Utku Kızıltan

Utku Kızıltan

Bozulan çevrenin yaşama etkileri

Ne yazık ki, insan eliyle kirletilip, yok edilen çevre, yine önce insan sağlığını etkilemektedir.
İnsan sağlığına olumsuz etkiler yapan ortamların giderek artması, her geçen gün doğal çevrenin yerini yapay çevrenin alması, diğer canlılar gibi insanların da yaşam alanlarını daraltmakta, insanlar kirli kent ortamından doğaya, kirlenmemiş kentlere kaçmaktadır. Ne var ki; yine insanların kaçtığı bu kentlerde temiz sahiller ve deniz kirliliğe, bol ağaçlıklı yerler beton yığınları ve çöle, dönüşüveriyor. Bu oluşumun suçlusu siyasiler ve belediyeler.

30 yıl oldu, Bostancı’dan Büyükçekmece’ye göçüşümüz. Bostancı’dan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü üzerinden İTÜ’ye giderken Ömerli baraj havzası, Çamlıca Tepeleri, Boğazın yamaçları ormanlıktı. Ormanlık alanda bir tek ev yoktu şimdi, binalarla dolmuş 24 yılda. Şöyle bir düşünün bu durum, ormansızlaşmaya, kirli su içmeye davet değil mi? Oralara yerleşime göz yumanların, sağlıklı yaşama vurduğu darbe değil mi? Şayet sağlığımız yok olmuşsa, zengin olmak neye yarar? Ceplerimiz para ile dolu olsa bile bu paraları kanser, solunum bozukluğu vb. gibi hastalıklara ilaç almaya harcayacağımızı düşünebiliyor musunuz?

Maalesef padişahların, hele son padişahın kulu olan bizler pısırık, tepkisiz, örgütsüz insanlar olmaktan bir türlü kurtulamadık. Hepimizin, üzerine düşen uyarma işlevini yerine getirme, bilinç geliştirmeye katkı yapma görevimiz var. Bu konuda var gücü ile çalışan, yüzlerce kişi ile mahkemelik olan ve zaman zaman da döğülüp o tarihte hastanelik olan Prof. Dr. Orhan Kural, Rize İkizdere’de İlk yönetim kuruluna seçildiğim Türkiye Su Meclisinin, HES’lere (Hidro Elektrik Santralleri) verdiği hukuki mücadele, Kuzey Ormanlarını Koruma Platformunun çabaları, çevre için ciddi çalışan dernekler, vakıflar, şahıslar ile mücadele sonuç getirmez. 3-4 yıl önce bir Cumartesi ÇYDD’de (Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği) Genel Merkezi Çevre Birimi ile Dünya Su Günü paneli için gittiğimiz Yalova’da Belediye Başkanının Yemyeşil Yalova’ya Atatürk’ün çabalarını bir de ondan dinledik.

Allahım, bir Atatürk daha versin bu ülkeye yoksa sonumuz perişanlık. SAĞLIK VE ÇEVRE İLİŞKİLERİ; İnsan sağlığı, bedensel, ruhsal, sosyal açılardan tam bir iyilik durumu olarak tanımlanır. İnsanın bulunduğu her ortamda çevre ile etkileşim içinde olması, onunla ilgili çevre sorunlarını da belirler. Örneğin fiziksel bir etken olan soğuk hava insanı hasta edebilir. Biyolojik çevrede bir virüs hasta edebilir ya da yetersiz beslenme bedenimizi zayıf düşürerek hasta edebilir. Çevre kirliliği birçok hastalıklara sebep olur. İçinde barındığımız konut, çalıştığımız iş yeri, üzerinde yürüdüğümüz yollar pek çok çevresel etkenler ile iç içedir. Kirlilikleri insan bünyesinde hemen etkisini gösterir.

Radyasyon gibi öyle kirlilikler de vardır ki, bunlar etkisini yıllar sonra da gösterebiliyor. Bu süre, insan bünyesinde biriken kirliliğin ne oranda olduğuna bağlıdır. İnsan bünyesini etkileyen en önemli çevre faktörlerini şöyle sıralayabiliriz. Hava kirliliği, su kirliliği, deniz kirliliği, toprak kirliliği, atıklar kirliliği, besin kirliliği, gürültü kirliliği, radyasyon kirliliği vb. gibi. Bu kirlilikleri hızlandıran ve yaratan da maalesef en çok zarar görenin kendisi olan insandır.

En önemli temel sorun ise nüfus artışı, göçler, çarpık yerleşim ve tüm bunlara oy uğruna, rant uğruna göz yuman siyasilerimizdir. Dünya Çevre Günlerinde nutuk atarak, slogan atarak sonuca varamayız. Herkes üstüne düşeni yapmalı. Görevi ne olursa olsun ilk görevi çevreyi korumak olmalı. Sağlıklı kalmanız dileklerimle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Utku Kızıltan Arşivi