Yaratıcı kaos doktrini Ortadoğu'dan sonra Asya'ya mı uğrayacak?

Özbekistan Dışişleri Bakanı Abdulaziz Kamilov, kapıya dayanan yeni durumu bakın nasıl özetliyor “Sıfır toplamlı oyun" sahasına dönüşmek istemiyoruz”


 

Amerika Birleşik Devletleri'nde George W. Bush’un ikinci seçimi kazanmasından sonra Dış Politika stratejisi bir paradigma değişimi geçirmişti. Dışişleri Bakanlığı’na atanan 'Yaratcı Kaos' doktirini ortaya koymuştu. Rice, "Ortadoğu’nun dönüşümü” konulu makalesinde 22 ülkede yaşanacak köklü değişimlerden bahsediyordu.

"Bugün, Amerika ve müttefikleri kendilerini dünyanın bir başka yerindeki uzun soluklu değişimlerden bir tanesine hazırlamalıdır: Orta Doğu. 22 ülkeden oluşan ve toplamda 300 milyonluk bir nüfusa sahip olan Orta Doğu, 40 milyon nüfuslu İspanya’dan daha düşük bir toplam gayri safi yurt içi hasılaya sahiptir. Bu bölge, Arap aydınların politik ve ekonomik bir “özgürlük açığı (eksiklikliği)” diye adlandırdığı şeyler dolayısıyla geri kalmaktadır. Onlarca yıldır devam eden umutsuzluk duygusu, insanlara üniversitelerini, kariyerlerini ve ailelerini dahi bir kenara bıraktıracak nefret ideolojileri için verimli bir temel oluşturmakta ve bunların yerine kendilerini patlatmayı tercih ettirmektedir – beraberlerinde olabildiğince çok fazla masum canı da götürerek”


 

DAHA EDİLGEN AMA

OYUN DEĞİŞTİRİCİ STRATEJİ

Yaratıcı Kaos doktrini, ABD'nin Ortadoğu'daki stratejisini yeni bir dönüşümü getirdi.  Condoleeza Rice 2006’da “Yeni Ortadoğu” kavramını dillendirdi. Artık Amerika dış politikada daha edilgen hale gelmiş. Sahadaki varlık stratejisi kabuk değiştirmişti. 


 

AFGANİSTAN DÖNÜŞÜMÜ

2021 yılına gelindiğinde ABD, Afganistan’da varlığını sona erdirdi. Tüm askerini çekeceğini açıklayan ABD, ülkedeki tüm dengeleri değiştirdi. Taliban tek kurşun atmadan ülke yönetimine geldi. Yaşanan yeni durum bölgeye nasıl bir denge getirecek birlikte göreceğiz. Bölge kazananı olmayan bir gerginliğe mi süreklenecek? Savaşanların asla kazanmadığı bir garip mücadele mi heryeri kuşatacak? Sıfır kazananlı bir oyun mu gerçekleşecek? Bunu bilmiyoruz henüz. 

ORTA ASYA’DA GÜÇ SAVAŞLARI İSTEMİYORUZ

Özbekistan Dışişleri Bakanı Abdulaziz Kamilov, yeni döneme ilişkin ipuçları sunan çok çarpçı bir açıklama yaptı. Kamilov, "Büyük devletler arasındaki küresel rekabetin Orta Asya için negatif sonuçlar doğurmasını istemiyoruz" dedi. Özbekistan Dışişleri Bakanı Abdulaziz Kamilov, büyük devletler arasındaki küresel rekabetin açık ve kararlı bir şekilde devam ettiğini ve bu çatışmanın Orta Asya bölgesinde de olduğunu üzüntüyle gördüklerini söyledi. 

Kamilov, "Orta Asya sürecine dahil olan büyük güçlerin çıkarları farklıdır. Onlar bazen ortak bir noktada uzlaşır ancak bazı durumlarda çatışır. Bu çıkarlar ne kadar çeşitli olursa olsun, mevcut olduğu bir gerçek ve tarihsel, coğrafi faktörler ve küresel eğilimlerle yakından bağlantılı. Açıktır ki bu tür devletlerin emellerinin çatışması bölge ülkelerinin çıkarına değil, çünkü bazen Orta Asya devletlerine bir 'jeopolitik seçim' dayatıyorlar. ve bir tarafa yaklaşmak, başka taraf ile ilişkilerde gerginliğe yol açabiliyor" diye konuştu.

AFGANİSTAN VURGUSU

Büyük devletler arasındaki küresel rekabetin Orta Asya için negatif sonuçlar doğurmasını istemediklerini belirten Kamilov, “Sonuçta tarihe bakarsak Afgan çatışmasının kökeninin, Soğuk Savaş dönemindeki iki siyasi sistemin küresel rekabetiyle bağlantılı olduğunu görebiliriz” dedi.


 

ORTA ASYA İÇİN SIFIR TOPLAMLI  BİR OYUN İSTEMİYORUZ

Özbekistan'ın Orta Asya'nın küresel ve bölgesel güçler arasında bir rekabet alanı veya bir "sıfır toplamlı oyun" sahasına dönüşmek istemediğini kaydeden Kamilov, ülke dış politikasının temel ilke ve önceliklerinin uluslararası alanda egemenlik ve hareket özgürlüğünün sağlanması olduğunun altını çizdi.

ABD ORTA ASYA’YA YERLEŞİYOR

Evet Asya’da gergin bir bekleyiş sözkonusu. ABD bu arada başta Ortadoğu ve Orta Asya olmak üzere 20 ülkede askeri tesisler yapımına 240 milyon dolar harcamayı planladığını açıkladı. Söz konusu 20 ülke arasında; Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan da yer alıyor. 

Kabil'in düşmesinden sonra ABD 3 dikkat çeken ittifak yaptı

1- Aukus : Avustralya, İngiltere ve ABD

2- Dörtlü : (Quad İttifakı) ABD, Hindistan, Japonya ve Avustralya.

3-Dörtlü Tacikistan, Özbekistan, Pakistan ve ABD(Afganistan’daki barışı desteklemek için)


BÖLGENİN GELECEĞİ YAZILIYOR

Orta ve Güney Asya'da hiç olmadığı kadar yeni ittifaklar yaşanıyor. Bölgenin bence geleceği yeniden yazılıyor. ABD, Çin rekabetinde yeni bir evrilme yaşanacak gibi. Afganistan ve sonrasında Pakistan’ı saracak kaos en çok Çin’in planlarını altüst edecek. Çünkü Afganistan ve Pakistan Yüzyılın projesi olarak lanse edilen “Kuşak Yol” girişiminin Asya’dan çıkış noktası. Burada yaşanacak bir sekme girişime yıkıcı bir etki yapar.

AFGANİSTAN İLE ÇİN YAKINLAŞMASI

Pakistan Çin’in para gücüyle birçok projeyi hayata geçirdi. Şimdi de Afganistan’da Çin parasıyla giriş yapmaya hazırlanıyor. Taliban yönetime gelmeden önce bir araya gelen Çin heyeti ile hatta anlaşmalar bile yapıldığı iddia ediliyor. 

ÇİN’İN GWAAR LİMANI PROJESİ

Pakistan’daki Gwadar Limanı Çinlilerin elinde. Bu limana ulaşacak yeni bir tren hattı projesi var. Çin’in Türk Bölgesi Uygur-Sincan bölgesinden başlayarak Pakistan’ın Basra Körfezi çıkışındaki Gwadar kıyı şehrine ulaşan hat Çin’in Kuşak & Yol Girişimi’nin (KYG) de en önemli ayaklarından biri. Hat, hem “Kuşağın”, yani girişimin Orta Asya kara bağlantısında, hem de “Yolun” yani enerji naklinin gerçekleştiği deniz bağlantısında kritik bir konuma sahip. 

Hat ile Çin, Güney Asya’dan Hint Okyanusu’na ulaştığı rotadaki önüne çıkan tüm engelleri bertaraf edecek. Hem yol kısalacak hem de yeni bir yol açılmış olacak.

Koridor Gwadar Limanı ile Çin’in enerji ithalatında önemli yere sahip Hürmüz ve Bab’ül Mendep boğazlarına erişim sağlayacak. Koridorun tamamlanması ile Çin, Güney Asya, Orta Asya ve Ortadoğu arasındaki ticarî entegrasyonun benzersiz biçimde arttıracağı ifade ediliyor. Gwadar Limanı bu itibarla “girişimin kalbi” olarak nitelendiriliyor.


RUSYA ÜSTÜNLÜĞÜNÜ  KAYBETMEK İSTEMİYOR

Bölgedeki diğer hakim güç Rusya Putin yönetiminin stratejik bir hedefi var: Orta Asya ülkelerinde Tacikistan, Özbekistan ve Kırgızistan'daki etkisini sürdürmek. Bu nedenle Afganistan'ın istikrarlı olması onun için çok önemli.Rus tankları, yapılacak askeri tatbikatlar ile Afgan-Tacik-Özbekistan sınırına konuşlandı ve Moskova, komşu Özbekistan'da daha fazla tatbikat yapacağını duyurdu. Rusya'nın Orta Asya ülkeleri olan Tacikistan, Özbekistan ve Kırgızistan'daki güç konumunu korumak gibi stratejik bir hedefi var. Bu nedenle, komşu Afganistan'daki istikrarın korunması gerekiyor. Aşırı cihatçıların Orta Asya'ya akma riski var. Rusya'ya da yayılma riski yüksek. Bu durum Rusya içindeki dengeleri fazlasıyla bozar. Yeni başlayacak hareketlenmeler sınır içinde Kremlin’i rahatsız eder. Taliban sonrası, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun yaptığı açıklama çok çarpıcıydı. “Türklerin ana yurdu Orta Asya’yı etkileyecek durum karşısında yeni Bir Türk Dünyası konsepti ortaya çıkabilir.” Başkan Vladimir Putin, umutlarını Taliban'ın iktidarda istikrar sağlayıcı bir faktör haline getirmesine bağladı. Şubat 2019'da Moskova, Afganistan'daki savaşa barışçıl bir çözüm konulu görüşmelere ev sahipliği yaptı.

YENİ DÖNEMİN  EŞİĞİNDEYİZ

Afganistan tarih boyunca Bölgesel ve Küresel güç olma uğruna ihtiraslı politikalar güden ülkelerin iştahını daima kabartmıştır. Ülkenin jeostratejik konumunun barındırdığı stratejik avantajlar diplomatların, stratejistlerin kafaları karıştırdığı gibi siyasi ittifakların ve düşmanlıkların kaderini de belirlemiştir. Fakat dünyaya hakim olmak isteyen tüm emperyal güçler romantik ortamda yaptığı hesaplar Afganistan’da tutmadı. Tarihsel açıdan bakıldığında Afganistan geleneksel imparatorlukların mezarı aynı zamanda onların kimliklerini belirlemede önemli bir etken olmuştur. İlerki dönemde nasıl bir süreç yaşayacağız bunu göreceğiz. Hesaplar bakalım tutacak mı?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Murat Palavar Arşivi