Biz ne yiyeceğiz, taş mı? Servet ödediğimiz cihazlar elde kaldı!

Lazer epilasyon, güzellik uzmanları ile dermatoloji uzmanlarını ve estetik cerrahları karşı karşıya getirdi. Türk Dermatoloji Derneği ve Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneğinin güzellik uzmanlarının lazer epilasyon için açtığı dava sonucunda Danıştay 10. Dairesi epilasyon cihazının tıp yeterliliği olmayan kişilerin kullanımının ciddi sağlık problemlerine yol açabileceği gerekçesiyle lazer epilasyon, foto epilasyon ve cilt bakımı gibi hizmetlerin dermatolog ve estetik cerrahi uzmanları tarafından verilmesi gerektiği kararını verdi. Böylece Türkiye çapında 100 bin güzellik uzmanının iş yerleri kapanma noktasına geldi.

Kapanmanın eşiğine geldik

Alınan karar sonrası yaşadıkları mağduriyeti Damga'ya anlatan Esenyurt Esteticca Güzelik Merkezi sahibi Azize Kılınçarslan da “Dükkanlarımızı kapatmanın eşiğine geldik” dedi. Kılınçarslan, “Bakanlar Kurulu kararı ve kararname ile Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan'ın imzası ile verilen hakkımız geri alınamaz. Sürekli denetime maruz kalıyoruz. Elimiz kolumuz bağlı iş yapamaz hale geldik. İşlemler durduruldu ama kira, vergi, faturalar, maaşlar hiç durmuyor. Doktorlar bilmem kaçıncı evi almak için, kadınlarımız ise evine ekmek çoçuklarına gelecek kurmak için çabalıyor” dedi.

Bize yazık değil mi?

Güzellik merkezlerinin faturaları bile ödeyemeyecek hale düştüğünü aktaran Kılınçarslan, “Bir ülke düşünün; internette dermapen cihazı satışı olup evde kendi kendine dermapen yapılırken güzellik salonlarında eğitimli kişilerin işlem yapmasının yasaklandığı. Faturalarımızı vergilerimizi ödeyemiyoruz müşterilerimize cevap veremiyoruz bu kadar kadına yazık değil mi?” diye sordu.

Para kazanamaz hale geldik

Çok ciddi maddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldıklarının da altını çizen Kılınçarslan, “Güzellik salonu sahipleri mağdur durumda. Küçük esnaf olan estetisyenlere senelerdir yaptıkları tüm işlemler, şimdi tek tek yasaklanıyor. Para kazanamaz hale geldik. Bir servet ödediğimiz cihazlar elimizde kaldı.
Diplomalarımızda, Milli Eğitim Bakanlığı'nın imzası var. Ruhsatlarımızda belediyenin mührü var. Ama buna rağmen engelleniyoruz. Epilasyon, kalıcı makyaj, cilt bakımı gibi birçok işlem doktorlar yapsın diye yasaklanıyor dükkanlarınızı kapatın deniliyor resmen. Kaç doktor 2 saati bulan seanslarla kıl tüy temizleyecek? Kaç doktor en iyi cihazlarla yapacak? Kimse kimseyi kandırmasın” diye konuştu.

Halk sağlığına zarar vermiyoruz

Sözü edilen işlemlerin tıbbi işlem olmadığını söyleyen İstanbul Güzellik Uzmanları, Güzellik Salonu İşletmecileri Esnaf Sanatkârlar Odası Başkanı Ayşe Aydın da, “Biz tıp hekimlerinin yaptığı işe talip değiliz. Bunlar bizim lisans eğitimlerimizde ders olarak gösterilen işlemler. Güzellik uzmanlığı yıllar öncesinde olduğu gibi artık usta çırak ilişkisiyle gitmiyor. Özel ve devlet okullarında bu konunun 2 yıllık lisans eğitimi veriliyor. Güzellik salonu çalışanlarının Avrupa’da da geçerli olan yeterlilik belgeleri var. Yaptığımız işlemlerle halk sağlığına zarar vermiyoruz” dedi.

400 bin kadın mağdur edildi

Lazer epilasyon uygulamaları ile ilgili yetkinin 4 yıl önce Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kendilerine verildiğini hatırlatan Aydın “Kadın emeğini destekleme projesi kapsamında 2017 yılında bir kararname çıktı. Bu kararname ile güzellik salonlarına epilasyon cihazı kullanma yetkisi verildi. Bunun üzerine meslektaşlarımızın çoğu kredi çekerek 150-220 bin lira arasında değişen cihazlardan alıp salonlarına koydular. Bu cihazlar için KOSGEB desteği, İş-kur eğitim desteği verilmiş, mesleki eğitim merkezlerinde eğitimler verdiler. Ancak son kararla cihazlarımızı artık kullanamıyoruz. Çoğu meslektaşımız bunların kredi borçlarını bile ödeyemedi. Bu sektörde 400 bin kadın çalışıyor. Mağdur duruma düştük” diye anlattı.