Basın İlan Kurumu mevzuatı değişmeli

Türkiye'de resmi ilanların adil bir şekilde gazetelere dağıtılması amacıyla kurulan Basın İlan Kurumu (BİK) mevzuatı, aradan geçen 61 yılda birçok özelliğini zamanın ruhuna teslim etti.

Adı, Basın İlan Kurumu Teşkiline Dair kanun.

Numarası 195.

Kabul tarihi 2 Ocak 1961.

Basın İlan Kurumunun görevleri arasında; Resmi ilanların mevkutelerde yayınlanmasında aracı olmak, basın mensuplarına borç para vermek, basının her türlü ihtiyaçlarını temin etmek (Makine, kağıt mürekkep gibi) maddeler de var.

Basın İlan Kurumu Genel Müdürü 36 kişilik Yönetim Kuruluna karşı sorumlu olarak kurumu yönetir.

Hükümet, Kurum üzerinde denetleme yetkisine sahip olup bu yetkisini yılda en az bir

defa kurumun bütün hesap ve muamelelerini denetlemek suretiyle kullanır.

*

Kurum, resmi ilan verilecek mevkutelerde; münderecat, sayfa sayı ve ölçüsü, kadro, fiili satış, en az yayın hayatı süresi, kanunen mevkutelerin tutmaya mecbur oldukları defterler ve dağıtım başta olmak üzere birçok vasıfları yerine getirmesini ister.

Bu vasıflara ve rakamlara göre resmi ilanlar dağılır.

Dileyenler mevzuatın tamamını Basın İlan Kurumu internet sitesinden okuyabilirler.

Bu yazıda 61 yıl önce kabul edilen Basın İlan Kurumu Mevzuatının güncellenmesi ve bu günlerde meclise getirilen Basın Kanunu'nda bazı değişikliklerin yapılmasına dair (kamuoyunda internet yasası olarak biliniyor) kanunun özelliklerinden bahsetmeye çalışacağım.

*

Çok fazla uzatmadan mevzuatın neden değişmesi gerektiğini izah etmeye çalışalım. Mevzuat 61 yıl önce yapıldı. Bu süre zarfında teknoloji çok ilerledi ve mevzuat bu değişime ayak uyduramadı.

Örneğin 1961 yılında Türkiye'de televizyon yoktu, internet yayıncılığı yoktu, matbaalar bu kadar gelişmemişti, basılı gazete hazırlık teknolojisi gelişmemişti.

Bazı resmi ilanlarının yayınlanmasında tirajı 100 binden fazla olanlarda, 500 binden fazla olanlarda, yayınlanması gerekiyor diye ifadeler var.

Oysa biliyoruz ki bugün Türkiye'de en fazla bayi satışı olan gazete 200 bin bile satamıyor.

Teknolojik farkları anmaya gerek görmüyorum.

Dün aynı haber en fazla iki yayın organında yayınlanırdı, bugün internet sayesinde aynı haberi önüne gelen araklayıp yayınlayabiliyor.

Bu yayınların kime ait olduğunu tespit etmekte kurum zorlanırken, yayının orijinal sahibi de bunu ispat etmekte zorlanıyor.

*

Görevi sadece habercilik yapmak olan gazeteciler ve gazeteler bir taraftan kamuoyunu bilgilendirici haber peşinde koşması gerekirken, diğer taraftan mevzuata ayak uydurmakta sorun yaşıyor.

Nedeni basit; mevzuat gerçek zamanın çok çok gerisinden geliyor ve geçici kararlar mevzuatın ana temasının işlemesine fazla tesir etmiyor.

*

Aslında Basın İlan Kurumu'nun gündeme gelme ve kurulma mantığı bir tek özelliğe dayanıyor.

O da; gerçekten habercilik yapan, kamunun haklarını koruyan, kamuoyunu bilgilendirici ve doğru yönlendirici gazetelere resmi ilan kanalı ile yardımcı olmak, destek olmak, kağıt bulmak, matbaa bulmak, alet edevat bulmak, ihtiyaç sahibi gazetecilere de borç para vermek.

İşte bu mantık aradan geçen yıllarda gözden uzaklaştı. Basın İlan Kurumu da bu mantıktan uzaklaşan birçok gazete için sağılması gereken inek gibi algılanmaya başlandı.

Basın İlan Kurumu, resmi ilanları adil olarak dağıtmak isterken diğer taraftan mevzuatın kendilerine yardımcı olmadığı durumlarda doğru ile yanlışı, iyi ile kötüyü ayırmakta zorlanıyor.

Basın Kanunu Değişikliği kaçınılmazdır...

Mayıs 2022 tarihinde gündeme gelen ancak TBMM'ce ertelenen kamuoyunda internet yayıncılığı kanunu olarak bilinen 'Basın Kanunu’nun Değişikliğini öngören kanunu kapsamlı incelediğinizde bu kanunun meclisten geçmesi öncelikle görevini hakkıyla yapan gazetelere olumlu yansıyacaktır.

Her önüne gelen internet sitesinin resmi ilan almasının zor olacağı bu yasa değişikliğinde öncelikle daha önceden resmi ilan alma hakkına sahip gazetelere, sonrasında, beyanname veren, bünyesinde basın mensubu çalıştıran, vergi ödeyen, kira ödeyen, ciddi internet sitelerine resmi ilan verilmesi öngörülüyor.

*

Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Cavit Erkılınç, Türkiye'de bölge bölge dolaşarak, gazete sahiplerini toplayarak, internet haber sitelerini süreli yayın kapsamına alan yeni Basın Yasası’nın mutlaka çıkması gerektiğini anlatıyor.

''Hayatın olağan akışına karşı durmak yerine gerçeği kabulleniyor ve gazetelerimizi hem fiziki hem de dijital ortamda yaşatmak için uğraşıyoruz” diyen Erkılıç'a ben de inanıyor ve destek veriyorum.

Gazeteciliğin daha saygın bir yere gelmesi için, hergün kapanan gazete sayısının arttığını gördüğüm için, insanların çoğunun artık haberleri gazetelerden değil internet sitelerinden ve sosyal medyadan öğrenmeye başladığı için, bu yasaya destek vermekten başka çaremiz olmadığını düşünüyorum.

*

Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Cavit Erkılınç ile yaptığım bir görüşmede de birçok konuda fikrimizin örtüştüğünü gördüm.

Erkılıç şunları söyledi:

Düzenlenen yasa ile işini yapanlar ile yapmayanlar ayrışacak.

Eğer ki gazete işletmeleri, varlıklarını sürdürmek istiyorlarsa daha fazla bu alandan uzak duramazlar ve kaçamazlar.

Mevcut statü ve yapı daha fazla bu yükü taşıyamaz.

Çünkü ilan gelmiyor, gelse bile yetmiyor. Kamu da açıkçası şu durumda ilan vermekten imtina ediyor. Dolayısıyla gazetelerin kaderi internet haber sitelerinden ayrı değildir. Bu yasa mutlaka ama mutlaka çıkmalıdır.

'Ne halleri varsa görsünler’ diyemeyiz, dememeliyiz.

Gazeteleri de Kurumumuzu da geleceğe taşımanın yolu buradan geçiyor.

Yoksa zamanla 33 bin kişi işsiz kalma tehlikesi ile karşı karşıya kalır.

*

Bütün bu sebeplerden dolayı dilerim önce TBMM'de Basın Kanunu değişikliği bir an önce çıkarılsın.

Sonra 1961 yılında yürürlüğe giren Basın İlan Kurumu mevzuatı güncellensin.

Daha sonra işini hakkıyla yapan gazeteler ile 'merdiven altı' dediğimiz naylon gazeteler ayrışmaya başlasın.

Görevi sadece ve sadece gazetecilik olanlar ile reklamcılar, bültenciler, basın danışmanları, yanlı ve yalaka yayıncılar hak ettikleri yerleri bulsun.

Gerçek anlamda adalet işlesin.

Kanun uygulansın.

Gerek, Basın İlan Kurumu gerek ise kuruma bağlı yayın organları vicdanlı olsun, adil olsun, işinin hakkını versin.

İnanıyorum ki o zaman gazeteler kamuoyuna daha faydalı işler yapacaktır, Basın İlan Kurumu da hakettiği saygınlığı fazlasıyla kazanacaktır...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Mert Arşivi