Şehitler ölür...

“Şehitler ölmez vatan bölünmez” diye haykırırız her şehit verdiğimizde.. Yüreğimiz yana yana, içimiz paramparça haykırırız “Şehitler Ölmez”
Şehidin Al bayrağa sarılmış tabut’a sarılır sevenleri, sevdikleri ve geride bıraktıkları. Gözyaşını tutanımız olmaz. O anı gördükçe daha çok yanar yüreğimiz, daha çok öfkelenir daha bir hırsla bağırırız avaz avaz “şehitler ölmez” 
Ülkenin Bayrağı, tarihi, özgürlüğü, namusu, dini ve her türlü yüce değerleri uğruna, “bir gül bahçesine girercesine” ölüme koşmaktır şehit olmak. 
Amaç, vatanı korumaktır. 
Amaç, millettir.  
Amaç, dindir. 
Amaç, Namustur.
Amaç, bu kutsal topraklarda gözü olan     düşmana yenilmemektir. 
Amaç, ülkenin geleceğini yem etmeme     savaşıdır. 
Amaç, her şehitle beraber milletçe daha çok kenetlenmek ve daha çok doğmaktır.
“Şüheda fışfıracak toprağı sıksan şüheda” demiş Mehmet Akif ERSOY “şehitler demekti şüheda. Ne çok şehit vermişiz sıksan topraktan fışkıracak kadar ölmüşüz şehadetin         ölümsüzlüğünde.
“Allah yolunda öldürülenleri ölü sanmayın Onlar diri olup en yüce kattadırlar..” diye yazmış Yüce Allah kutsal kitabın (Ali İmran, 3/169-170) suresinde. 
Vatan için, Bayrak için, Allah için, mazlumun zalimde olan hakkı için, Namus için, birlik ve beraberliğimiz için, yarınlarımız için. Gelecek nesillerimizin özgürlüğü için canını feda eden şühedalarımıza borcumuzu nasıl ödüyoruz hiç düşündünüz mü?
Akıllanmıyoruz, ders almıyoruz, katbettiklerimizi dert etmiyoruz..
Kendilerini medeni diye adlandıran sömürü düzeniyle büyüyen kan emici insanlık düşmanı kapitalist ülkelerin bir olup İmparatorluğumuzu parçalayıp bizi kendilerine köle etmek için yaptıklarını çabuk unuttuk.
Dağılmış bir milleti birleştirerek bizi vatansızlaştırmak isteyen vampirlere dur deyişimize liderlik yapan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ü ve nasihatlerini çabuk unuttuk.
Önceleri bizi sağ-sol, olmayınca Alevi-sunni buda tutmayınca Kürt-Türk safsatalarıyla bölerek kanlarımızı bize döktürerek geleceğimizi karartmak isteyenleri tanıyamadık. Yapmak istediklerini anlayamadık.
Fırat ve Dicle nehirleri arasındaki mezopotamyanın kendilerine vaad edildiğini zırvalayan ve bu uğurda birlik olmayı beceremeyen biz, onlarca ülkeyi parçalayan zihniyetin bize niye düşmanlık ediyor olmasını         sorgulayamadık.
Hangi ülkeden ve ırktan olursa olsun yok edilmek istenenlerin  ve kanı dökülenlerin her zaman olduğu gibi yine “biz” olduğumuzu     çözemedik..
Kendi vatanımızda özgürce, kardeşçe, birlik beraberlik içinde ve demokratik bir düzende yaşamak, mazlumun hamisi olmak, sahip oduğu bütün değerleri koruyabilme uğruna güçlenmek için. Çok ama daha çok çalışmamız gerekirken. Topraklarımızda birliğimizde, dirliğimizde her zaman olduğu gibi gözü olan güçlerin aynı oyunlar ve entrikalarla bizi Cumhuriyetçi-ümmetçi diye ayrıştırıp biribirimize ötekileştirerek kırdırmak istediklerini neden göremiyoruz? Görmek     istemiyoruz?
Şehit olmak şahit olmak değimliydi Vatanın bütünlüğüne milletin birlik ve beraberliği uğrunda gerekirse hepimizin can verecek olduğumuza? O zaman “Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez” diye avazımız çıktığı kadar bağırırken şehitlerimizi, ancak bizim bir bütün olamadığımız ve vatana sahip çıkamadığımız için bölünürken kendi ellerimizle ödüreceğimizi neden anlayamıyoruz?.
Anlayamazsak, farkedemessek, göremesek, unutursak, üretemesek, kenetlenmezsek işte o zaman,  yüceltikçe ölümsüzleştirdiğimiz. Ölümsüzleştirdikçe “insan” olmaktan uzaklaştırdığımız. İnsan olmaktan uzaklaştırıldıkça da o na can borçlu olduğumuzu  bile unuttuğumuz yada işimize gelmediği için  hatırlamak istemediğimiz o aziz “Şehitler Ölür”. Ve işte  o zaman “vatan bölünür” Ama göremiyoruz.
Sözüm kendinden olmayanları, kendisi gibi düşünmeyenleri her ortamda eleştirerek ötekileştiren sözde vatanseverlere. 
Bizi bölmek ve şehitleri öldürmek çabası içinde olduğunuzun farkında mısınız? 
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK "Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır." Derken bize, bizim düşünmek ve uygulamak zorunda olduğumuz krıtelleri net olarak vurgulamamış mıdır sizce?
En azından “Savaş bir gün biterse kendimize şunu sormalıyız: Peki ya ölüleri ne yapacağız? Neden öldüler?” diyen Cesare Pavese ye cevap verecek yüzümüz olsun diye
Bırakalım artık her platformda sanki bilgeymişiz edasıyla tırıvırı konular ile biribirimize  ahkam kesip bizi sevmeyenlerin yapmamızı istedikleri şekilde birbirimizi suçlayarak kendimize vatanını en çok seven etiketleri yapıştırma çabalarını ve “Uyanın artık. Zaman birlik olma ve dirlik olma zamanıdır”.
Cahit Sıtkı sanki bu günler için yazmışcasına Her insanın bu dünyayı ve yaşamayı gönülden sevmesi gerektiğini vurgulayarak birlikte yaşamı ve yaşama sevincini kaybetmememizi bize ne de güzel öğütlemiş “Memleket İsterim” ile.
Bize bu şiiri okumak kalmış sadece anlayarak ve inanarak….
Memleket isterim 
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun; 
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. 
Memleket isterim 
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun; 
Kış günü herkesin evi barkı olsun. 
Memleket isterim 
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; 
Olursa bir şikâyet ölümden olsun.
Vesselam………….

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Remzi Tanış Arşivi