CHP'de tarihi kurultay

CHP'de tarihi kurultay
CHP'de gerçekleşen Kurultay kıran kırana bir yarışa sahne oldu. İlk turda Özgür Özel 682, Kemal Kılıçdaroğlu ise 664 oy aldı. Seçim gazetemiz baskıya gitmeden ikinci tura kaldı

CHP kurultayında genel başkan seçimi salt çoğunluk sağlanamadığı için ikinci tura kaldı. İlk tur seçimde Özgür Özel 682, Kemal Kılıçdaroğlu 664 oy aldı. Genel başkan adayları Özgür Özel ve Kemal Kılıçdaroğlu oylarını kullandı. Kılıçdaroğlu 1 numaralı sandıkta, Özel ise 3 numaralı sandıkta oy verdi. Gazetemiz baskıya gitmeden evvel gerçekleşen ilk turun ardından ikinci tur, orada da çoğunluk sağlanamazsa üçüncü tur kapısı açıldı. Kıyasıya yarışın yaşandığı Kurultay'da hem Özgür Özel hem de Kemal Kılıçdaroğlu taraftarları renkli görüntüler ortaya koydu.

KILIÇDAROĞLU: KEŞKE YÜZÜME SÖYLESEYDİN

CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nda ilk olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sahneye çıkarak bir konuşma yaptı ve “son kez adaylık” mesajı verdi. CHP liderinin ardından genel başkan adayı Özgür Özel de bir konuşma yaptı ve Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerini dile getirdi. Kılıçdaroğlu, “Uzun yıllardır beraber çalışıyoruz. Eleştiriye açığım, benim kadar eleştiriye açık hiç kimse yoktur. Parti Meclisi'nde beni eleştirenin asla sözünü kesmem, dinlerim. Keşke burada anlattıklarını uzun süredir beraber çalışıyoruz, yüzüme karşı söyleseydin” dedi.

ÖZEL: HANÇER KONUSUNU ÜSTÜME ALINMAM

CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nda oylama işlemine başlamadan önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yarışan Özgür Özel açıklamalarda bulundu. Özel, “Diyorlar ki sayın genel başkan bir hançerden bahsetti. Bu hançer konusu sizinle ilgili mi dediler. Vallahi Hiç üstüme alınmadım. CHP'de hançer yok, hançerleyecek de kimse yok. En iyi siz bilirsiniz ki ne partide ne partililer de hançer olmaz ama kılıç da olmaz” dedi. Sağcı danışmanlara da atıf yapan Özel, “Sağcı danışmanların katı boşalacak. orada 12 oda var. 12 odada sekreterler olacak. Bundan sonra sağcı danışmanlara verilen odaları il, ilçe başkanlarım ofis olarak kullanacaklar” diye konuştu.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçimlere sırtında hançerle girmek zorunda kaldığını söyledi ve ihanet vurgusu yaptı. “Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak zordur” diyen Kılıçdaroğlu, “İnşallah ben de bir sonraki kurultayda sizlerin arasında oturup, seçilen genel başkanımı alkışlayacağım’’ diyerek bir daha aday olmayacağı mesajı verdi.

CHP'nin 38. Olağan Kurultayı, “İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik Kurultayı” sloganı ile Ankara Spor Salonu'nda toplandı. Kurultay’da konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şu mesajları verdi: “Bu salon, diğer partilerin kurultaylarına benzemez. Bu salonda olanlar da diğer partilerin liderlerine veya üyelerine benzemez. Çünkü, bu salonda beşli çeteler yok, sarayın oligarkları burada yok; uyuşturucu baronları burada yok. Bundan sonra da bu salonda onlar asla olamayacaklardır. Bu salonda mafya bozuntuları yok, harama ekmek doğrayanlar yok, beytülmale el uzatanlar yok; bundan sonra da olmayacaktır. Bizim kurultaylarımız her türlü düşüncenin özgürce tartışıldığı ve sorgulandığı kurultaylardır. Çünkü biz, demokrasiyi içselleştirmiş bir partiyiz. Üç temel noktayı ifade edeyim. Bir, partinin yükünü taşıyan örgütlerdir. Dolayısıyla örgütler, 100 yıllık birikimimizin temel taşlarıdır. Hiç kimse örgütün gücünü, otoritesini dayanışma ruhunu asla sarsamaz. Üç, ben dahil hiç kimse kendisini partinin üstünde göremez.”

Sizi utandıracak bir şey yapmadım
CHP'lileri utandıracak bir şey yapmadığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Biliyorum. Sizleri zaman zaman üzdüm ama bir şeyi bilmenizi isterim. Asla ve asla sizleri üzecek, sizi utandıracak bir şey yapmadım. Hep sizlerle beraber ve sizler için, Türkiye için mücadele ettim. Bu parti, bütün kurultaylarında tartışarak ve güçlenerek çıkmıştır, yine güçlenerek çıkacaktır. Türkiye fiilen yarı açık cezaevi haline döndürülmüş durumdadır. Gazeteciler görevlerini yapamaz halededirler. Bu kurultayımızda şuan tutuklu olan Tolga Şardan’a, Can Atalay’a, Osman Kavala’ya, Selahattin Demirtaş’a, Tayfun Kahraman’a, Çiğdem Mater’e, Mine Özerden’e, Yiğit Ali Ekmekçi’ye, Hakan Altınay’a ve Barış Pehlivan’a selam gönderiyoruz. Selam olsun size demokrasi kahramanları” dedi.

Sorumluluk büyük
Büyük bir sorumluluk taşıdıklarını anlatan CHP Lideri, “Ahlaki ve siyasi meşruiyeti olmayan iktidarın Türkiye’yi sağlıklı yönetme şansı yoktur. Bu tablonun diğer yüzü, biz CHP’lilere verilen görevi göstermektedir. Tablonun diğer yüzünde biz bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi getirmek ve bu ülkede var olan sorunları çözmek durumundayız. Tablonun diğer yüzü, tarihin bize yüklediği bir sorumluluktur. Elbette bütün bunlar olurken asla ve asla umutsuzluğa kapılmayacağız. Umutsuzluk, bizim kitabımızda yoktur. Biz umudumuzla, bilgimizle, birikimimizle tarihe yön vereceğiz. Mustafa Kemal Atatürk’ün böyle bir umutsuz tabloyla karşılaştığında söylediği güzel bir cümle vardır, “Umutsuz durumlar yoktur. Umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim.’ Bu salondakilerin hiçbirinin umudunu yitirmeye hakkı da yoktur yetkisi de yoktur” şeklinde konuştu.

Hançerlerle seçime girdim
Seçim dönemine ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, “Tarihin bize yüklediği sorumluluk dedim. Altı parti, bir araya geldik. Ülkeyi nasıl yöneteceğimiz için oturduk çalıştık. İş, cumhurbaşkanlığı adaylığının seçimine gelince hepinizin malumu olan masadan kalkmalar ve masaya yeniden dönmeler geldi. Fazla ayrıntılara girmek istemiyorum. Ancak sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Usta Nazım’ın dediği gibi ateşi ve ihaneti gördük ama yılmadık, yıkılmadık, çalıştık. Yapılan bütün kumpaslara rağmen, beşli çetelere rağmen, vatandaşlık verilen milyonlarca sığınmacıya rağmen, saray devletinin harcadığı milyarlara rağmen çalıştık, yılmadık, yıkılmadık, asla ve asla boyun eğmedik. Çünkü, şuna inanıyordum ve hep inandım: Yolu doğru olanın yükü ağır olur. Yükümüz ağırdı. Üstelik hançerlerle beraber yükümüz ağırdı. Ama beni asıl üzen sırtımdaki yük değildi arkadaşlar. Sırtımdaki hançerlerdi. Seçim bitti. Kazanamadık. Daha nefes almadan değişim söylemleri başladı. Değişim söylemini dillendirenler, uzun süredir değişmeyenlerdi. Ama seçimden sonra ilk işim, onları değiştirmek oldu” dedi.

Hiçbir şey bilmiyorlar
Muhalifleri eleştiren Kılıçdaroğlu, “Değişimci olup da değişmeyen arkadaşlarım ve bazı gazetecilerin de çok sık dillendirdikleri bir şey var: Efendim CHP sağa kaydı. Bunlar, sağın da solun da ne olduğunu bilmiyorlar. Bakınız, çok açık ve çok net söylüyorum: CHP, halkın partisidir. Altı okumuzdan birisi halkçılıktır. Avrupa’nın en güçlü sosyal demokrat partisi CHP’dir. Aldığı oy itibariyle, ürettikleriyle, üyeleriyle dünyaya ve diğer sosyal demokrat partilere örnek olan bir partidir. Sokak esnafıyla ilgilenen, onların sorunlarıyla ilgilenen CHP değil mi? Yahu şimdi biz sağcı mı olduk arkadaşlar? Bu nasıl bir kindir? Bu nasıl bir önyargıdır anlamakta zorluk çekiyorum” dedi.

CHP kültürünü bilirim
CHP kültürüne ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, “Bir kere bile olsa haramzadelerin sofrasına oturmadım ve asla oturmayacağım. Benim sofram Halil İbrahim sofrasıdır. Mustafa Kemal’in kurduğu bu partide hiçbir zaman majestelerinin muhalefeti olmadım. Birilerinin muhalefeti olmadım. Halkın sorunlarını dillendirdim ve halkla beraber oldum, onlar gibi yaşadım. Benim sırça köşklere ihtiyacım yok. Benim evim benim sarayımdır, benim mutfağım benim mutfağımdır. Helal lokma benim başımın üstünde yeri olan bir lokmadır. Sarayın sofrasına gidip diz çökmedim. Doğru bildiğimi hep savundum, bundan sonrada doğru bildiğimi hak için adalet için savunacağım.
13 Haziran 2023 yine grup toplantısı: Ben bir genel başkan olarak partimin sadece bugününü ve yakın geleceğini değil, uzun hedefli yapısını da düşünüyorum ve düşünmek zorundayım dedim. Ve hiç kimse unutmasın gemiyi limana sağlam götürmek yine kaptanın görevidir. Kaptan olarak gemiyi limana sağlam götüreceğimi herkes bilsin. Benim CHP kültüründen öğrendiğim, aldığım en büyük derslerden birisi budur. Bu kurultaydan 20-25 gün sonra biz tüzük kurultayı yapacağız. Değişim nasıl olur, dönüşüm nasıl olur, yenilenme nasıl olur sadece Türkiye değil bütün dünya bunu öğrenecek. Dalgalara karşı güvenli bir limanın taşlarını öreceğiz, hiç kimse endişe etmesin. Cinsiyet kotası getireceğiz yüzde 50 var mısınız? Yüzde 50 kadın, yüzde 50 erkek varsanız getireceğim. Yığma üyeliklere son verilecek. Bir seferde 5 bin üye kaydetmek bir seferde 7 bin üye kaydetmek, bunlara son vereceğiz. Milletvekillerini 3 dönemle sınırlayacağız. Belediye meclis üyeliklerine ve il genel meclis üyeliklerine belirli kontenjanlar getireceğiz. Hayvancılık yapılıyorsa mutlaka bir veteriner olacak, bir avukat olacak bir mali müşavir olacak bir kent plancısı olacak. Bunları gerekirse ilgili sivil toplum örgütlerinden isteyeceğiz. Danışma kurulunu arka arkaya 3 kere toplamayan il otomatikman düşmüş olacak. Mahalle temsilcilerimiz bir kişi olmayacak” ifadelerini kullandı.

Ön seçim sözü
Ön seçim sözü veren Kılıçdaroğlu, “Mahalle temsilcilerimiz bir kadın bir erkek olacak. Bugüne kadar çözmekte zorlandığım en zayıf halkamız ev kadınları. Evlere giremiyoruz, evlere girmemiz lazım. Ev kadının dramını onlardan dinlememiz lazım. O nedenle Kadın Kolları Genel Başkanıma söyledim; güçlendirin 6 veya 7 ayda 100 bin yeni kadın üyeyi partiye kaydettik. Kadın üye sayısını artırın ve kadınlar mutlaka evlere girmeli. Aktif üye pasif üye uygulamasını geçmişte getirdik reddedildi; şimdi getireceğiz. Artık her yerde her zaman ön seçim olacak. Genel sekreterlik makamını güçlendireceğiz. Bilim, Yönetim, Kültür Platformu'nu yeniden inşa edeceğiz. Bilim, Yönetim, Kültür Platformu'na ilk kez girenler önlerindeki bir seçimde milletvekili adayı olmayacaklar. Buraya bilgisiyle, birikimiyle gelen önce kendisini ispat edecek. İç denetim mekanizmasını getireceğiz. Parti müfettişliklerini yeniden inşa edeceğiz. Çünkü artık illerin hesapları da Sayıştay tarafından denetlenmeye başlanacak. Seçimlerde en başarılı olan oyunu en çok artıran 5 ilin başkanı Parti Meclisi üyesi olacak. Sokrates’in bir sözü var: ‘Değişimin sırrı, tüm enerjinizi eskiyle savaşmaya değil yeniyi inşa etmeye odaklanmanızdır.’ Bizim değişimden anladığımız budur, yeniyi inşa edeceğiz ve güçlü bir şekilde inşa edeceğiz, hukuksal altyapısını oluşturacağız. Bunları gerçekleştirdiğimiz de hep beraber köklü bir yenilenmeye ve köklü bir değişime imza atmış olacağız. Çünkü hukuksal normu örgütümüz belirleyecek. Ve inşallah ben de bir sonraki kurultayda sizlerin arasında oturup seçilen yeni genel başkanımı alkışlayacağım.
Benim tek isteğim halkımın gönlünde bir taht kurmaktır başka bir şey değil. Herkes şunu söyleyebilmeli; ‘evet bu genel başkan çalıştı, evet bu genel başkan emek harcadı.’ Ben bunu istiyorum, başka bir şey istediğim yok.”

Partisinin 38. kurultayında konuşan Özgür Özel, CHP Genel Başkanlığı için yarıştığı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım" şeklindeki ifadelerine yanıt verdi, "Vallahi hiç üzerime almadım. CHP'de hançer yok, hançerleyecek de kimse yok" dedi.

CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nda 1366 kurultay delegesi sandık başına giderek partinin yeni genel başkanını seçiyor. Oylama işlemine başlamadan önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yarışacak olan aday Özgür Özel açıklamalarda bulundu. Konuşmasına bir dizi selamlama ile başlayan Özel, şunları söyledi: “Memleketimin dört bir yanında altı oklu bayrağı sallayanlara, Soma'da, Zonguldak'ta, Bartın'da yerin yüzlerce metre altında çalışanlara, İzmir'de Agrobay'da direnen kadınlara, Silivri'de Bakırköy'de hepimizin yerine yatan Can Atalay'a, Tolga Şardan'a, Osman Kavala'ya, Selçuk Mızraklı'ya, Selahattin Demirtaş'a selam olsun.”

Bize yeni bir görev vereceksiniz
Özel'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle: “Biz geçmişten gelen büyük bir emaneti taşımanın yanında gençlerin gelecek hayalini hedefimiz sayan, onların kaygılarının yükünü sırtlarında taşıyanlarız. Biz Deniz Baykal’ın, Bülent Ecevit’in, İsmet Paşa’nın partisiyiz. Ve biz “Türkiye Cumhuriyeti ve CHP iki büyük eserimden birisidir” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisiyiz. Burada bize ve kendinize yeni bir görev vereceksiniz. Bu görev, Türkiye'nin ikinci yüzyılında CHP'yi yeniden iktidar yapma görevidir. Partimiz 1979'dan bu yana 44 yıldır ağız tadıyla iktidar olamadı. Kurultaylarımız 44 yıldır bize görev veriyor. İyi niyetli çabalara rağmen 44 yıldır bunu başarmayı hep birlikte beceremedik. Bugün burada 38. kurultaydayız. Bugün tribünlere baktığımda parti tarihini bilen, her biri tertemiz, hiçbir bagajı olmayan, sosyal demokrasiyi benimsemiş delegeleri görüyorum. 44 yıldır delegelerin verdiği görevi yerine getiremediğimiz için hem partimiz hem ülkemiz ağır bedeller ödedi. CHP'siz iktidarlar ülkeyi yoksullaştırdı. Yoksulluğu siyasallaştırdı. Kimlikler arası gerilimlerle kutuplaştırdı. Adaleti çürüttüler, eğitimi çökerttiler. Bunun sonucunda bizden daha geri kalmış ülkeler birer birer zenginleşip demokratikleşti. Biz ise yoksullaşıp otoriterleştik.”

Hesabı kim ödüyor?
Eleştirilerini sürdüren Kılıçdaroğlu, “CHP'nin seçim kaybının maliyeti deyince bazı arkadaşlarımız dar bir çerçeveden bakıp ‘Hepimiz oradayız, hesabı neden sadece Kemal bey ödüyor' diyor. Hesabı ne Kemal Bey ödüyor, ne Özgür Özel. Ancak hesabı dünyanın en güzel ülkesinde yaşadığı halde dünyanın başka ülkelerinde hayal kuran gençlerimiz ödüyor. Cumhuriyet yas tutma rejimi değildir. Marifet yas tutulacak acıları bitirecek, yas tutan yaşlı gözlerin yaşını silmek. Anaları da çocukları da babaları da güldürmektir Cumhuriyet. Sokağın sesini duymazdan gelemeyecek yüreklerimiz, umutsuzluğa kapılmayacak delegelerimiz var. Biz altı okumuzdan mahcup olmayacak, sokaktan ve meydandan korkmayacak bir parti anlayışına hızla evrilmek durumdayız. Biz kaybedilen seçim sonrası hiçbir şey olmamış gibi davranılmasına, hatta bu ağır yenilginin sorumluluğunun alınmamasına karşı çıkanlarız. Bir yolculuktayız, bu ‘Sana Söz' deyip yola çıkıp boynunu büktüklerimizden helallik isteme yolculuğudur” dedi.

Hançerleyecek kimse yok!
CHP'deki tartışmalara da değinen Özel, “Diyorlar ki sayın genel başkan bir hançerden bahsetti. Bu hançer konusu sizinle ilgili mi dediler. Vallahi Hiç üstüme alınmadım. CHP'de hançer yok, hançerleyecek de kimse yok. En iyi siz bilirsiniz ki ne partide ne partililer de hançer olmaz ama kılıç da olmaz. Hani seçimlere iki gün kala sizin atadığınız önce Atatürk'e sonra önceki genel başkanımıza laflar eden kadını sorduğum dediğiniz Hasan Cengiz bir kılıç getirmiş. CHP'de danışmanım diyen ama profil resminde Recep Tayyip Erdoğan olup değişim diyenlere kılıç çekenlerin alnını karışlarım. Ben mitinglere karşıyım. Miting yapmak karşı tarafı konsolide eder. Bu mitingin ne amaçla yapıldığı belli değil. Memlekette zam furyası esecek. Her şey ateş pahası olacak. Sen çıkacaksın zamlara karşı miting yapacaksınız. Bakacaksınız AKP’li MHP’li ev hanımı senin arkadan mı konsolide oluyor, AKP’nin arkasında mı? Sen mazotlar için çık sokağa AKP’li çiftçi senin mi arkana mı geliyor AKP’nin mi?” diye sordu.

Sizin evladınızım
CHP örgütlerine seslenen ve vaatlarini de yineleyen Özel, “6 ayda bir delegeleri Ankara’ya davet edip ülkeyi konuşacağımız ve anlaşacağımız, bu ülkeyi bu parti yönetir dedirtecek bir katılımcılığın müjdesini veriyorum. 2014 yılından bu yana örgüte aynı yardım yollanıyor. 9 kat artması gerekirken aynı para yatıyor. Fiyat güncellenecek. Tam 9 katı örgütlere yollanacak. Tüzük değişikliği hepimizin istediğiydi. Zeynel Emre, yaz boyunca yapacağız dedi. Şimdi üç hafta sonrası söyleniyor. Üç hafta sonra buradayız tüzüğü değiştireceğiz. Tüzük alelacele olmaz. Ben Zeynel’in sözü yerde bırakmayacağım. Ama asıl tüzüğü yerel seçimlerden sonra düşüne taşına ve bir daha aşındırılmayacak bir hale getirerek yapacağım. Ben 2015 yılında Manisa’da yapılan ön seçimde tüm zamanların Türkiye rekorunu kırarak yüzde 86 ile birinci çıkmış, siyasette var olmuş bir evladınızım” dedi.

39 vekil verilirken biz yoktuk
Kılıçdaroğlu'na da yüklenen Özel, “Sağcı danışmanların katı boşalacak. orada 12 oda var. 12 odada sekreterler olacak. Bundan sonra sağcı danışmanlara verilen odaları il, ilçe başkanlarım ofis olarak kullanacaklar. Sayın Genel Başkanım size karşı hiç saygısızlık yapmadım. Gösterdiğiniz videoda Adalet Yürüyüşü var. Adalet Yürüyüşünde Özgür Özel vardı, Veli Ağbaba vardı. Bütün arkadaşlar oradaydı. Çubuk’ta Murat Emir yanı başınızdaydı. Yani nerede olmamız gerekiyorsa oradaydık. Ama sayın genel başkanımız 39 milletvekili verilirken biz yoktuk, Oğuz Kaan Salıcı vardı yine yanınızda. Gizli protokol yaparken biz yoktuk, danışmanınız vardı hala yanınızda. Elbette hatamız olmuştur ama bir gerçek vardır ki değişen 25 kişinin 17’si sizin 8’i benim yanımda. Benim parti meclisi listemde geçtiğimiz dönemde görev olan kimse olmayacak gençler olacak, örgüt olacak” ifadelerini kullandı.

MEHMET MERT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.