Sonbahar mevsiminde nasıl beslenmeliyiz?

1) SU TÜKETİMİ
Güçlü bir bağışıklık için sıvı alımına çok dikkat etmeliyiz. Kilogram başına 30-35 ml su içmeyi ihmal etmememiz gerekir. Böbreklerin süzme işlemini yerine getirebilmesi için su şart. Besin atıklarının uzaklaştırılması, vücut ısısının dengelenmesi için suyu yeterli miktarda tüketmeliyiz. Aynı zamanda kilo kontrolü için de su tüketiminin yeri oldukça büyük. Terle birlikte kaybettiğimiz suyu yerinme koymak çok önemli. Su tüketemeyen kişiler sularına elma dilimleri kabuk tarçın limon dilimleri katabilir ve karanfil ile güzel bir aroma kazandırabilir.

2) HAFİF BESİNLER TERCİH EDİLMELİ
Sindirimi kolay,  vücudumuzda ani bir şekilde şişkinlik yapmayacak besinleri tüketmekte fayda var. Sağlık beslenmede çok fazla kırmızı et tüketimi olmaması, daha çok hindi eti, balık eti, tavuk eti gibi beyaz et ağırlıklı, buharda haşlanmış renkli sebzelerin de eşlik ettiği veya zeytinyağlı sebze yemekleri ile günü kapatabileceğimiz daha hafif besinleri tercih etmeliyiz. Ayran, kefir, cacık, yoğurt, maden suyu gibi gıdaları da yanlarına ekleyebiliriz.

3)TUZ TÜKETİMİ
Fazla tuz tüketimi hem tansiyonu yükseltiyor, böbreklere yük bindiriyor, hem de ödem tutuyor. Günlük eklenti tuz tüketimi 5-6 gramı geçmemelidir.(yaklaşık 1 çay kaşığı kadar.) Yemek yaparken bir miktar tuz eklenebilir fakat masaya tuzluk konulmaması gerekir. Bunun yerine baharatlar eklenebilir. Eğer mide rahatsızlığınız yoksa yemeklerinize bol baharat ekleyebilirsiniz böylece metabolizmanızı hızlandırmaya destek de olacaksınız.

4) SEBZE – MEYVE TÜKETİMİ
Sebze ve meyveler iyi birer antioksidan kaynaklarıdır. Sebze ve meyveler posadan(lif) zengindir. Sağlıklı bir bağırsak hareketliliği için posa(lif) şart. Her gün 2-3 porsiyon meyveyi ve  2 porsiyon sebzeyi beslenmemize eklemeliyiz. Her zaman renkli beslenmeden yana olduğumuz için tabağınıza bir miktar çiğ veya pişmiş sebze eklemenizde fayda var. Meyveleri ara öğünde veya kahvaltıda tüketebiliriz. Sağlık açısından mevsimine göre taze meyve sebze tüketimi de çok önemli. Meyveleri bazen blender edip içeceklerde, smoothıelerde kullanabilirsiniz.

5) MEYVE ÖLÇÜSÜ NASIL OLMALI?
Meyve tüketiminde çoğu zaman aşırıya kaçabiliyoruz. Günde 2-3 porsiyon meyve tüketimini aşmamalıyız. Her şeyin fazlası vücutta yağ olarak depolanır. Meyveden gelen şeker doğal şekerdir. Fakat fazlası vücudumuzda yağ olarak depolanacaktır. Şeker hastalarının da kontrollü tüketmesi gerekir. Hatta meyve yerken onu tek başına değil yanında bir süt grubu veya yağlı tohumlar ile yersek şekeri ani yükseltmemiş ve daha uzun süre tok kalmış oluruz. Böylece kilo kontrolünü daha rahat sağlayabiliriz.

6) ÇAY-KAHVE TÜKETİMİ
Çay ve kahve kafein içerir. Fazla kafein alımı ise vücutta ödem tutar. Aynı zamanda diüretik besinler oldukları için vücuttan suyu çeker. Her kahve içtiğimizde yanında büyük bir bardak su içmeliyiz. Havaların serinlemesi ile beraber sıcak içeceklere rağbet artıyor. Fakat böyle yüksek oranda kafein içeren içeceklere bir sınırlandırma getirmeliyiz. Eğer kronik bir hastalığımız yoksa yetişkinlerde günlük en fazla kafein miktarı 400 miligramdır. Gebelerde ve emziren annelerde ise bu 200 miligrama kadar inmektedir. Gebeler mutlaka doktorlarına danışmalıdır. Bazı içeceklerin kafein miktarları ise şöyledir:
***1 fincan Türk Kahvesi 65 mg
***1 kupa Filtre Kahve 120-170 mg
***1 kupa Espresso 130-200 mg
***1 fincan Americano 130-200 mg
***1 fincan Siyah Çay 25-48 mg

7) ŞEKERLİ İÇECEKLERİ ELİMİNE EDİN
Şekerli ve gazlı içecekler içerdikleri yüksek şeker ile hücrelere zarar verir ve kanda biriken yüksek şeker nedeniyle pek çok hastalığa davetiye çıkartabilir. Yaz-kış demeden en büyük rağbeti bu tarz içeceklere gösteriyoruz. Onların yerine sade maden suyu, ev yapımı şekersiz balla tatlandırılmış limonata, doğal meyve özlerinden yapılmış meyve suları, sade kefir, ayran, şekersiz sütlü kahve ve bitki çayları gibi içeceklerden destek alabilirsiniz.
 

8) SODA MI GAZOZ MU?
Çok karıştırılan bu içeceklerin ayrımını da iyi yapmak gerekir.
GAZOZ : İçilebilir suya karbondioksit eklenmesiyle oluşan gazlı bir içecektir. Mideyi rahatlatma özelliği vardır. Şekerli, aromalı ve sitrik asit ihtiva eden soda türleri gazoz olarak da adlandırılır.
MADEN SUYU: Yeraltı sularından elde edilen, mineral açısından oldukça zengin doğal içecektir. Maden suyu da mideyi rahatlatır. Bu doğal suyun içinde: Bikarbonat, sülfat, klorür, kalsiyum, magnezyum, florür, iyodür, demir, potasyum ve sodyum bulunur. .
Tercihimiz mineral açısından zengin olduğu için maden suları olmalıdır. Günlük mineral ihtiyacımızı karşılama güçleri açısından ben çok seviyorum. Fakat hipertansiyon hastalarımız, sodyum içeriğinden dolayı çok dikkat etmeliler. Maden sularının içerisine limon, elma, çilek gibi meyve dilimleri atarak aromatik hale getirebilirsiniz veya bunları buzdolabında kalıplarda dondurup maden sularının içierisnde katabilir , görünüş olarak da daha renkli hale getirebilirsiniz.

9) DOĞAL ANTİBİYOTİKLER
Yemeklerimize sarımsak ve soğan ekleyerek antimikrobiyal etkilerinden faydalanmalıyız. Aynı zamanda sarımsak ve soğan doğal antibiyotiklerimizdendir. Özellikle sarımsağın içinde bulunan allisin adı verilen madde sarımsak ezilince açığa çıkar. Sarımsağı ezerek yemeklere katmakta fayda vardır. 


10) DEĞERLİ BAHARATLAR
Zerdeçal harika bir antioksidandır. etkin maddesi olan kurkumin güzel bir antioksidandır. Etkisi ise karabiber ve  zeytinyağ ile ortaya çıkar. Zerdeçalı karabiberli ve zeytinyağlı yemeklere bol bol ekleyebilirsiniz. Kekik de antioksidan, antiviral ve antiseptiktir. Bu nedenle sofralarımızın baş tacı olması için yeterli bir sebep içeriyor. Sindirim problemleri, hazımsızlık, şişkinlik, soğuk algınlığı gibi sorunların çözümünde çok kıymetli bir baharattır. Kış aylarının vazgeçilmez baharatlarından biri de zencefil! İltihaplı romatizma hastalıklarında, gribal enfeksiyonlarda ve sindirim problemlerinde çözüm destekli bir baharattır. Sıcak bir çayı yapıldığında boğaz ağrılarını da hafifletiyor. Sulara aroma verici olarak da kullanılabilir.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Burcu Konar Arşivi