölgede olanları neden görmezden gelmekteler.

Kazdağları, Bergama, Kirazlıyayla, Artvin, Rize örnekleri gün gibi önümüzde dururken, neden konuyu basite alıp “KÖMÜR ARANIYOR” gibi uyduruk gerekçelerle konuyu gözden uzaklaştırmaya çabalıyorlar.

Maden araması ve kömür bu kadar masumsa, neden farklı bir çevre örgütlenmesi yaratılmakta? Üstelik bir yıldır MALATYA ÇEVRE PLATFORMU bu çevre mücadelesini vermekteyken.

Biz biliyoruz ki, bu şirketler Altın ve diğer değerli metalleri aramaktalar… Bu da suyumuza, toprağımıza, havamıza siyanür ve asit karışacak anlamına gelmektedir. Yani yaşam alanlarımızı zehirleyecekler.

Yapılan sondaj çalışmaları gerek MTA’nın sayfasında, gerekse üniversitelerimizin akademik çalışmalarında net olarak açıklanmasına rağmen, gerçeğin üzerini kapatma telaşı içindeler…

Siyasi rant endişesi içinde olanlara söylenecek bir sözü, dün olduğu gibi bugün de tarih söyleyecektir. Halka yalan söyleyenler er geç deşifre olacaklardır. Onlara cevabı da, yine halkımız verecektir.

Ülkemizin her köşesi gibi coğrafyamıza sahip çıkma refleksi ve bilinci ile doğamıza, havamıza, suyumuza, yaylalarımıza zehir saçacak olan bu vahşi maden şirketleri ve onların işbirliği içinde olduğu kişi, kurum, yapı gibi oluşumlara karşı mücadeleyi büyütmeyi önüne koyan MALATYA ÇEVRE PLATFORMU sonuna kadar halkımıza doğruları söylemeye devam edecektir.

Yaşasın doğa savunucuları!

YAŞASIN MALATYA ÇEVRE PLATFORMU

MALATYA ÇEVRE PLATFORMU YÜRÜTME KURULU

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.