Rıza Akpolat: Bir kuruş para harcamadık!

MEHMET MERT - Belediye bütçesinin doğru kullanıldıklarını belirten Akpolat, “Bayramlarda yaptığımız konserler, düzenlediğimiz festivallerin hiçbirinde belediyenin kasasından bir kuruş harcamadık. İş insanlarımız bu süreçlerin doğal paydaşı oldu ve biz bu süreci çok sağlıklı bir şekilde yönettik” dedi

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat basın mensupları ile bir araya geldi. Feriye'de gerçekleşen toplantıda Beşiktaş Belediyesi’nin 5 yılda yaptığı projeleri anlatan Polat, daha sonra gazetecilerin sorularını cevapladı. “Göreve gelirken Beşiktaş'ı, katılımcı anlayış ile yöneteceğiz diye söz verdik” diyen Polat, “Bu katılımcı anlayışın gereği olarak da projelerimizi hayata geçirdik. Bu projeleri hazırlarken de katılımcı anlayışı benimsedik. Mahallerimizde, toplantılar yaptık. Mahalle toplantılarında çıkan veriler ile adımlar attık ve projelerimizi hazırladık. Her perşembe belediyemizde halk toplantıları yaptık. Onların sorunlarını, taleplerini, eleştirilerini dinledik” ifadelerini kullandı.

Beni de güncellediler

Görev sürecinde pandeminin ortaya çıktığını hatırlatan Polat, “Pandemi ortaya çıkınca kapalı salon toplantılarını iptal etmek zorunda kaldık. Yeni bir stratejiye geçmemiz gerekiyordu. Vatandaşların sokağa çıkma yasakları vardı. Zorunlu olan, maske, dezenfektan gibi ürünler vardı. Maalesef merkezi hükümet bunları vatandaşa ulaştırmakta bir takım sıkıntılar yaşıyordu. Çünkü pandemi aslında hepimizin yabancı olduğu, hazırlıklı olmadığı bir konuydu. Hızlıca bir ekip oluşturduk. Bunun adını saha çözüm ekibi koyduk. Bu arkadaşlarımız Beşiktaş'ın neredeyse bütün hanelerine girdiler. Bütün evleri ziyaret ettiler. Giderken yanlarında o günün zorunlu malzemelerini ve bugüne kadar ki yaptığımız projelerin hepsinin içerisinde olduğu bir kitapçığı da vatandaşlarımıza ulaştırdılar. Ama bunun yanında beni de güncellediler. Hazır bu fırsatta bütün evlere gitmişken Beşiktaş'ın bütün verisini güncellemiş olduk. Eğitim durumu, yaş durumu, gelir seviyesi, 65 yaş üstü vatandaş sayısı ve bunların problemleri, evde yatalak var mı başında kimsesi olmayan yaşlımız var mı gibi... Beşiktaş'ın özelini ilgilendiren birçok konuyu güncellemiş olduk. Birtakım durumları da tespit etmiş olduk. Yola çıkarken vaat etmediğimiz projelendirmediğimiz birçok şeyi bu saha çözüm ekibimiz sayesinde projelendirdik ve hayata geçirdik” dedi.

Önceliklerimiz değişti

Kent yoksulluğunun herkesin sorunu olduğunu didle getiren Polat, “Sosyal demokrat belediyeciliği hepimiz konuşuyoruz. Herhalde bunun en az konuşulduğu yerlerden bir tanesi Beşiktaş'tır. Gelir seviyesi, eğitim seviyesi çok yüksektir. Eğitim seviyesi kısmı doğrudur. Ama gelir seviyesi öyle değil. İlçemiz orta gelir seviyesine sahip. Aslında hepimiz bu durumdayız. Bunu sadece pandemiye bağlamıyoruz. Korona krizinin dışında da ülkenin kendi içerisinde bulunmuş olduğu ekonomik kriz koşulları, enflasyon, hayat pahalılığı, maalesef doğru ekonomik programın uygulanamaması, bunların hepsinin ortak karması sonucu ciddi sıkıntılar ortaya çıktı. Ve biz verileri önümüze aldığımızda gördük ki Beşiktaş'ta bin 228 hane bize biz 'ihtiyaç sahibiyiz' demiş. Bunu söylemek çok zor bir şey. Normal şartlarda 'ben geçinemiyorum ihtiyaç sahibiyim' demek bir kamu kurumuna bununla ilgili talepte bulunmak çok zordur. Vatandaş bunu bizzat kendisi gelip belediyeye iletiyor. Belediye kapısına geldiğinde ve bu koşulların hepsi bir araya geldiğinde bunu söylemek durumunda kaldı vatandaşlarımız. Ve hızlıca yeni bir alana yöneldik. Önceliklerimizi değiştirdik” diye konuştu.

Alt yapımızı hazırlıyoruz

Belediyeye gelen talepler doğrultusuında bir mağaza açtık ve ihtiyaç sahiplerine Halk Kart dağıttıklarını ifade eden Akpolat, “Halk markette sağlıklı gıdaya, tekstil ürünlerine, mobilya ve beyaz eşyaya ulaşabiliyorlar. O kartlara belli ürünleri yüklüyoruz ve o sayede vatandaşlarımız ordan hizmet alıyorlar. Ve yine tespitlerimiz sonucu aşevi yapma zorunluluğumuz ortaya çıktı. Ve takdir edersiniz ki bin 228 hane size ihtiyaç sahibiyim diyorsa bunun en az iki katı da söyleyememiştir. Bunu öngörerek ve yaşanan ekonomik krizin daha derinleşeceğini de öngörerek bir aşevi kurduk. Aş evimiz açıldığında günlük 2 bin-2 bin 500 sıcak yemek çıkarırken şu anda 5-6 bin arasında günlük sıcak yemek çıkarıyoruz. Talep büyüdükçe sayı da büyüyor. Dolayısıyla el uzatılan bin 228 haneyi şu ada 3 binlere çıkardık. Biz bunu önümüzdeki 2 sene içerisinde 5 bin haneye ulaşacağını öngürüyoruz. Belediyemizi 5 bin hanenin ihtiyacını karşılayacak şekilde güçlendiriyoruz. Alt yapımızı hazırlıyoruz. Aslında bütün belediyelerin bunu yapması gerekiyor. Çünkü normalde kamu kurumlarındaki veri sağlıklı veri değil” açıklamasında bulundu.

Hiç bir geçerliliği yok!

“Göreve geldiğimizde Beşiktaş Belediyesi ve diğer kamu kurumlarının verilerine göre 28-30 bin arasında ihtiyaç sahibi vardı” diyen Akpolat, “Yaptığımız çalışmalar sonucunda bunun gerçeklik ile hiçbir alakası olmadığını gördük. Kapıya gitmediğinizde vatandaşın elini sıkmadığınızda göz temesı kurmadığınızda o verilerin hiçbir geçerliliği yok. Bir de Beşiktaş'ın ihtiyaç sahibi tanımı, Sultanbeyli'nin ihtiyaç sahibi tanımından farklı. Vatandaş bize ihtiyaç sahibiyim dedikten sonra bir sosyal hizmet uzmanını oraya göndermek zorundayız. Dolayısıyla üzerine bir tapu olmaması gerekiyor ki siz oraya yardım edebilesiniz. Yardım yapılacak noktaların sağlıklı olmadıklarını görüyoruz. 75 yaş üzerinde olanların evde bakacak kimsesinin olmadığı, aslında maddi durumu maaşı olan ama kimsesi olmayan bir sürü komşumuz var. Onlar da ihtiyaç sahibi. Bunların hepsini bir araya getirdiğimizde halk market, aşevi ile yaşamsal ihtiyaçların tamamını Beşiktaş Belediyesi olarak karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kadınlarımıza el uzattık

Belediye binasına gelip de herhangi bir sorununa çözüm arayan herkesle ilgilendiklerini dile getiren Rıza Akpolat, “Sosyal belediyecilik kapsamında sadece ihtiyaç sahibi vatandaşlarımız için değil kadınlar için de harekere geçtik. Kadın dayanışma merkezimizi açtık. Maalesef kadınlara karşı şiddet devam ediyor. Bu ülkenin en büyük sorunlarında biri şiddet. Açtığımız merkezde boşanma aşamasında olan ve şiddet gören kadınların hkuki süreçlerini yönetiyoruz. Onların çocuklarının eğitim alması yolunda hizmet veriyoruz. Hem kendi kireşlerimizde hem de İBB'nin kireşlerinde onlara kontenjan ayırıyoruz ve onların yaşam haklarını savunuyoruz. Yanlarında olmaya çalışıyoruz” dedi.

İstanbul'un merkezi

Beşiktaş Belediyesi'nin açtığı Kadın Dayanışma ve Yaşam Merkezi'nin İstanbul'da en çok ziyaret edilen, en çok talep gören merkezlerden biri olduğunu ifade eden Akpolat, “Neden? Beşiktaş 175 bin kişinin yaşadığı ve günlük 2-2 buçuk milyon insanın ziyaret ettiği bir yer. İstanbul'un en merkezi, en kalabbalık noktası. Yani sadece Beşiktaş'ta ikametgah eden insanlar bize gelmiyor. İlçemizde 3 adet saray, 9 tane üniversite, iş merkezleri, finans merkezleri, başkonsolosluk, çok sayıda otel ve restoran var. Buraları ziyaret eden binlerce kişi var. Kentin sorunları ülkenin sorunlarından bağımsız değil ve bu durumda kadın dayanışma ve yaşam merkezimiz bu anlamda çok ziyaretçi görüyor” bilgisini verdi.

Siyaset konuşmuyoruz

Belediye bütçesinin doğru kullanıldığını ifade eden Rıza Akpolat, “Bayramlarda yaptığımız konserlerde düzenlediğimiz festivallerde hiçbirinde Beşiktaş Belediyesi’nin kasasından bir kuruş harcanmamıştır. Kesinlikle belediyenin parasını harcamadan yapmışızdır. Beşiktaş’ın iş insanları bu süreçlerin doğal paydaşı oldu ve biz bu süreci çok sağlıklı bir şekilde yönettik. Biz bu paydaşlarımız ve sponsorlarımızla beraber bu etkinliklerin hepsini yaptık. Kentler zengin. Önemli olan bu zenginlikleri nereye aktaracağınız. Bu zenginlikleri halka mı aktaracak başka yere mi aktaracaksınız? Bu zenginlikleri halka aktarmaya karar verdiğinizde bunların hepsini bu şekilde organize edebilirsiniz. Ana caddelerimizde alt yapı sorunu vardı. Biz göreve gelirken bir anket yaptık. 3 tane büyük sorun tanımlandı. Birinci alt yapı sorunu evleri işyerlerini yağmurda su basıyor. İkincisi kentsel dönüşüm ve deprem meselesi. Üçüncüsü ise vatandaşlarımız ucuza hizmet alamadığını ifade etmişti. Yani Beşiktaş’ta bütün ücretlendirmeler hep dışarıdan gelenlere göre ayarlanmış. Beşiktaş’ta yaşayanlar açısından bu bir dezavantaj. Hızlıca alt yapı sorununu çözdük” dedi. Yetki karmaşası olduğunu da ifade eden Akpolat, “Biz yetki paylaşıyoruz. Yetki bizde de olsa hiçbir sorun yok. Biz Beşiktaş Kaymakamlığımızla beraber çok iyi bir yönetim süreci yürütüyoruz. Devletin varlığını burada hissediyoruz. Hem eski kaymakamımız hem şimdiki kaymakamımız tam bir devlet adamı. İş birliği çok önemli. Biz iş konuşmaktan siyaset konuşmuyoruz” açıklamasını yaptı.

ESNAFIMIZI PAYDAŞ YAPTIK

Öğrenciler için yapılan çalışmalar hakkında açıklama yapan Rıza Akpolat, “9 tane üniversitemiz var dedik. Türkiye'nin en değerli okulları burada. Dolayısı ile öğrencilerimizin barınma sorunu var, beslenme sorunu var. İki tane yurdumuz var. Öğrencilerin beslenme sorunları ile ilgili önemli adımlar attık. Biraz önce de söyledim beşiktaş bu anlamda kent kavramı çok yüksek olan bir yer. Otelleri restoranları olan yer. Öğrenci yemeklerine yapılan zamdan sonra kötü haberler gelmeye başladı. İntihar eden öğrenciler, geçinemeyen öğrenciler. Bunlar ile ilgili iyi haberler almıyorduk. Hızlıca Beşiktaş'ta bir toplantı yaptık ve esnaflarımızla toplandık. Esnafımızdan en az 10 öğrenciye kontenjan ayırmasını istedik. Bir aplikasyon hazırladık. Öğrenci numarası ile aplikasyona giriyor kendisine en yakın konumdaki anlaşmalı yerde yeme içme ihtiyacını karşılıyor. Öğreciler ile ilgili lise sınavına hazırlık, üniversite sınavına hazırlık kursları veriyoruz. Biliyorsunuz her şey çok maliyetli. Bu kapsamda bir akademi kurduk ve bin 500 öğrencimize kurs veriyoruz. Bu hizmetlertin hepsini ücretsiz olarak yapıyoruz” dedi. Veşiktaş'ın en büyük sorunlarından birinin kütüphane eksikliği olduğunu belirten Akpolat, “Öğrencilerimiz için hızlıca 3 tane çalışma ortamı hazırladık. Yaşlı dostu bir kentiz. 65+ yaş ofisimizi açtık. Neden açtık? Beşiktaş nufüsünün yüzde 16'sı 65 yaş üstü vatandaşlarımızdan oluşuyor. Dolayısıyla onların yaşamsal ihtiyaçları var. Beldiyemize ayrı bir bölüm açtık. 65 yaşın üstünde belediyeye gelen herkes ile özel ilgileniyoruz. Kurumsal belediyeciliği getirdik aslında” ifadelerini kullandı.

MAHRUKİ BAKAN OLMAK İSTEDİ!

CHP’den aday gösterilmediği için bağımsız aday olan Nasuh Mahruki’ye ilişkin bir soru üzerine "Çok partili sistemi ülkeye kazandırmış bir siyasi partiyiz. Çok seslilik bizim genlerimizde var. Dolayısıyla çok sesliliğin bize bir zararı yok. Herkes kendi iddiasını ortaya koyabilir" cevabını veren Rıza Akpolat, “Partiye hiç üye olmamış, aday olana kadar partinin kapısından geçmemiş, partinin hiçbir mücadele alanı içerisinde olmamış" sözleriyle Mahruki'yi eleştirdi. Akpolat, “Herkesin bağımsız aday olma hakkı vardır. Demokrasinin gereği budur. Biz hiçbir bağımsız adaya ‘sen niye aday oluyorsun?’ demiyoruz. Ama CHP’yi kullanmadan, CHP’yi diline dolamadan, CHP Büyükşehir Belediye Başkan adayına ihtiyaç duymadan. Bağımsızsan çıkacaksın anlatacaksın, bu kadar” tepkisini gösterdi. Mahruki’ye Kılıçdaroğlu zamanında AFAD Başkanlığı teklif edildiğini ancak kendisinin bakanlık istediğini belirten Akpolat, “Önceki dönem genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı olsaydı, kendisi AFAD Başkanı olacaktı. Bizzat ben belediyeye çağırdım, bunun teklifini ettim. Burada ifade ediyorum, kendisi hayatta, ben de hayattayım. Belediyede konuştuk. "Bir talep var. Kemal Bey, cumhurbaşkanı olursa sizin AFAD Başkanı olmanızı istiyor" dedim. Kendisi bana "düşüneyim" dedi. Sonra "AFAD’ı yönetemem, Afet İşleri Bakanlığı kurulsun ve ben bakan olayım" dedi. Süreç sonra kapandı” dedi.

Bütün partileri denedi!

“Bütün partileri denemiş, aday olmaya çalışmış, başaramamış. CHP’ye aday adayı olmadan 10 gün önce üyelik başvurusu olan biri, ben atadan dededen CHP’liyim diyor. E biz de atadan dededen CHP’liyiz” sözleriyle eleştirilerine devam eden Akpolat, Mahruki’nin 31 Mart seçimlerinde İmamoğlu’nu desteleyeceğini açıklamasını da tepki gösterdi. Akpolat; "Benim mesleğimle ilgili televizyonda kalkmış bir şey söylemiş. "Müteahhitten belediye başkanı olmaz" demiş. E o zaman Ekrem İmamoğlu ile neden iş yapıyorsun? Neden ben İmamoğlu’nu destekleyeceğim diyorsun? Ne iş yapıyor Ekrem İmamoğlu? Keşke sadece yapacaklarını anlatsa" dedi. CHP üyesi olan ve Mahruki’nin çalışmalarına destek veren üyeleri de eleştiren Akpolat, “Onun yanında olan parti üyesi arkadaşlarımız da parti tüzüğü açısından suç işliyor. Partinin yetkili kurumları da onları kesin ihraçla mutlaka partiden göndermelidir ki bu bir geleneğe dönüşmesin. Yarın herkes bunu deneyebilir. Parti üyesi CHP adayı dışında başka bir adaya çalışırsa, parti tüzüğü açısından bu bir parti suçudur. Kesin ihraç edilir. Bu bir kuraldır, bu partinin anayasasıdır” çıkışını yaptı.