İzel Çelik Ercan nerde hata yaptı?

Geçtiğimiz günlerde müzik dünyasının başarılı guruplarından İzel – Çelik – Ercan’ın tekrar dağıldığına dair bazı iddialar atıldı. Doksanlı yıllarda kurulan ve “Özledim” adında sadece bir tane albüm yayınladıktan sonra ayrılan grup 2022 yılında tekrar bir araya gelmiş ve çok sayıda konserler vermişti.
İzel Çelik Ercan üçlüsü birbirinden kaliteli üç eğitimli konservatuvarlı müzisyenin bir araya gelmesinden ortaya çıkan bir grup olmuştu. İlk albümleri “Dönmelisin” pop albümlerinin peynir ekmek gibi satıldığı doksanların başında yayılanmış ve epey ses getirmişti. Ancak grup çok ticari bir gruptu. Grubu oluşturan üç müzisyenin de kapasitesi bu gruptakinden daha fazlaydı. Solo olarak kariyerlerine devam etmeleri gerekiyordu. Nitekim de öyle oldu ve ilk Çelik “ben sıkıldım” dercesine gruptan ayrılmak istediğini söyleyerek üçlüden ayrıldı. Çelik gruptan ayrılır ayrılmaz ilk solo albümünü yayınladı ve “Ateşteyim” “Meyhaneci” gibi bomba hitleri içeren bir ilk albümle müziğin zirvesine yerleşti.
Çelik ayrıldıktan sonra grupta İzel ve Ercan ikili olarak bir süre devam ettiler sonra onlarda ayrıldılar ve ikisi de solo kariyerlerine devam ettiler. İzel 1995 yılında yayınladığı “Adak” adlı ilk solosunda hala dillerde olan “denizlere aşta gel ..” şarkısı ile bombasını patlattı ve uzun bir süre devam edecek kadın pop kulvarındaki zirveye oturdu.
Ercan da solo kariyerine devam etti ama Ercan Saatçi’nin başına farklı bir talih kuşu kondu. Hürriyet Gazetesinin ve Aydın Doğan’ın o dönemlerdeki dokunulmaz prensi Ertuğrul Özkök’un kızı ile evlendi. Bu evlilikten sonra Aydın Doğan’ı bugün de hala zirvede olan ve Doğan Holdinge çok ciddi başarılar kazandıran DMC (Doğan Music Company) ‘yi kurdurdu. Bu dönemle beraber yani 1999 yılından sonra Ercan Saatçi farklı bir yolda DMC’de hem şirket yöneticisi hem de hissedar bir patron olarak yoluna devam etti çok da güzel işlere imza attı ama maalesef her zirveye çıkan insanın düştüğü kibir tuzağına oda düştü ve Aydın Doğan’la papaz olup müzik şirketinden ayrılmak zorunda kaldı.

Üçlünün dağılması üçüne de yaradı

İzel Çelik Ercan’ın ayrılması aslında üçüne de müthiş bireysel başarılar kazandırdı. Zaman geldi geçti ve bu üç starın yaşları da ilerleyince popüler kültürden biraz daha uzak ve kendi kimliklerine yakın daha kaliteli işlere imza atmaya başladılar. Bu tabii ki onlara Türkiye’de her kaliteli iş yapanın başına gelen şeyi yaşattı ve onları popüler kültürden uzaklaştırarak hafif bir duraklama dönemi yaşamalarına neden oldu.
Şunu samimiyetle söylemek isterim ki üçünün de solo kariyerlerinde yaptığı tüm işler çok kaliteli işlerdi ama popüler kültür rayından ayrıldınız mı bir daha vagonu o raya monte etmek zordur.
İzel – Çelik ve Ercan kendi solo çalışmalarına devam ederlerken son yedi, sekiz yılda dönem dönem medyanın “İzel Çelik Ercan tekrar birleşsin” gazına maruz kaldılar. Başta üçü de bunu kaile almadı, hatta bireysel açıklamalar dahi yaparak böyle bir şeyin olamayacağını söylediler. Derken bir iki programa üçlü olarak konuk oldular. Bu programlardaki görünümleri kamuoyunun ilgisini çekti ve “tekrar bir araya gelin” mahalle baskısını kabul ettiler.

Otuz yıl sonra tekrar birleştiler

Üçlü 2022 yılında otuz yıl sonra tekrar bir araya gelerek konserler vermeye başladılar. Konserler ses getirdi. 2022 ve 2023 yıllarında Paraf Kuruçeşme Açık Hava konserlerinde epey sahne aldılar. Bu başarının ardından menajerleri Poll Production onlara otuz konserlik bir Türkiye turnesi ayarladı. Tukaş Yaz Konserleri adındaki bu konser serisiyle İzel – Çelik – Ercan tabiri yerindeyse yürü ya kulumu yaşadılar. Üçlü ticari anlamda öylesine başarılı oldu ki son dönem kendi solo kariyerlerinin de üstüne çıkan bir başarı oldu bu.
Gel zaman git zaman kulislerde grupta yine sıkıntıların olduğu ve tekrar dağılmak üzere olduklarının iddiaları yayılmaya başladı.
Beklenen haber bayramdan sonra geldi ve üçlünün bayramda Kıbrıs’ta sahne aldıktan sonra tekrar dağıldığı ortaya çıktı. Olayı İzel bizzat kendisi yaptığı açıklama ile kamuoyuna duyurdu ve ayrılma açıklamasını yaparken de “Yıllar önce Çelik ‘Ben artık mutsuzum’ demiş ve grup dağılmıştı. Bu kez ayrılığı ben istedim. Ne garip ki ‘’mutsuzum’ diyerek ayrıldım. 30 konser zor dayandım.” Dedi.
İzel üçlünün ayrılmasında ise Ercan Saatçi’nin neden olduğunu bu kinayeli sözleri ile ifade etti: “Sevgili Ercan yıllarca müzik şirketlerinde ve stüdyolarda patronluk yapmış biri. Bu halini sahnede de sürdürünce mutsuz oldum”!

Ben şahsen solo hallerini tercih ederim

Neden bilmiyorum ama ben bu üçlüye hiç ısınamamıştım. Birbirinden kaliteli üç müzisyenin müsamere çocuğu gibi yan yana gelip hoplaya zıplaya şarkılar söylemesine ısınamadım. Tekrar bir araya gelmeleri de hiç ilgimi çekmedi. Bu grup üçlünün kendi bireysel solo kariyerlerinden daha kalitesiz bir gruptu. Ama bu ülkede kalitesiz şeyler tutar, on tane iyi şey yaparsın bir şey olmaz bir tane orta iş yaparsın ortalık yıkılır. Böyle bir ülkede yaşadığımız için de üçlünün başarısına şaşırmadım , onlar adına mutlu oldum fakat yine de ısınamadım ve en önemlisi onları o tabloya yakıştıramadım. Yakıştıramadım çünkü üçü de çok sevdiğim ve yakından da tanıdığım insanlar.
İzel - Çelik – Ercan tekrar bir araya gelir mi? Araya sponsorlar, menajerler filan girip İzel’i kandırır mı bilemem. Şaka maka iyi de para kazandılar. Ciddi konserler verdiler. Eğer ticari anlamda bir dönüş sağladılarsa ekmek dünyası, onlar adına devam etmelerini isterim. Ama bence bu üçlünün yönetiminde bir hata oldu. Bu iş ondan yürümedi.
İzel- Çelik – Ercan üçlüsünü çok az kullanıp konserlerde kendi solo kariyerlerinden daha fazla örnekler sunsalardı onlar da sıkılmazdı izleyicide dört farklı konsepti izlerdi. Dört farklı diyorum çünkü mesela sahneye bir üçlü olarak çıksalardı, bir de üçü de daha uzun süren solo sürelerle sahnede kalsalardı toplam dört tema olacaktı. Hem yine kendi çizgilerini sahnede sunabilecek ve solo kariyerlerine de devam edebileceklerdi hem de üç müsamere çocuğu gibi birbirlerine bağımlı kalmayacaklardır.

kutu.webp

Ne yapmaları gerekirdi?

Benim tavsiyem eğer bir daha bu üçlü bir araya gelirse şöyle yapsınlar: Konser başında ve konser sonunda sadece ikişer şarkı ile üçlü olarak sahneye çıksınlar sonra da her biri solo olarak konsere devam etsin. Bu solo bölümlerde de birbirleri ile paslaşsınlar. Mesela İzel “Kızımız Olacaktı” şarkısını söylerken Çelik onla düet yapsın araya girsin çıksın. Programlarında daha profesyonel bir içerik, sahne ve koreografi ile çıksalardı eminim onlar da sıkılmazdı izleyici de daha mutlu olurdu. Sahnedeki üçlü çok basit kaldı ve bundan en çok kendileri sıkıldılar. Şimdi ne olur olay nereye evrilir bende merakla takip edeceğim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mihalis Kuyucu Arşivi