Erol Sırrı Yolcu

Erol Sırrı Yolcu

Dünyamın ışığı, oğluma mektup

Zaman ne çabuk geçti.

Sen doğduğunda annem, babam yaşıyordu.

Şimdi hayatım da bir tek sen kaldın.

O kadar yakınımda, bir o kadar da uzağımdasın.

Kıvırcık saçların, tombul ellerinle, annenin kollarından çıkıp,

Boynuma sarılışını hatırlıyorum da. Muhteşem duygu idi.

Artık büyüdün, geliştin olgunlaştın... Yine uzağız, yine çok yakınız.

Kendim için senden hiçbir şey istemem!

Sana emek veren, senin için fedakârlık yapan, sana asla kıyamayan anneni üzme.

Sadece saygı duy ve daha çok sev...

İncitme, kırma, üzme, duasını al.

Borçlu da değilsin.

Unutma ki; "Cennet anaların ayakları altındadır."

Kimsenin önünde eğilme... Eğileceğin yer, Allah'ın huzurunda secde olsun.

Deden bir gün yeni tanıştığım arkadaşımın kim olduğunu sorduğunda, “iyi birisi” diye cevap verince "Sen iyi isen karşındaki de iyidir." Dedi. Yıllar içinde ne kadar doğru bir söz olduğuna anladım.

Oğlum, insanlara saygıda kusur etme. Kimseyi kırma. Kendini de ezdirme. Dik duruşuna devam et. Onurun için yaşa...

Ailene, Ülkene daha çok gururlar yaşat.

Babamın soyadını iyi taşı.

İnsanlar hakkında laf taşıma, kötü söz söyleme. İnsanlara zarar verecek egoların varsa, yok et gitsin.

Paylaşmayı bil, yoksula yardım et. Kimseyi hor görme, dış görünüşlerine göre ön yargılı olma...

Hatırlar mısın bir gün "Babacığım büyüyünce bende senin gibi gülecek miyim?" diye sormuştun. 

Büyüdün genç adam oldun. Evet, sende benim gibi gülüyorsun.

İnsanlara hep gülerek bak. Kaşları çatık, yüzü asık insanı kimse sevmez. Sen sevilecek bir yüze sahipsin. Şükret.

Hadi şimdi dudağını benim gibi yaparak gül.

Oğlum; Yağmur üstüne yağmasın, çamur ayaklarına sürünmesin. Düşmanlarının kem gözleri seni görmesin. Kalbinden "ALLAH" silinmesin. Yüreğin temiz, sol yanın ağrısız kalsın.

Dinimizden ve vatanımızdan ve de bayrağımızdan asla vaz geçme. Seni başarılı kılacak bunlardır.

Birçok ülke gezdin, eminim daha da gidip göreceksin. Ancak hiç biri bizim vatanımız kadar değerli ve güzel değil. Gittiğin onlarca ülkelerde olmadığını da gördün.

Atatürk’ün çizdiği yolda nasıl ilerlediğine şahidim.

Kanla bezenmiş bu kutsal topraklar senin Vatanın, onu korumak ve kollamak bu uğurda atalarımız gibi mücadele etmek ilk görevindir. 

Dinimize dil uzatanlara en güzel cevabı yapacağın bağlılığınla yine sen vereceksin.

Her zaman dinlemeyi bil. Konuştuğun kişinin gözlerine bak. Kimseyi aşağılama, ederinden fazla da değer verme. Hiç kimse senden ve sağlığından önemli olmadığını asla unutma.

Akrabalarınla diyaloğunu bırakma. Aynı kandan olanlar her zaman bir birlerine muhtaçtır. Onların sevgisi hiçbir şey ile ölçülemez. Ara, bul, kaynaş, sarıl, kokularını ciğerlerine çek. Mutluluğun bu olduğunu, maddiyatın aslında sadece bir araç olduğunu anlayacaksın.

Yaptığın güzel işlerle kendinden bahsettir.

Hak yeme, hakkını yedirme.

Yoksula, yardıma ihtiyacı olanlara elini uzat, yardım et.

Yaptığın iyiliği bir Allah, bir sen bil. Dillendirme.

Unutma, sen verdikçe, Allah fazlasını verecektir.

En şık giysileri giy, güzel lokantalarda yemeğini ye.

Konuklarını, onurlandırarak uğurla.

Vatanımın yiğit evladına böyle davranmak yakışır.

Ancak hiçbir zaman aşırıya gitme.

Yalandan, hırsızlıktan, ikiyüzlülükten, yavşaklıktan uzak dur.

Kul hakkı yeme, bil ki kul hakkı, kul affetmedikçe kalkmaz.

Allah’ın emirlerini yerine getirmekte elin gevşek olmasın.

Arkadaşlarını, akrabalarını koru. Arkalarından dolap çevirme.

Dünyadan sadece bir kefenle gidilecektir. Mal, Mülk, mevki ve makam ahiret kapısından öteye geçemeyecektir.

Herkesin bir gün öleceğini unutma

Oğlum, her geçen gün kendini geliştirmekte olduğunu gururla izliyorum.

Baba olarak sana, ev, araba, mal, mülk bırakamıyorum.

Kendim de hiçbir zaman dünya malına tenezzül etmedim.

Yatırımım insana oldu. Sana, destek olacak çok iyi dostlar bırakacağım. 

Allah’ımın Peygamber efendimize OKU emri ve biz Müslümanlar için gönderdiği Kur’an-ı Kerim’i rehberin olsun diye,

Vatanımızı düşmanlardan alıp bize hediye eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün NUTKU ’unu Türk olmanın onuru unutma diye,

Ve vatan özlemini çekmeden anlayabilmen için Nazım Hikmet Ran’ın kitaplarını,

Doğduğun 07 Ağustos 1994 saat 15.15 gününün anısına doğum günü hediyelerindir. 

Seni önce Allah’a, sonra sana emanet ediyorum…

Cici annene dediğin gibi “Dünyamın Işığı”

Oğlum. Günün kutlu olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Sırrı Yolcu Arşivi