Erdoğan, Filistin ve Gazze çatışmasında tavırlarının doğruluğundan emin: 'Türkiye'nin İsrail'e borcu yok'

Erdoğan, Filistin ve Gazze çatışmasında tavırlarının doğruluğundan emin: 'Türkiye'nin İsrail'e borcu yok'
Erdoğan, Filistin ve Gazze meselesinde tavırlarının doğruluğundan hiçbir şüphe duymadıklarını vurgulayarak, "Asıl sorgulanması, asıl kendilerini hesaba çekmesi gerekenler Gazze'deki katliamı görüp de yüzünü başka tarafa dönenlerdir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde, "8'inci Aile Şurası'na katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin çatışma bölgesine savaş gemisi göndermesine tepki göstererek, "Yardım gemisi göndermek yerine uçak gemisi, savaş gemisi göndererek hangi lobilere hizmet ettiklerini açıkça ortaya koydular, ortaya koyuyorlar. Sizi daha iyi tanıdık, daha da iyi tanıyacağız. Bunun adı ikiyüzlülüktür, riyakarlıktır, ateşe benzin dökmektir. Buradan soruyorum; Avrupa Birliği Komisyonu'nun ateşkes çağrısı yapabilmesi için sayıyı versinler; daha kaç çocuk ölmelidir? Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin harekete geçmesi için daha kaç ton bombanın Gazze'ye düşmesi gerekir? Batılı kuruluşların katliama "dur" demeleri için daha ne kadar kadın, yaşlı hayatını kaybetmelidir? Uluslararası basın organlarının gerçekleri yazması, söylemesi, anlatması için kaç tane meslektaşları bombaların hedefi olmalıdır?" dedi.

'TEK BAŞIMIZA KALSAKTA HAKİKATI HAYKIRMAKTAN ÇEKİNMEYECEĞİZ'

Erdoğan, İsrail'in verdiği tahribata değinerek, "Gazze'de beyaz kefenlere sarılan her masumun vebali artık kefen olmaktan çıktı. Yavrularını bulabilmek için vücutlarına yazıyorlar; "bu kimin çocuğudur" onu anlamak için. Her masumun vebali bombaları atanlar kadar ikircikli tavırlarıyla buna fırsat verenlerin de boynunadır. Savaş suçlarını aklamak için tüm ilkeleri çiğneyen medya organlarından, katliamları ısrarla görmezden gelen uluslararası kuruluşlara kadar herkes Gazze'de ve Filistin topraklarında yaşanan vahşetin ortaklarıdır. Biz bunu kabul etmedik, etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Burada bizim prensibimiz bellidir. "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır." Tek başımıza kalsak da hakkı ve hakikati haykırmaktan çekinmeyeceğiz. Acı da olsa muhataplarımız için rahatsız edici de olsa birilerinin konforlarını bozsa da doğru bildiklerimizi açık yüreklilikle ifade edeceğiz" diye konuştu.

'GEMİMİZ HAZIR; YETER Kİ ORADAN MÜSAADE EDİLSİN'

Erdoğan, Gazze'de acil ihtiyaçların karşılanması için gereken adımları attıklarını ifade ederek, "Gazze halkının acil ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik çabalarımızı daha da yoğunlaştırıyoruz, yoğunlaştıracağız. 7 Ekim'den bu yana bir taraftan diplomatik temaslarımızı her seviyede sürdürürken, diğer taraftan da Gazze'ye insani yardımların ulaştırılması için gayret gösterdik. Mısır makamlarıyla iş birliği içinde şimdiye kadar 10 uçak dolusu yardım malzemesini El Ariş Havalimanı'na sevk ettik. Son olarak dün Gazze'nin en çok ihtiyaç duyduğu jeneratörleri gönderdik. Ayrıca 25 sağlık personelimizin tıbbi malzemelerle beraber Mısır'a intikalini sağladık. Gazze'ye ulaştırılmak üzere Mısır'a gönderdiğimiz yardım malzemelerinin toplamı 200 tonu aşıyor. Kardeş Mısır'la birlikte yardımları Gazzelilere ulaştırmaya çalışıyoruz. Sahra hastanelerinin kurulmasından yaralıların tedavi edilmek üzere ülkemize getirilmesine kadar her türlü insani yardımı yapmaya hazırız. Hazırlıklarını yürüttüğümüz sivil yardım gemimizi de şartlar olgunlaşınca inşallah bölgeye göndereceğiz. Gemimiz hazır. Yeter ki oradan müsaade edilsin" dedi.

'ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAKTAN ASLA İMTİNA ETMEYECEĞİZ'

Erdoğan, saldırılardan etkilenen çocuklara yönelik her türlü tıbbi, psikolojik ve diğer destekleri sağlamaya matuf çalışmalarının sürdüğünü aktararak, "Eşim Emine Erdoğan'ın himayesinde ilgili bakanlıklarımızın bu konudaki temasları devam ediyor, özellikle çocukların getirilmesi ve onların burada himayesi noktasında. Bunun dışında yaraların süratle sarılması ve insani trajedinin önlenmesi noktasında ne yapmak gerekiyorsa Türkiye olarak elimizi taşın altına koymaktan asla imtina etmeyeceğiz. Tıpkı 500 sene önce; İsrail sana sesleniyorum; 500 sene önce engizisyondan kaçan Musevilere alicenaplık gösterdiğimiz gibi unutmayın, açın tarih kitaplarınızı bakın, bunu biz yaptık. Tıpkı 2'nci Dünya Savaşı'nda soykırıma uğrayan Yahudi bilim adamlarına sahip çıktığımız gibi. Rusya-Ukrayna savaşında yurtlarından göç etmek zorunda kalan Ukraynalı sivillere, çocuklara yardım ettiğimiz gibi. Tıpkı Suriye'den Irak'a zulme uğrayan mazlumları bağrımıza bastığımız gibi. Tıpkı daha önce Kafkaslardan ve Balkanlardan hicret ederek Anadolu'ya gelen kardeşlerimize kucak açtığımız gibi. Bugün de Gazze krizinde bizim yegane pusulamız vicdandır, merhamettir, insanı insan yapan kadim değerlerin ihyasıdır" diye konuştu.

'TÜRKİYE DAİMA DENGELİ VE İLKELİ DURUŞ SERGİLEMİŞTİR'

Erdoğan, çocukların savaşlarda en fazla etkilenen kesimlerden olduğuna dikkat çekerek, "Bizim için Gazzeli, Filistinli, Suriyeli çocuklarla, İsrail'deki çocuklar arasında hiçbir fark yoktur. Çünkü çocuk tüm kimliklerden, tanımlardan öte çocuktur. Çocukları öldürürken sessiz kalmanın utancını kimse bize yaşatamaz. Gözlerimizin önünde bir mezalime imza atılırken kimse bizden sükut etmemizi bekleyemez. Dilimizi bağlasak da böylesi bir vahşete sessiz kalmaya her şeyden önce vicdanımız elvermez. Bizim görevimiz hakkı tutup kaldırmak, kimliğine bakmadan mazlum ve mağdurların haykıran sesi olmaktır. Elbette tarih soğuk betonların üzerinde sıra sıra dizilen masum çocuk cenazeleri karşısında susanlarla, zor zamanda konuşanları, çalışanları, barış ve sükunetin tesisi için samimiyetle koşturanları kaydetmektedir. Biz asırlardır hep haktan, hakkaniyetten ve adaletten yana olduk. Şimdi de hiçbir ayrım yapmadan mazlumun ve mağdurun safındayız. Dün olduğu gibi bugün de insanı ve insan hayatını savunuyoruz. Dün olduğu gibi bugün de çocuklar ölmesin diye gayret ediyoruz. Türkiye yakın çevresindeki tüm insani krizlerde dengeli ve ilkeli bir duruş sergilemiştir. Zaman bizi daima haklı çıkarmıştır" dedi.

'TÜRKİYE'NİN İSRAİL'E BORCU YOK'

Erdoğan, Filistin ve Gazze meselesinde tavırlarının doğruluğundan hiçbir şüphe duymadıklarını vurgulayarak, "Asıl sorgulanması, asıl kendilerini hesaba çekmesi gerekenler Gazze'deki katliamı görüp de yüzünü başka tarafa dönenlerdir. Asıl hicap duyması gereken 3 kuruş için zağarlık yapacak kadar onurunu, vakarını, vicdan pusulasını yitirenlerdir. Allah'ın izniyle biz de kendimizi ne ülkemizi ne de aziz milletimizi böyle bir duruma kesinlikle düşürmeyeceğiz. Şimdi buradan tekrar sesleniyorum; şu Batının sesini çıkarmayanları var ya bunlar İsrail'e borçlu olanlardır borçlu. Ama Türkiye'nin İsrail'e borcu yok. Onun için biz rahatız. Onun için biz güçlüyüz. Bundan sonra da aynı şekilde hakkı haykırmaya devam edeceğiz. Tüm çocukların huzuru, esenliği, güvenliği ve refahı için çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

İlgili Haberler

Kaynak:DHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.