Bu anı daha önce yaşamıştım!

Hepimiz mutlaka yaşadığımız anı daha önce yaşamış gibi hissetmişizdir. En kötü birinde tanık olmuşsunuzdur bu olaya. Tanıdık yüzler, aynı ortam, aynı yemekler, aynı müzik veya sesler. Bu örnekleri çok fazla çeşitlendirebiliriz. Ve birkaç saniyelik bir gariplik hissedip kendimizi sorgularız o anda. Evet, işte bunun adına Dejavu deriz.

Bu hisse neden kapılırız? Sıklıkla duyuyor ve yaşıyoruz. Nedir bu dejavu? Dejavu, ilk defa başınıza gelen bir olayı sanki geçmişte de aynı şekilde yaşamışsınız düşüncesine kapılma durumudur. Bunun sebebi algımızda, beynimizdeki sinirlerde yaşanan uyumsuzluk olarak düşünülüyor. Duyduğununuz bir ses, bir tat veya bir görüntü de yaşanan uyumsuzluk sebebi ile tüm bu etkenler beynimizde farklı zamanlarda yaşanan olay gibi hissediliyor. Aslında bir nevi algı bozukluğu diyebiliriz. Hepsinin sonucunda dejavu ortaya çıkıyor.

Dejavu kelimesinin kökeni, ki eminim telaffuz ederken bile nereden geldiğini tahmin ediyorsunuzdur, Fransızcadan gelmektedir. Tıpkı algıladıklarımızı yeniden yaşıyormuşçasına hissettiğimiz gibi ‘’daha önceden gördüm’’ anlamındadır.

Bilim insanları dejavunun sağlık sorunu olabileceğini belirtmişler. Tabii aşırı yaşanan durumlarda geçerli bu durum. Eğer çok fazla yaşıyorsanız temporal lob adı verilen bölge ile bağlantılı bir sorun olabileceğini tespit etmişler. Bilimsel olmayan düşüncelere göre ise yaşadığınız paralel evrenlerin karıştığı veya çarpıştığı düşünülüyor.

Benim ise algılayamadım ya da neye inanmam gerektiğine karar veremediğim konu şu dejavu ile ilgili. Bazı günler karşıma çıkan tanıdık anlar ve hisler oluyor. Ama bunlar karşıma bir fotoğraf ile, bir sohbet ile çıkmıyor. Bazen bir koku, bazen gördüğüm renkler ve simgeler, daha önce hiç gitmediğim yollar, görmediğim yerler. Hatta bazen girdiğim bir ortamın sıcaklığı veya hava da hissettiğim o garip benzerlik. Yani demek istediğim o sahneyi daha önceden yaşamadığımı biliyorum. Algım açık ve yaşadığım anı ilk defa yaşıyorum. Tesadüf olduğunu düşünmüyorum her ne kadar bu hisler tanıdık olsa da. Bir de dejavunun tersi var ‘’ Jamais vu’’. Fransızca hiç görmedim anlamına gelir ve yaşanan bir durumun, sanki hiç yaşanmamış gibi hissedildiği bir bellek yanılmasıdır. Ama bu da değil bence çünkü Jamais vu bilindik hislerin yabancı geldiği duruma dönüşmesi.

Bunlar hatıraların da diyebilirsiniz. Öyle olduğunu da sanmıyorum çünkü hatıra olsa zaten o anı yine yaşamış olurum ve elbette yaşadığım anıyı hatırlarım hatta bu fotoğraflarımda, hafızamda bulunur. Sanki bugünün zamanında değilim ama bugüne ait bir geçmişte gibiyim. Günler, haftalar, yıllar geçmeden yeni ve başka dünyayı yaşıyor, hayatım ileri sarılmış şekilde buluyorum. Tıpkı bir tünele girmiş gibi hissediyorum. Bazen o tünelden hiç çıkmak istemiyorum, bazen ise ne kadar korkunç ve zarar verici olduğunu bildiğim için kaçıyorum. Ve sanki evren neler hissettiğimi biliyor da bana birkaç saat sonra yaşanacakları, belki de birkaç gün sonra yaşayacağım olaylara hazırlanmam için işaret veriyor ve hazırlıklı olmamı sağlıyor. Çünkü şu ana kadar hissettiğim her şey ile yolum kesişti. Tabii bu benim çektiğim bir enerji de olabilir. Dediğim gibi henüz neye inanmam gerektiğine karar veremedim, belki kafamı boşuna karıştırıyorum ya da hatıralarımla ve dejavuyu karıştırıyor olabilirim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nazlıcan Mert Arşivi