Sosyal, halk demektir, halk icin demektir. icinde insanin özgürce fikir beyan etme hakkını ve secme, secilme tercihini de  barındıran demokrasi terimidir.
Oscar WİLDE "Halkın halk tarafından halk için zorlanmasıdır." diye tanımlıyor sosyal demokrasiyi.
Sosyal demokrasi,  kapitalizmin yarattığı eşitsizlik ve adaletsizlikleri demokratik sistem içinde kabul edilebilir düzeye indirmeyi amaçlayan siyasi ideolojidir. 
Sosyalist Enternasyonal'in tanımına göre, sosyal demokrasi, özgürlük, eşitlik, adalet ve dayanışma temellerine oturur.
 Sosyal demokrasi olgusu, 19. yüzyılın ikinci yarısından beri emekçi sınıfların yürüttüğü sosyal ve siyasal mücadeleler ile egemen sınıfların verdikleri ödünler sonunda varılan uzlaşmanın ürünüdür.
 Sosyal demokrasi, güçlü sınıfların ya da toplulukların çıkarını gözeten ve ideolojisini savunan yerleşik siyasal ve hukuksal düzene ırk, din, dil, cinsiyet, servet farkı gibi ayrımlara bel bağlayan ideolojilere karşı toplumculukla karşı durmaktır.
Soysal demokrasi hakça bölüşüm demektir. Bireysel yeteneğin ve ulusal zenginliğe katkının farklı olduğu inancındadır. O nedenle her bireyin, ulusal üretime yeteneği ölçüsünde yaptığı katkıyla uyumlu bir pay alması gerektiğine inanır.
Sosyal demokrasinin temel prensibi, eğitim, sağlık gibi hizmetlerle insan hakları çerçevesinde işçi, emekçi ve üretenin  haklarını savunmasıdır.
Demokrat insan kendini kibirden arındırmış insandır. Kendisini, sahip olduğu özellikleri veya    yetenekleri başkalarına karşı bir üstünlük aracı olarak kullanmayan, İnsan olarak kendini yeryüzünün efendisi değil , otuyla, böceğiyle birlikte yeryüzünün bir parçası sayandır.
Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir sosyal demokrat ırkçı söylemler içerisinde olamaz.  
Sosyal demokratlar hümanisttir, evrenselcidir, azınlık haklarının bekçisidir, 
paylaşımdan yana olandır. onlar faşizme karşı durandır. 
Demokrat, barışı savunur. Onun için barış istemek, barışın sesini yükseltmek insani bir görevdir, bunun koşulu yoktur. Her ne amaçla olursa olsun, ister kişisel isterse ulusal çıkarlar böyle gerektiriyor diye savaş çığırtkanlığı yapmak insanlığa karşı     suçtur.   
Demokratlık, Demokrasi ve onun değerlerini, koşul koymadan bazen bunun sonucunda gelebilecek olası zararları göze almak pahasına savunmak demektir .
Demokratlık, Demokrasiyi, başka bir şeyi elde etmek için değil, kendisi bir değer olduğu için     istemek demektir.  
Demokrat, insan haklarına koşulsuz saygı     gösterir. Ve  İnsan hakları kişinin kim olduğu kılık kıyafeti, derisinin rengi, Milliyeti, inacı,  sahip     olduğu makam,  parası, şanı, şöhreti malı mülkü olup olmaması ile ilgilenmemektir .
Demokrat insan, adalet duygusu gelişmiş     insandır. Hiç kimsenin adaletsiz koşullarda yargılanmasını, ceza almasını, haksızlığa uğramasını kabul edemez. Düşmanı bile olsa adaletsizliğe     uğrayan kişiye “oh olsun, görsün gününü” demez.
Demokrat insan, cinsiyet ayrımcılığını, dilinde, düşüncelerinde, eylemlerinde barındırmaz.  şiddetin haklı bir gerekçesi yoktur.  
Demokrat insan için özgürlük en temel değerdir. Güçlü olanın, kabul görenin, otoritenin, çoğunluğun etkisi altında kalmaz. Kendi aklı dışında hiçbir şeye itaat etmez. Koşulların gerektirdiği gibi değil kendi erdem ölçütleriyle davranır. “Köprüyü geçene kadar kimseye dayı” demez. 
Demokrat, kişilerin dini inançlarına saygı duyar, kişiyi  neye ve kime inandığıyla yargılamaz 
Toplumu bölmeyle sorumlu tutulanlar asla sosyal demokratlar değil, sosyal demokrat görünüp     statükonun,  bireyselciliğin ve menfaatperestliğin kucağından kalkamayanlardır.
Anlayacağınız Sosyal Demokrat olmak toplum insanı olmak ve öyle kalabilmektir.
 Vesselam……..