Halit Çelikbudak

Halit Çelikbudak

İskandinav modeli

İsveç 11 Eylül’de seçim yapıldı. Seçim sonucu bir iktidar değişikliğine işaret etti. Başbakan Magdalena Andersson liderliğindeki iktidardaki Sosyal Demokrat Parti, yüzde 30 oy alarak birinci parti oldu. Ama, Andersson hükümet kurabileceği partilerle birlikte çoğunluğu kaybetti ve Çarşamba akşamı istifa etti. Önceki sosyal demokrat başbakan Stefan Löfven’in geçen yıl görevi bırakmasının ardından ülkenin ilk kadın başbakanı olmuştu. Sosyal Demokratlar 2014'ten beri İsveç'i yönetiyor ve 1930'lardan beri ülke siyasetine hükmediyorlardı…


Aşırı sağ görüşlü İsveç Demokratlar Partisi oy oranını yüzde 20,6'a kadar yükseltti. Bunun yarattığı deprem tüm dengeleri sarstı. Ülkenin ikinci büyük partisi oldu. 12 yıl önce yüzde 5,7 oy oranıyla yola çıkmışlardı. 2018’de de yüzde 18 ile en büyük üçüncü parti olmuşlardı. Neo-Nazi hareketinden doğan bir siyasi parti olan İsveç Demokratları’nın lideri ‘Hükümetin ortağı olmak, bakanlıklar istiyoruz‘ diyor.

İsveç meclisinde iki blok var… Merkez sağda dört parti, Ilımlı Muhafazarlar, Hıristiyan Demokratlar, Liberaller ve sağcı İsveç Demokratlar… Sol blokta Sosyal Demokratlar, Merkez Parti, Sol Parti ve Yeşiller… Yeni mecliste merkez sağ 176, sol blok 173 milletvekili çıkardı. Hükümeti Ilımlı Muhafazakar Parti lideri Ulf Kristersson’un kurması bekleniyor.. Ancak bunun kolay olmayacağı söyleniyor. Bir senaryoya göre, merkez sağ blok seçimleri kazanırsa Muhafazakarlar‘ın hükümeti Hristiyan Demokratlar ve Liberallerle birlikte yöneteceğiydi. İsveç Demokratları da sessiz bir koalisyon ortağı rolünü oynayacaklardı. Ama demokratların liderinin ‘Hükümette yer almak istiyoruz‘ demesi senaryoyu bozdu…

Seçim sonucu İsveç siyasetinde nasıl bir değişiklik yaratacak? Türkiye ile devam eden NATO görüşmelerini nasıl etkileyecek? gibi soruların cevabını ancak önümüzdeki haftalarda görmeye başlayacağız… Ama şimdiden görünen bir şey var… O da İsveç’te de uygulanan ‘İskandinav modeli’ artık zorluklarla karşı karşıya… İskandinav modeli, vatandaşlara iş ve geniş bir hizmet yelpazesi sunar. Ancak bunlar pahalıya mal olduğu için, mümkün olduğunca çok sayıda vatandaşın çalışması ve ödedikleri nispeten yüksek vergilerle hizmet ve yeniden dağıtım makinesini çalışır durumda tutması gerekiyor. Bu modelin anahtarı ‘denge ve dayanışma‘ ilkesidir.

Yüksek vergiler, karşılığında ücretsiz eğitim, büyük ölçüde ücretsiz bir halk sağlığı sistemi, vatandaşlarına kapsamlı sosyal yardımlarla bakan bir devlet… İsveç’te halk ve devlet arasında yazılı olmayan sözleşme budur. İskandinav modeline dayalı nüfus ve refah devleti… Onlarca yıldır var olan ve prensipte hiçbir zaman sorgulanmayan bir sözleşme…

Özellikle 2015’ten itibaren bu sözleşme değişmeye başladı… Çünkü açık göç politikasına geçilmesiyle gelenlerin topluma entegrasyonu ihmal edildi.. Denge ve dayanışma söylemlerine rağmen, iki sınıflı bir toplum gelişti. Bunu işsizlik rakamlarından görmek mümkün… İsveç’te yüzde 8 olan işsizlik AB ortalamasının altında... Ülkede doğan 100 kişiden sadece 4'ü iş ararken, göçmenler arasında bu oran yüzde 22… Bu sadece uyuma zarar vermiyor, ‘verme ve alma‘ temel ilkesinin dengesini zorluyor… İskandinav modeli, ‘verme ve alma‘, ‘vergi ödeme‘ ve ‘yardım alma‘ arasındaki dengeyi koruyarak ayakta kalabilir… Bu dengenin artık ciddi şekilde bozulduğu söyleniyor.

İsveç refah devletinin şu anda büyük bir baskı altında olduğu bir gerçek… Bu belki de göç ve uyum politikasının yanısıra çalışma dünyasının değişmesiyle de ilgili… Otomasyon, basit işleri ortadan kaldırıyor… Küresel rekabet artıyor… İşsizlik arttıkça refah daralıyor… Sosyal demokratlardan uzaklaşanlar da artıyor. İskandinav modeli son elli yılda, genellikle olumlu anlamda, dünya çapında ilgi çekiyordu. Ama artık mevcut haliyle hala bir geleceği olup olmadığı tartışılıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halit Çelikbudak Arşivi