Esnafın deli dumrul vergileri

Devlet erkanımızın söylemiyle ekonomimiz şaha kalkmışken, maalesef bu şahlanmayı ekonomistlerimiz iktisatçılarımız kanadından hiç kimse göremiyor. Yılın son aylarında faizlerdeki aşırı yükselişlerin uçan ekonomiden haberi yok galiba. “Tenezzül edip de iştirak edecek bir başkası bulunamadığında, her şeyin en iyisini ben yaparım sendromuna girilip, onu ben yapayım bunu da ben yapayım işgüzarlığının baş göstermesi halinde yaşanan durum” anlamlarında bir deyim var “Kendim çaldım kendim oynadım” deyimi tam da bu şaha kalkma söylemine uyuyor.

İşletmeleri ekonomik anlamda destekleyen ve hiçbir kesimi memnun etmeyen kısa çalışma ödeneği ve vergi yapılandırması haricinde, kısa veya uzun vadede ekonomik düzenlemelerin olmadığı, ekonomik yapılanmaya ve gidişata dair tedbir amaçlı dahi olsa ortada ne bir proje var ne bir yol haritası var. Yeniden ele alınan kısa çalışma ödeneği kapsamındaki suistimalleri, iş verenin ve işçilerin yaşadığı mağduriyetleri geçtiğimiz aylarda köşe yazımda dile getirmiştim. Kısa çalışma ödeneğinden faydalanıp çalışanlarına yarım maaş ödeyen ama çalışanları full zamanlı çalıştıran işletmelerin çoğunlukta olduğunu, Devletten faydalanıp, tam zamanlı çalışanına yarım maaş ödeyen, nasıl olsa devlet sana teşvik veriyor diyen, itiraz halinde ise ileride iş kaybı yaşama korkusuyla duruma razı gelen çalışanları dile getirmiştim.

İşletmelerin dört gözle beklediği “vergi borçlarının yapılandırılması” kimseyi memnun etmedi. Pamdemi döneminde zor durumda olan İşletmeler, tam kapsamlı “vergi yapılandırması” beklerken, özellikle matrah artırımı beklentisinin gerçekleşmemesi hayal kırıklığı yarattı. Uzmanlara göre, tepkilerden dolayı tekrar ele alınacağı konuşuluyor.

27 kalem vergi ödeyen esnafın, özellikle pandemi sürecinde ayakta durması mucize.

Esnafın ödediği vergiler;

Gelir Vergisi,

Geçici Vergi,

KDV,

ÖTV,

Damga Vergisi,

Motorlu Taşıtlar Vergisi,

Özel İletişim Vergisi,

Emlak Vergisi,

Çevre Temizlik Vergisi,

İlan ve Reklam Vergisi,

Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi,

Şans Oyunu Vergisi,

Kaynak Kullanım Destekleme Fonu,

İşgal Harcı,

Tatil Günlerinde Çalışma Ruhsatı Harcı,

Kaynak Suları Harcı,

Hayvan Kesimi ve Muayene Denetleme Harcı,

Tellallık Harcı,

Ölçü ve Tartı Aletleri Denetleme Harcı,

Bina İnşaat Harcı,

Kayıt ve Suret Harcı,

İşyeri Açma İzin Harcı,

Muayene Ruhsat- Rapor Harcı,

Sağlık Vergisi Harcı,

İmarla ilgili harç,

Yol harcamalarına katılma payı,

Kanalizasyon harcamalarına katılma payı.

Bu vergi kalemlerini görünce aklıma Dede Korkutun Deli Dumrul destanı gelir. “Deli Dumrul kuru bir çayın üstüne köprü yaptırmış. Geçeninden 30 akçe geçmeyeninden döve döve 40 akçe alırmış.” Şimdilerde bu akçeler, zamana ayak uydurup dolar bazlı olmuş. Otoyol, köprü ve şehir hastaneleri olarak bizden alınmaya devam ediyor. Elbetteki 21.yüzyılda Deli Dumrul misali döve döve alınacak değil tabiki, sistematik bir şekilde faturalara yansıtılarak mecbur bırakılmış bir şekilde alınıyor. İstifa eden eski Ekonomi bakanımızın istifa metninde yazdığı gibi

Allah sonumuzu hayreylesin.


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Osman Köse Arşivi