Halit Çelikbudak

Halit Çelikbudak

BRICS zirve analizi

Güney Afrika’daki 15. BRICS zirvesi Perşembe günü sona erdi. Zirve, nadiren görülen düzeyde küresel bir ilgi gördü. BRICS grubu Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşuyor. Grubun anlatıları muhtelif. Kendisini, G7'de birleşen ABD, Kanada, İngiltere, Fransa, Almanya, Japonya ve İtalya'nın zengin sanayi ülkeleri karşısında konumlandırıyor. Batı hakimiyetindeki dünya düzeninin antitezi olarak görüyor. Doların hakimiyetine karşı ortak bir para biriminden bahsediyor.
* * * *
Zirvenin son günü BRICS grubunun genişleyeceği de duyuruldu. Arjantin, Mısır, Etiyopya, İran, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan da gruba dahil oldu. Ancak aktif üyelikleri Ocak ayında başlayacak. Böylece dünya nüfusunun yüzde 40'ını ve küresel ekonomik üretimin neredeyse dörtte birini temsil eden bir grupoluştu. Şimdi BRICS ülkelerinin güçlü bir blok olduğu söylenebilir mi?
* * * *
Şöyle sorabiliriz. Grup gerçekte ne kadar güçlü? Anlatılar ne kadar gerçekçi? Benzer pek çok soru art arda sıralanabilir. Bunlara bir çırpıda cevap vermek bence güç. Çünkü bir grubun yaratacağı jeopolitik güç yalnızca ekonomik güce dayalı olamaz. Ekonomik güç elbette şart, gerekli ama grupta tamamlayıcı olması için ortak bir birleşik siyasi irade de gerekli. Ama BRICS’in Batı karşı söyleminin ötesinde üyelerinin birçok alanda kırılgan olduğu, ortak siyasi iradenin şimdilik görünmediği unutulmamalı.
* * * *
Örneğin grubun genişlemesi… Genişleme konusunda BRICS üyelerinin farklı görüşlerde olduğu öteden beri biliniyor. Çin‘in, grubu ABD‘ye meydan okuyacak bir platform görerek hızlı bir genişleme için diğer üyelere baskı yaptığı, genişleme gündemini yönlendirdiği biliniyordu. Genişleme de Çin’in galibiyeti olarak niteleniyor. Çin, grubun dış ticaretinin yüzde 69'unu oluşturuyor. Halbuki gruptaki birçok lider Soğuk Savaş'ı hatırlatan bir küresel düzene dönüşe karşı uyarıda bulunuyordu. Şimdi genişleme kararının küresel bölünmenin, kutuplaşmanın giderek arttığına dair endişeleri beslediği görülüyor.
* * * *
Örneğin dünyanın en kalabalık ülkesi Hindistan, BRICS üyesi ama yeni küresel düzende kendine yer arıyor. Aynı zamanda G20 ile Şanghay İşbirliği Örgütü üyesi ve örgütün bu yıl dönem başkanı. Hindistan kendisini sadece yaklaşmakta olan bir ekonomik süper güç (on trilyon dolarlık ekonomi) olarak değil, aynı zamanda çok kutuplu bir dünyada kilit bir oyuncu olarak görüyor. Tüm küresel kurumlarda ve BM Güvenlik Konseyi’nde temsil edilme arzusu taşıyor. Hindistan‘ın, Batı ile giderek artan bir stratejik yakınlaşma içinde ve Çin ile çatışma içinde olduğu göz ardı edilmemeli.
* * * *
BRICS’in diğer üyeleri de bölgesel hakimiyet peşinde. Brezilya, güney Amerika'da lider güç olmak istiyor ama Arjantin de liderliğe talip. Güney Afrika ise Afrika kıtasındaki 54 ülke arasında lider güç olmak istiyor, ama Nijerya ile Mısır da liderliğe talip olan ülkeler. Rusya'nın BRICS üyeliği ise bence çetrefilli bir konu. Batı'ya, diğer ülkelerle saflarını sıklaştırmasının bir sinyali. Ayrıca diplomasisini sergilemek için yararlı bir platform sağlıyor. Eğer gerçekleşirse ortak para birimi Rusya’nın dolara olan bağımlılığın azaltılmasında fayda sağlayacak.
* * * *
Uluslararası siyasi gözlemcilerin yorumlarına bakıyorum. Genel kanı şöyle; ‘Jeopolitik büyük sahneye aşina olanlar için, BRICS ülkelerinin Güney Afrika'daki buluşması, güç oyunları, çıkar çatışmaları ve bir parça dünya devrimi dokunuşuyla dolu bir zirve‘. Johannesburg mahreçli haberlere bakıyorum. Konuşmalar Batı hakimiyetindeki dünya düzenine karşı isyan etrafında dönüyor. Batı'nın hakimiyetini kırma arzularında birleşiyor. Ancak gerçekte mesele sadece bu ikisiyle ilgili Çin ve ABD.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halit Çelikbudak Arşivi