Mevsim değişikliğinin sıkıntılarını yaşamaya başladık. Sıkıntıların daha başındayız. Konu hakkında bilinçlenip önlemlerini almalıyız. Önce atmosferden başlayalım. Atmosfer dünyanın yüzeyini saran gaz karışımıdır. Toprak yüzeyinden 80 Km. yüksekliğe kadar hemen hiç değişmez. İki önemli yapı taşı bulunmaktadır. Azot yüzde 78, oksijen yüzde 21, yüzde 1'de karbondioksitten oluşur. Sağlıklı yaşamamız için gerekli havayı kirleten en önemli faktör fosil yakıtlardır. ( Petrol, kömür, doğalgaz) fosil yakıtlar sanayi tesislerinde, ısınma amacıyla evlerde, ulaşımda daha çok motorlu araçların tercih edilmesi sonucu atmosfere salınım oranları en yüksek gazları oluşturur. Ayrıca doğal bataklıklar ve barajlarda atmosfere önemli oranda karbonmonoksit salınımı gerçekleştirirler. 2002 verilerine göre sera gazı salınımının yüzde 23'ünü ABD, yüzde 15'ini Çin, yüzde 7'sini Rusya, yüzde 5'ini Japonya, yüzde 4'ünü Hindistan, yüzde 19'unu diğer ülkelerce atmosfere bırakılmakta, geri kalan yüzde 28'ini de dünyanın geri kalmış ülkeleri tarafından salınmaktadır.

Dünyanın jandarması ABD yılda 5 milyar 400 milyon ton karbondioksit salınımını yaptığına göre, bunun toplamda yüzde 23'e tekabül ettiğini ve yılda yaklaşık 22 milyar tondan fazla sera gazı salınımını gerçekleştirdiğini, atmosferde hızla geri dönülmez sonuçlara yol açacak kirlenme yaşandığını canlı yaşamı tehdit eden noktasının aşılmakta olduğu, bilim dünyası tarafından ifade edilmektedir. Ama Amerika dün dünyaya emirler yağdırmaktadır.
 

OZON TABAKASI; Ozon çok zehirli ve yanıcı bir gazdır. Atmosferin 15. kilometresinden başlayarak 40. Km'ye kadar ulaşır ve yerüzeyine koruyucu bir tabaka oluşturur. Güneşin zararlı ışınlarını (radyoaktif, mor ötesi) emer ve canlıların üzerindeki olumsuzlukları önler.
 

KÜRESEL ISINMA; Dünyanın ortalama sıcaklığı 13 derecedir. Bazı sera gazları olmasaydı dünya sıcaklığı bu gün -18 derece olurdu. Doğal olarak salınan gazların yaşanabilir bir denge oluşturduğunu biliyoruz. İnsan faaliyetleri sonucu aşırı gaz salınımı ısının tehlikeli bir şekilde yükselmesine neden olmaktadır. Bu duruma küresel ısınma diyoruz. Küresel ısınmaya sera gazlarını oluşturan fosil yakıtlar neden olmaktadır. Yere vuran güneş ışınları geri yansırken, sera gazları tarafından atmosferde tutulduğu için çadırda oturuyormuşuz gibi sıcaklık artmakta, bunun sonucu olarak da ormanlar yok olmakta, buzullar erimekte, deniz seviyeleri yükselmekte ve kuraklığın artması sonucu çölleşme oluşmakta, dengesiz yağışlar seller oluşturmaktadır. Sevgili Okuyucular bunlar bildiğiniz şeyler ama tekrar tekrar ederek bilgileri yenilemek gerekiyor diye düşünüyorum. Fosil yakıtları idareli kullanalım. Bir kişi olarak gideceğin yere arabanızı kullanmamalısınız. Sağlıklı kalmanız dileklerimle.