Sakın ördekleşmeyin emi...

Zaman çok değişti. Değerler, bakış açıları, yaşam tarzları, doğru-yanlış kavramlarının içinde gerçekler ve hayal dünyasının kavram kargaşasıyla yoğrulmuş Göstermelik mutluluklarıyla, yaşıyor ve ölüyor insanlar.
Muş, Mış gibi yaparak yaşamayı yaşamak zannediyorlar.
MutluyMUŞ gibi, güçlüyMÜŞ gibi, her şey şahaneyMİŞ gibi...
Bu kafayla bir sendrom türü daha üretmişiz.
Üretkenlikte çocuktan sonra en çok ürettiğimiz şey sendromlar ne de olsa!
"Sosyal medyada Ördek Sendromu"
Paylaştığı Fotoğrafın altında şöyle yazıyor;
“Harika bir bahar akşamı, enfes bir film, patlamış mısır ve aşkım.”
Cümlenin sonunda bir de kalp var. Moraliniz bozuluyor.
“Ben evde atletle oturuyorum. Millet nasıl da eğleniyor!” diye canınızı sıkıyorsunuz.
Birden sosyal medyanın illüzyonuna kaptırıyorsunuz kendinizi.
Aslında farkında olsun olmasın Herkes ucu bucağı olmayan bir podyumda sürekli olmayan mutluluğun pozunu veriyor. Yani herkes herkesin yalan dünyasına alet oluyor bir yandan.Nedense dur durak demeden, bu büyük kıyaslama oyununa sürekli  özenip özendirmeyi sürdürüyoruz
Sosyal medyada mutlu gözükmek için harcanan çok büyük bir gayret var. Keşke bu gayret insan olabilme yolunda harcansaydı demeden duramadım.
Dedimya yenin bir kavram geliştirmişler;
“Ördek Sendromu.”
Ördekler gölün üzerinde hiçbir çaba sarf etmiyormuş gibi, rahat ve dingin bir şekilde süzülürler.
Gölün altında kalan ayakları bir makine gibi çalışır ama dışarıdan bakınca hiç belli olmaz.
Sakın suyun üzerinde ki ördeklerin güzelliğine, dinginliğine aldanmayın. Aynı  şekilde
Kendinizi sosyal medyanın aldatıcı güzelliğine kaptırıp depresyonlara bodozlama dalmayın.
Mutsuzluk ne kadar çoğaldıysa, mutluluk pozları o kadar arttı bunu da unutmayın!
Kendini seven insan mutsuzluğunu da sever. Başkalarına göstermelik mutluluklar ise sadece flaş patlayana kadardır.
Mutlu gözükmeye değil, mutlu olmaya bakmak gerek.
Mutsuz olduğunda gördüğün yalancı tablolara bakıp kendini depresyonlara sokmazsan;
Hayat sana değil de kime güzel olur sanırsın
***
Sırada küçük bir hikayemiz var şimdi..
Kral dondurucu bir kış mevsiminde gecenin soğuğunda nöbet tutan muhafıza sordu: 
– Üşümüyor musun?
Muhafız:
– "Alışığım sayın kralım" 
Kral: 
– "Olsun, sana sıcak tutacak elbise getirmelerini emredeceğim" dedi ve gitti.
Ancak  kral, bir süre sonra içeri girdiğinde emri vermeyi unutmuştu.
 Ertesi gün duvarın yanında muhafızın soğuktan donmuş cesedini görenler, duvarın üzerindeki yazıyla karşılaşıyorlardı.: "Soğuğa alışkındım; fakat senin sıcak elbise vaadin beni öldürdü...”
Türlü türlü vaatlerle, insanları bekleterek bir umuda bağlayarak kesinlikle imtihan etmeyin.
Çünkü insan, bekledikçe değişir. Beklettiğiniz kişi hakkınızda telafisi imkansız olumsuz düşüncelere girer. Önce umudu öldürürsünüz Ardından sevgi,saygı, güven ölür dostluk ölür muhabbet ölür. 
Siz siz olun sakın ördekleşmeyin, ördekleşenleri de takmayın emi…
Vesselam

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Remzi Tanış Arşivi