Utku Kızıltan

Utku Kızıltan

Çılgın proje Kanal İstanbul - 2

Geçen haftadan devam ediyoruz.İTÜ den konunun üstadı. Çevre biyoteknolojisi alanındaki bilimsel çalışmaları ile tanınan Prof. Dr. Derin Orhon ile Hidrolik ve Su Kuvvetleri üzerine çalışmalar yapan Prof. Dr. İlhan Avcı ile İstanbul Teknik Üniversitesi'nde (İTÜ) bir araya geliyoruz. Konu 'Çılgın Proje' olarak tanıtılan Kanal İstanbul'u enine boyuna konuşuyorlar. Konuşma şöyle devam ediyor.

Çevresel sorunlar dediniz. Ne gibi mesela?
D.O: Bu proje, İstanbul'a daha evvelki planların engellemeye çalıştığı nüfus yükünü getirecek. İstanbul doğal kaynakları zengin olan bir şehir değil. İstanbul'da su için gökyüzüne bakıyoruz. Yağmur yağdı mı yağmadı mı diye bakıyoruz. İstanbul'un başka su kaynağı yok. Yağmur yağarsa o barajlar doluyor, oradan da su veriyoruz. Bu da bazen yetmiyor. Kaça mal olduğunu bilmediğimiz, temiz mi kirli mi olduğunu bilmediğimiz Melen'den buraya su getiriyoruz. Sanki çok büyük barajlarımız, göllerimiz varmış gibi bu proje mevcut barajlardan bir tanesi olan Sazlıdere Barajı'nı yok ediyor. Mevcut barajı kaldırıyorsan yerine ne koyuyorsun? Bunun yanıtı yok. Bu kanal Terkos'un yanından geçiyor. Terkos Barajı'nı tuzlandırabilir. Terkos Barajı tuzlanırsa ne yapılabilir? Oraya ne yapacaklar? Terkos Barajı'nın etrafını geçirimsiz bir tabakayla kaplamaları lazım. Peki ya yeraltından geçerse buna nasıl mani olunacak? İddia ediyorum, Terkos Barajı da kirlenecek, tuzlanacak. Bu iddiamı çürütecek bilimsel verileri bu projeyi yapanların ortaya koyması lazım. Terkos Barajı'nı da tuzlanma nedeniyle kaybedeceksiniz. Bu projenin en azından buna karşı etüt edilmiş buna karşı önlemler getirilmiş olması gerekmez mi? Böyle bir şey yok şu anda. Bu kanal 25 metre derinlikte tuzlu su taşıyacak. Belli bir noktada ikili bir akım da oluşabilir. Bunu da bilmiyoruz daha. Oradaki akım düzeyinin nasıl olacağına dair hiçbir gösterge, hiçbir çalışma yok. Peki bu tuzlu su, sağından ve solundan yeraltı su kaynaklarına sızmayacak mı? Yeraltı su kaynaklarını bir daha geri kazanamamak suretiyle tamamen kaybetme tehlikesi var. Biri çıksın bana 'hayır' desin. 'Bunun bütün çalışmalarını, modellemelerini yaptık, böyle bir tehlike olmadığını biz gördük. İçiniz rahat olsun' desin ama böyle bir çalışma yok. Yüzde yüz biliyorum; bu kanal yeraltı su kaynaklarını yok edecek. Su kaynakları zaten kısıtlı. Özellikle kanalın batısındaki Trakya bölgesindeki bütün sanayii, Çerkezköy'e kadar yeraltı su kaynaklarını bol miktarda kullanıyor. Oradan başlayarak yeraltı su kaynakları yok olabilir. Bir kere bu çok büyük bir tehlike. Yerüstü su kaynaklarını yok ediyoruz. Yeraltı su kaynaklarını tuzlandırıyoruz. Marmara boğulacak.

Proje denizleri nasıl etkiler?
D.O: Şimdi İstanbul'da doğru düzgün arıtma tesisleri yetersiz. Arıtma tesislerini yaparken bu 1.5 milyon nüfusun pis suları nereye gidecek? Nereye boşalacak? Karadeniz'in suları Marmara'ya çift akımlı doğal kanalla boşalıyor. Bunun boşaldığı yerde derinlik de akıntılar da çok müsait. Yavaş yavaş dağılarak Çanakkale Boğazı'na kadar gidiyor. Bu doğal su yolu. Ölçümler yapıldığında Karadeniz'in fevkalede kirli bir suyu olduğunu görüyoruz. İstanbul Boğazı'na ve Marmara'ya ciddi bir kirlilik yükü geliyor Karadeniz'den. Biz ne yapıyoruz? Bu kirlilik yetmemiş gibi bir başka kanal daha açıyoruz. Marmara'daki oksijen oranı yıllardır düşüyor. Bu kanal Marmara'nın en sığ olduğu bölgeye boşalacak. O en sığ olduğu bölgeden denize yayılmaya başlayacak. Siz Marmara'da oksijen oranının yükselmesini hatta aynı oranda kalmasını bile garanti edemezsiniz.

Boğaz için tehlike oluşturur mu?
D.O: Bir taraftan "Boğaz trafiği İstanbul için bir tehlike yaratıyor", diğer taraftan da "Kanal İstanbul bir tehlike yaratmaz" deniyor. Kanalın iki yakasında 1.5 milyon kişilik bir yerleşim bölgesi yaratıyorlar. Genişliği yer yer 1 kilometreyi geçen, çok daha az nüfusun yaşadığı Boğaz'da tehlike oluyor da 400 metrelik bir kanalda aynı tehlike olmuyor mu? Boğaz'da kaza olur, kanalda kaza olmaz mı? 400 metrelik kanalda meydana gelecek kazaların etkisi ne olacak?
İnşallah sıkılmadınız ama konumuz İstanbul, Marmara ve Trakya için çok önemli haftaya devam edeceğiz. Sağlıklı kalmanız dileklerimle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Utku Kızıltan Arşivi