Küresel ısınmada suçlu kim?

Küresel ısınmadan kim sorumlu? Bugünlerde sıcak hava hepimizi bunaltırken gelecekte daha sıcak yazların bizi beklediğini düşünmek daha da bunaltıcı oluyor. Küresel ısınma, dünyada ve ülkemizde mevsimlerin kaymasına, anormal sıcaklıkların yaşanmasına sebep oluyor. Dünyamız çölleşiyor, su kaynakları tükeniyor. Ayrıca buzulların erimesi, mevsim normallerinin değişmesi nedeniyle ortaya çıkması muhtemel yeni hastalıklar, bazı canlı türlerinin yok olması gibi tehlikelerle de karşı karşıyayız. Peki bu kimin suçu?

Küresel ısınma yeni bir gündem değil. Yıllardır bu konuda uyarılar yapılıyor ve dünyayı kirletmenin sonuçlarının ne kadar ağır olacağı anlatılıyor. Çevreyi kirletmemek için elimden geleni yapan ve uyarıları dinleyen biri olarak soruyorum: bütün suç bizim mi? 2017’de yapılan bir araştırmaya göre 1988 yılından bu yana gerçekleşen karbon gazı salınımının yüzde 71'i sadece 100 şirket tarafından gerçekleştirilmiş. Aynı araştırmada sera gazı salınımının yarısından fazlasının 25 şirket tarafından gerçekleştirildiği de vurgulanıyor. Araştırmadan bu yana geçen 5 yılda bu durumun değiştiğini düşünmüyorum. Evet, çevreyi korumamız ve küresel ısınma konusunda bilinçli olmamız gerekiyor. Fakat asıl suçluları görmezden gelerek küresel ısınmayı önleyemeyiz.

30 yıl öncesinde yaşıyor olsaydık sera gazı salınımını zengin ve yoksul ülkeler arasında karşılaştırmalar yaparak konuşmak yeterli olabilirdi. Lakin günümüzde bu konuyu sadece ülkeler arasında tartışmak yetmiyor. Kişiler arasındaki gelir eşitsizliği artıyor ve bu yaşadıkları ülkenin ekonomik durumundan bağımsız bir hale gelmiş durumda. Zengin ve yoksul kişilerin dünyaya verdiği zarar dünyada yaşama şekilleri gibi eşit değil. WIL(World Inequality Database)’e göre, Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’un yaptığı 11 dakikalık uzay yolculuğu, dünyanın en yoksul kesiminden bir kişinin yaşam boyu yapacağı karbon salınımından daha fazla pay sahibi. 2019’da Fransa’dan kalkan tüm uçuşların onda biri özel uçaklarla yapıldı. Bu özel uçakların sadece dört saat içindeki etkisi, Avrupa Birliği’ndeki ortalama bir insanın bir yıllık karbon salınımına eşdeğer. Öte yandan, Boeing tarafından yapılan pazar analizine göre, gezegendeki insanların beşte dördü hayatları boyunca hiç uçağa binmiyor. Bu verilere baktığımızda küresel ısınmayı önlemek için odaklanmamız gereken yerin değişmesi gerektiği ortaya çıkıyor.

Küresel ısınmaya karşı aldığımız bireysel önlemlerin dünyayı kurtarmaya yetmeyeceği açık bir şekilde ortada. Bu durumda dünya çapında önlemler alınmalı. Büyük şirketler bu konuda önlemler almalı ve bu önlemleri müşteri çekme amaçlı reklamlar olarak değil, gerçek politikalar olarak uygulamalılar. Gelir düzeyi yüksek kişilerin de aynı şekilde önlemler alması gerekiyor. Ülkelerin bu konuda bilinçlendirici uygulamaların yanında caydırıcı yasalar koyması gerekiyor. Seçim dönemlerinde vaat olarak verilen küresel ısınma önlemleri, vaatlerden ileri bir noktaya gitmeli, önlemler uygulamaya geçmeli.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Barış Önal Arşivi