Yeni eğitim öğretim yılının başlamasına az bir vakit kaldı. Her kademeden öğrenci ve veli sürecin başlamasını bekliyor. Bu yıl için eksikler ve ihtiyaçlar tamamlanmaya başladı. Kitaplar, defterler, kırtasiye alışverişeri başladı. Ancak bütün öğrenciler ve veliler sandığımız kadar süreç konusunda heyecanlı değil çünkü aslında kendisini yeni bir eğitim öğretim yılı içerisinde nelerin beklediğini bilmiyor. Bu yazımda verimli bir şekilde bu yılı nasıl geçirebilirsiniz diye anlattım.

Öğrencilere tavsiyeler;

Okulun ilk gününde yeni bir okula gelmişseniz eğer sınıfınızdaki arkadaşlarınızı dikkatle gözlemleyin. Hangi kişiler size arkadaş olabilme konusunda daha yakın ve sıcak göründü, sizin tarzınıza benzerdi, hangi kişiler ise daha uzak ve aykırı göründü? Bunu hemen anlamanız zor olsa da hemen hemen birçok arkadaşlığın okulun ilk günlerindeki kaynaşmalarla oluştuğunu söyleyebiliriz. Daha sonradan oluşan bu gruplar içerisinde dahil olmak hem zor olabilir, hem de ilerleyen günlerde fikir ayrılıklarınızda sınıf içerisinde yalnız kaldığınızı hissedebilir, özgüveninizi kırabilirsiniz. Bu sebeple ilk günler utangaçlığı bir kenara bırakıp sosyal olmaya gayret edin.

Derslere en baştan ağırlık verin. Biriken konular her zaman yaklaşan sınavlarda artmış bir yük oluşturur. Bu sebeple henüz daha çok fazla konu birikmemişken ipin ucunu baştan sağlam tutum ve günlük çalışın.

Çalışırken bazı doğru ders çalışma alışkanlıkları edinin. Örneğin, sessiz sakin bir ortamda dikkatinizi toparlayacak şekilde derinleşerek çalışın. Eğer dikkatinizle ilgili problem yaşıyorsanız en baştan bir uzman desteği alın.

Tablet, bilgisayar, telefon gibi teknolojik aletlerle kullanım saatini kısıtlayın ve çalışma düzeninize sadık kalın.

Velilere Tavsiyeler;

Okul seçerken okulun sosyal imkanları ve şartları dışında hangi öğretmenlerin eğitim sağlayacağını araştırın. Çocukları eğitime yakınlaştıran yada soğutan en önemli faktörlerden biri öğretmendir. Bazen öğretmenlerin bazı davranışları çocukları bazı derslerden soğuturken, bazı davranışlarda çocukların o derse sempati duyabilabilmesini sağlayabilir. Bazı dersleri öğretmenleri sayesinde sevebilirler ve daha başarılı olabilirler. Bu noktada çocuk gelişimi için öğretmenler önemli bir rol model oluşturmaktadır.

Bazı terapi seanslarımda öğrenciler sınıf ortamı içerisinde bağıran, sesini yükselten öğretmenlerden kaygı duyduklarını söyleyebiliyorlar. Bu sebeple okulda herhangi bir problem yaşayıp yaşamadığını anlamaya çalışın.

Açık uçlu sorular sorun. İletişimi en baştan sağlam tutun. Çocuğunuzun arkadaşlarını öğrenin. Kimlerle nasıl vakit geçirmekten hoşlandığını öğrenin, arkadaşların birbirini olumlu veya olumsuz etkileyebileceğini unutmayın.

Yasaklayarak değil, yaşamı dengeleyerek götürebilmesine yardım edin. Bazı şeyleri yasaklamak yerine neden doğru olmadığını anlatın.

Çocuğunuzla ders konusunda kavga etmeyin. Birçok aile dersler konusunda çocuğu ile arasını bozduğu için iyi iletişim de kuramıyor. Bu sebeple kavga etmek yerine anlamaya çalışın. Asıl sebebi bulmaya çalışın. Örneğin çocuğunuz ödev yapmayı sevmiyorsa, sadece belirli derslerde mi bu problemi yaşıyor yoksa her derste mi bulmaya çalışın. Ardından bazı derslerin ona zor gelip gelmediğini öğrenin. Şu sorularla gözlemlemeye devam edin;

Sorumluluklarını her zaman mı aksatıyor yoksa sadece ödev ve ders konusunda mı böyle umursamaz davranıyor?

Derslerde dikkat süresi nasıl? Sorumluluk alması gereken aktiviteleri sık sık yarıda bırakır mı? Ödev başına oturduğunda sık sık tuvaletim geldi, uykum geldi, acıktım gibi çeşitli bahanelerle başından kalkar aksatır mı?

Genel olarak evin kurallarına yaklaşımı nedir?

Okulda öğretmenleri ile arası nasıl?

Son zamanlarda kötü bir olay yaşadı mı, canını sıkan birşeyler oldu mu?

Rutin giden düzeniniz dışına çıktığınız oldu mu?

Çocuğunuzun derslerini ve ödevlerini yapabilmesi için uygun bir çalışma alanı var mı?

Çocuğunuz tablet, telefon ve bilgisayar gibi teknolojik aletlerle çok mu vakit geçiriyor, bu vakit normal süreler içerisinde mi yoksa fazla mı?

Bu sorularla çocuğunuzu tanımaya çalışın. Tanırken zorlandığınız durumlar olduğunda psikolojik destek almaktan kaçınmayın.