Son bir iki yıldır Türkiye İşçi Partisi yani kısa adıyla TİP’in strateji ve hareketlerine inanılmaz gıcık oluyorum. Bunun nedeni ise beni yani bir işçiyi temsil etmesi gereken bir parti olan TİP’in popülist politikaları.

1961 yılında sendikacıların kurduğu bir parti olan TİP bütün engellemelere rağmen Türk siyasi tarihinde çok önemli işlere imza atmıştır. Kurulduktan beş yıl sonra 1966 seçimlerinde meclise 16 vekil sokan bu partinin tarihi hem engellemelerle hem de büyük mücadelelerle geçti. Bu parti Türkiye’yi yıkmak isteyen batı emperyalistlere karşı en büyük tarihi mücadeleyi veren parti oldu. 12 Mart darbecileri, 12 Eylül darbecileri hem aldıkları emirlerle bu partiye saldırdı ama bu partinin efsane emekçileri yılmadı ve hep çalıştı. Parti iki kez cuntacılar tarafından kapatıldı. Amerikan cuntacılarından en çok kazığı yiyen ama yılmayan parti olarak tarihe geçen TİP iki binli yıllarda yeniden kurulsa da hiçbir zaman o eski havasını yakalayamadı. Eski havasını yakalayamamasının çok nedeni vardı elbet, her şeyden önce Türkiye’de sosyalizm eski popülerliğini yitirmişti, Ülke Amerika’nın güdümüne girmişti, koca Sovyetler yıkılmıştı .. Bütün bunlar sosyalist rejimler için handikaplardı ama TİP’in başarısızlığının en büyük nedenlerinden biri de 2017 yılında partiyi yeniden kuran ve yedi yıldır hala görevde olan Erkan Baş ve onun fantastik politikaları oldu.

Tek adamı eleştiren tek adam!

Tayyip Erdoğan’ı tek adam olarak eleştiren Erkan Baş, 2017 yılından beri parti başkanlığı yaparken kendisinin de bir tek adam olmaya doğru ilerlediğinin hiç farkına varmadı. Geçmişte tabiri caiz deyimi ile delikanlı bir duruşu olan TİP, 2017 yılından sonra onun bunun peşinden koşan bir parti haline getirdi. Sürekli HDP ve onun varyantlarının peşinde koşan, popülist politikalarla bir vizyon geliştirmeye çalışan bir parti olan TİP bu popülist politikaları sayesinde 2023 yılında belki bir milyon oy topladı ama bu oyların en az yüzde sekseninin CHP ve HDP’ye ait olduğunu dünyadaki herkes biliyor.

Solu birleştirme niyeti yok

2018 genel seçimlerinde HDP sayesinde meclise giren TİP bir toplama meclis kadro ile siyaset yaptı. Türk solunu birleştirmek adına hiçbir gayrette bulunmadı çünkü onların aklı fikri popülist politikalarla siyaset yapmaktan başka bir şey değildi. 2023 yılında Kılıçdaroğlu’nun altılı masasına giremeyince yine HDP’ye yanaştı. Bu kez HDP’nin varyantı olan yeşil sol parti partinin eteğine yapıştı. Solu birleştirmek niyetine birkaç teşebbüste bulunsa da Türk solunu İmralı ile aynı potaya sokmaya çalıştı. Buna gerçek sol partileri karşı çıkınca bu ittifak kurulmadı. Kurması da beklenemezdi. Türk solunun gerçek temsilcisi olan TKP ‘ye artistik yaparak ayrı yürüdü. TİP eğer yetmişlerdeki TİP olsaydı Türk solunu birleştirmek için canını dişine takardı ama yeni TİP bunun için kılını bile kıpırdatmadı.

İşçinin adını kullan sosyeteden oy dilen

İşçilerin adını kullanan bir parti olarak gidip Kadıköy’den, Şişli’den, Beşiktaş’tan yani sosyetik CHP seçmeninin yaşadığı bölgelerden oy devşirmeye çalıştı. CHP’den özellikle yeni nesil ve kadın CHP seçmenden oy almayı başardı. Ama bu oylar sadece ve sadece kaybettiren oydu.

Çok akıllıca ve popülist bir politika geliştirerek Can Atalay’ı milletvekili adayı yaptı ve onun meclise sokarak Türkiye gündeminde sadece ve sadece Can Atalay varmış gibi bol bol medyada boy gösterdi. Can Atalay’ın olayından popüler fayda sağladı. İşçilerin sorunlarını bir kez bile dile getirmedi. Öğretmen, akademisyen ne yapıyor ne yiyor ne içiyor, işçi ne durumda, köylü ne durumda, emekli ne durumda hiç ses çıkartmadı.

Popülist seçim politikaların kralı oldu

Seçimlerde CHP’den oy kapmak için CHP’ye yakın TV kanalından İrfan Değirmenci’yi aday gösterdi. Önce İzmir’den milletvekili adayı gösterilen Değirmenci’yi sonra da Çankaya’dan Belediye başkan adayı gösterdi. O olmazsa bu olur, bu olmazsa o olur hesabı. Nedense hep CHP’nin iyi olduğu bölgelerde CHP’ye yakın insanları aday gösterdi. Ne tesadüf değil mi?

Erkan Baş’lı TİP’in popülist politikaları yerel seçimlerde de kendisini gösterdi. 2023 Şubatında yaşanan deprem felaketinde bir iki bağırdı çağırdı diye (sanki biz , siz veya bir başkası olmasa o an deprem bölgesinde aynı şeyi yapmayacaktı) halk kahramanı olarak ilan edilen Gökhan Zan ile devam etti. 2023 yılında İYİ Parti’den milletvekili adayı olan Gökhan Zan’ı transfer etti ve onu TİP Hatay Belediye başkan adayı olarak gösterdi. Bunu duyunca gözlerime inanamadım. Bunu bir sağ parti yapsa normal diyecektim ama bunu yapan yetmişlerin ekol partisi, ideolojisi sözde kapitalizm karşıtı sosyalist bir parti olan TİP ‘di. Sonra ne oldu? Gökhan Zan’ın olduğu iddia edilen kasetler patladı. Yok efendim 3 milyon lira mı 3 milyon dolar mı, yok efendim Hatayspor’da görev, TRT ‘de program yapmalar ile dolu bir ses kaydı.

Bu olayların hepsi TİP’in popülist çizgisinin eserleridir. Bu olaylar Türkiye’de solu ve işçi sınıfını temsil etmesi gereken TİP’in yaptığı politik hamlelerdir. Kapitalist karşıtı birkaç söylemle sosyeteden oy devşirme hayalleri ile başarılı olacağını ve aldığı emanet oylarla başarılı olduğunu sanan Erkan Baş’lı TİP’in yedi yılda Türk solunu getirdiği çizgidir.

Şaban Yıldızların, Mehmet Ali Aybarların, Çetin Altanların, Yalçın Küçüklerin TİP’in den Gökhan Zan’ın TİP’ine nasıl geldik? Erkan Baş bunu nasıl başardı? Bu TİP acaba önceki yıllarda faaliyet gösteren TİP ile sadece isim benzerliği mi taşıyor?

Bu yeni kurulan parti kapitalist düzeni taklit ederek adeta yancı gibi oradan buradan oy devşirmek mi istiyor?

Bu yeni TİP acaba gözünü Bağdat Caddesi’nden, Nişantaşı’ndan, Çankaya’dan çekip ben ve benim gibi işçi olan ve bu ekonomik krizden anası ağlayan insanlarla ilgilenmeyi düşüyor mu?

Bu yeni TİP Türk solunu bir bütün altında buluşturmak yerine onu bölmeye ve kaçak yapmaya devam etmeyi düşünüyor mu?

Daha net ve özetle sorayım,

Bu yeni TİP ve kurucusu Erkan Baş acaba bu yerel seçimlerden sonra istifa etmeyi ve Türk solunun bozulan balans ayarının düzelmesine bir katkıda bulunmayı düşünüyor mu?

Bağdat Caddesine başka mahalleden zengin kız tavlamak için gelen gençler gibi Türk solunu aptal kapitalistlerin ayakları altında ezdirmeyi mi istiyor? yoksa Cem Karaca’nın konserlerinde bayrak sallayan gerçek emekçileri mi temsil etmek istiyor?

Bana sorarsanız olay çok net.

Erkan Baş’lı TİP misyonunu artık tamamlamıştır.

Türk solu yeni bir ittifak kurmalı ve bu ittifakla 2028 seçimlerine şimdiden hazırlanmalıdır. Bu yeni ittifakta da ne Erkan Baş, ne İmralı’lar ne de sosyetik sermayenin kalantorları olmalı.