Batıl mıyım?

Günümüzde, pozitif bilim nesiller boyu aktarılan rivayet edilen geleneksel yöntemleri inceliyor. Bazen yanıtsız kalsa da tütsülemeyle ilgili yapılan araştırmaların sonucu çok çarpıcı. Özellikle Kızılderililerle ilişkilendirilen adaçayı etrafında yoğun araştırmalar yapılmış ve diğer bitkilerin de hemen hemen aynı etkilere sahip olduğu ifade edilmiş:

tutsu
 
Adaçayı gibi tıbbi dumanların güçlü antimikrobiyal ve antibakteriyel özelliklere sahip olduğu, ruh halini ve bilişi iyileştirebileceği, böcek kovucu özellik gösterdiği ve hatta uykusuzluğu hafifleterek uyku kalitesine yardımcı olabileceğini gösteren bir dizi çalışma var.
Metafiziksel kullanımlarının yanısıra araştırmalar fiziksel, duygusal, zihinsel esenliğe fayda sağlamak için de kullanabileceğini gösteriyor. 2016’da Murdoch Üniversitesi tarafından yürütülen bir incelemede demans ve alzheimer gibi hastalıkların tedavisinde kullanabileceği yönünde umut veren bulgulara varıldı, tabi bunun için daha fazla araştırma yapma ihtiyacı var.

Basitçe söylemek gerekirse, adaçayı havadaki bakterileri temizliyor. Bilim insanları, adaçayı dumanının havadaki bakterilerin yüzde 94'üne kadarını temizleyebileceğini ve havayı dezenfekte edebileceğini gözlemlediler; 2007 yılında yapılan bu araştırma Journal of Ethnopharmacol isimli bir tıp dergisinde yayınlandı. Adaçayı yakıldığında, insanları olumlu bir ruh haline sokmakla bağlantılı olan sağlıklı negatif iyon yayarak pozitif iyonları nötralize ediyor, yani iyon dengesi kurmamıza yardımcı oluyor.

Yaygın pozitif iyonlar aşağıdaki gibi alerjenlerdir:
·  maytlar, akarlar, toz, kir
· evcil hayvan tüyü

(Adı pozitif olup kendi pozitif olmayan şeylere özellikle covid döneminden alışığız.)

İyon dengesi ya da dengesizliği ev, ofis, araba gibi kapalı alanlarda olabileceği gibi insan bedeninin odalarında da bulunur. Örneğin “bahar yorgunluğu” diye bildiğimiz şey aslında iyon dengemizin bozulduğu anlamına gelir ve bu bazı kişilerde hafif daha alerjik bedenlerde ise yoğun olarak seyredebilir. Peki bahar yorgunluğunu tütsüleme yaparak kırabileceğinizi söylesem? Tabi ki büyük mucize beklemek anlamsız olur. Bu sadece mevsiminde yediğiniz kıpkırmızı bir elma ve de yine mevsiminde yediğiniz bol lifli ıspanak sonrası yaşadığınız canlandırıcı bir etkiye benzetilebilir yani hiç de azımsanamayacak bir etki. Antiaging yani yaşlanmaya da karşıdır negatif iyon üretimi.

iyon
 
İnsanların kendini sağlıklı ve zinde hissedebilmeleri için bulundukları ortamda en az 2000 adet/cm³ negatif iyon bulunmalı, örneğin Stanford Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan ölçümler neticesinde Niagara Şelalesi çevresindeki negatif iyon sayısının 100000 cm³ üzerinde olduğu tespit edilmiş. Sırasıyla şelale, deniz, dağ ve orman kenarında hep 2bin cm³ üzerindeyken; şehirde 200lere, ofis ve konutlarda 50’nin aşağısına ve arabalarda 14 cm³'e kadar düştüğü görülüyor. Yani şehirleşme ve sanayileşmenin sonucu olarak sağlıksız yaşam alanlarında survive (yaşam mücadelesi) etmekteyiz. Şelale ve okyanuslar adeta negatif iyon fabrikası gibi çalışırken kendilerini şehir hayatı yaşamaya mahkum etmiş insanlar negatif iyon fakiri habitat yaratmış kendine…
 
 Adaçayının bilimsel adı salvia Latince iyileşmek anlamındadır. Adaçayı yakıldığında ortaya çıkan diğer nitelikler; bilgelik, netlik vermek ve ruhsal farkındalığı arttırmaktır. Adaçayı yüksek titreşimli bir bitkidir bu özelliği ile düşük titreşimleri uzaklaştırır, kötü enerjiyi temizler.


Tütsülemekten bunu da beklemezdim dediğim tek özelliği astım ve bronş hastalıklarını da şifalandırması bunun sebebi de hava kalitesini iyileştirmesi. Tabi şu açık anlaşılmalı doğrudan teneffüs etmiyoruz sadece dumanlama methoduyla havayı arındırıp yerine “negatif iyon” yüklü taze havayı koyuyoruz. Eski havanın da dumanla birlikte camdan dışarıya süzüldüğünü gözlemliyoruz; tüttürürken pencereleri açmayı/ hava çok soğuksa aralamayı unutmayın. Böylece eski sıkışmış hor kullanılmış nezaketsiz havaya bye bye, tazelenmiş yeni hava merhaba!

Bir ruhani lider veya araştırmacı olduğunu tahmin ettiğim Cliffords bu özel ritüeli şöyle açıklıyor:

“Adaçayının gücü ruhundan gelir. Adaçayı bir bitki olduğu için, tüm canlılar gibi bir ruha sahiptir ve adaçayı dünyaya bilge, koruyucu bir enerji sunarak adını mükemmel bir şekilde somutlaştırır.”

"Bizim için manevi ve sağlık yararları birbirinden ayrılamaz. Adaçayı topraktan aldığımız canlı bir varlıktır, yani ona bağlıyız. Bir adaçayı demeti yapıp yaktığımızda onun nefesini alıyor ve onunla kendimizi arındırıyoruz.”

Ardıç, defne, biberiye, okaliptüs, sedir gibi bitkilerin dalı ve yaprakları; gül, lavanta gibi çiçekler; üzerlik bitkisinin dal ve tohumları da tütsülemek için eski çağlardan beri kullanılıyor. Kocakarı dediğimiz büyük anne ve teyzelerimiz meğer göklerden gelen engin bir bilgiyle donatılmışlar. Hatta kurşun dökmeyle ilişkili benzer şeyler duyduğumu hatırlıyorum o da başka gün açılacak bir başlık olsun.


bitki-cayi-2

Bazen gerçekten ihtiyacımız olan tek şey birkaç dakikalık arınmadır. Hepimiz bu dünyada etten kemikten canlı antenleriz. Her birimiz radyo yayını yapar gibi belli bir frekansta yayın yaparız. Bu yüzden üzerimizde ve yaşam alanımızda biriken, sıkışan enerjileri nötrlemek önemlidir.
Yazık ki icat ettiğimiz yapay radyo frekanslarının ekosisteme ve doğrudan bize zararlı olabileceği yönünde bulgular var. Geleceğin insanları daha organik sistemler üretebilir, bu potansiyele sahip tabi eğer yeteri kadar sürede önce kendini ortadan kaldırmazsa; dünyadaki yaşamın fani olduğu bu dengesizlikle sürdürülürse insan yaşamını ölümcül olarak tehdit ettiği yöneticiler, şirketler ve vatandaşların çoğunluğu tarafından görmezden geliniyor. Dünyadaki canlılığı tehdit etmiyoruz yaşamın önüne geçemeyiz, yaşam bizden büyüktür ama türlerin yaşamını tehdit ediyoruz insan soyu dahil.
 
Yeterince ileri gittiğimizi zannederek dünyayı mahvettik şimdi geçmişten beri süregelen harika alışkanlıklara ve yöntemlere üstelik bu kez bilim ışığında dönme zamanı, doğayla dost teknolojiler geliştirme zamanı.

 Temiz saf bir kanal olmak; kişisel alanımızın aurasını parlatmak için doğal yöntemlerden sadece biri tütsülemek.

Tütsü dumanını kendi etrafınızda gezdirerek; ayak tabanından saç tellerine kadar üzerinizdeki statik enerjiyi dengeleyebilir; yaşam alanınıza özellikle telefon, bilgisayar gibi elektornik cihazlarınıza, yeni alınan bir eşyaya enerji temizleme yöntemi olarak uygulayabilirsiniz. Gün aşırı yani her gün yapabilir, gün içerisinde rahatlama ihtiyacı duyduğunuzda küçük bir parça yakıp çalışma masanıza bile koyabilirsiniz. Aylarca hiç yapmayıp sadece büyük temizlik günlerinizde bir de enerji temizliği ritüeli ekleyebilirsiniz. Dilek ve niyetlerle bu çalışmayı güçlendirebilir, hayatınıza güzel enerjileri davet edebilirsiniz. Tüm bunlara değer mi; araştırmalar ve sonuçlarına bakarak kişi kendi özgür iradesine sormalı, yanıtı da kişiye özel olmalı.

 Herkese iyi gelecek diye bir şey yok; kokusundan hoşlanmadığınızda olumsuzluk duygusuna kapılmayın lütfen. Başka bitkiler ve başka yöntemler var. Hatta yeteri kadar süre geçtiğine emin olduktan sonra tekrar denenebilir ama tamamen nötr olup bunu ilk kez deneyimliyormuş gibi yapmak önemli. Pek çok alışkanlığımız, beğenilerimiz yıllar içerisinde değişiklik gösterir. Geçmişte sevdiğin bir şeyi artık sevmediğini fark etmişsindir, aynı şey sevmeyip hatta nefret ettiklerimizi günün birinde çok sevmekle sonuçlanabilir.

Örneğin, şu an çok uzaklaşmadan ekleyebileceğim buhur yöntemi tercih edilebilir; sentetik parfüm içermeyen, doğal bitki esanslarının bir buhurdanlık ya da difüzör sayesinde havaya aromaterapik kokusunun salınması sağlanır. Bir diğeri kan akışının yoğun olduğu el ve bilek damarlarına veya şakaklara sürmek ama yaymadan, yayıp ovuşturmak etkisini azaltıyor. Geleneksel olarak gül suyu sürünmek de benzer bir örnek. Yine doğal yöntemlerle kendi oda kokusu spreyini hazırlamak maalesef raflardaki çoğu ürün sentetik ve faydasından çok zararlı zehir içeren nitelikte. Temiz içerikte ürünler hazırlayan üreticileri keşfetmek biraz zahmetli yine de en doğru seçenek olacaktır.

Ve tabi ki yukarda bahsi geçen bulgulardan zaten anlayabileceğiniz üzere sık sık doğal ortamların ferahlatıcı havasına koşmalı; deniz ve nehir kenarlarına, dağa, ormana gitme fırsatları kılmalı. Sağlığımızı kendi inisiyatifimize almak dışardaki havanın temizliğine yeterince güvenmesek dahi sık sık pencere açarak yaşam alanlarımızı havalandırmak. Bugün araştırmalar gösteriyor ki kalitesiz iç hava solumak yüzünden ölen binlerce insan var, bu insanlar savaşa gidip ölmüyorlar evlerindeki kirli havayı solumak neticesinde hastalanıp vefat ediyorlar.

Duş almak, abdest almak da negatif iyon üretimini sağlıyor, örneğin bunları topraklama yaparak tuzlu suda ayaklarımızı bekletmek veya doğrudan açık alanda toprağa basarak da gerçekleştirebiliyoruz. Havalar yüzecek kadar ısınmamışsa paçalarımızı sıyırıp çıplak ayaklarımızı denize sokmak… İçimizdeki koca karıyı veya köylüyü uyandırmak hiç bu kadar mantıklı temellere dayandırılmamıştı, Kılıçdaroğlu’nun da yakın zamanda kullandığı bir deyim “Taşları bir bir yerine oturtacağız.” Kılıçdaroğlu’nu bilemem ama ben size birkaç taş döşedim eğer buraya kadar okuduysanız.

Ve oksijen üretip karbondioksit emen bitkileri bulunduğunuz iç mekanlara yerleştirmek. Öyle ki bilinenin aksine yatak odasında bulunması çok faydalı olan bitkiler dahi var. Hava temizleyici cihazlar var, biraz pahalı fakat hava temizleyici özelliği bünyesine dahil edilen klimalar var; klimanızı değiştirmeniz gerektiğinde satıcıdan bu özelliği talep edebilirsiniz.

Tıbbi aromatik bitkilerin kullanımı, hamilelere ve emziren annelere önerilmemektedir. Bu tarz deneyimlerin her birini muhakkak doktorunuza danışmalısınız anneler. Evcil hayvanların yanında hafif veya dikkatki kullanmalı çünkü onlar bizden çok daha hassas duyu organlarına sahipler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lila Okyanus Arşivi