Geçtiğimiz günlerde meslek hayatımın en anlamlı ödüllerinden birisini aldım. Bu ödülü anlamlı kılan, organizasyonun engelli kardeşlerimiz tarafından düzenlenmiş olmasıydı. Birçok kurum, kuruluş ve iş insanlarının sponsorluğunda yapılan törene çok sayıda siyaset, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarından yoğun katılım sağlandı.

Her zaman toplumun sesi olduk onların sorunlarını dertlerini dinledik. İhtiyaç
Duydukları anda yanlarında olduk. Bunun karşılığı olarak da böyle organizasyonlarda onore edilmek, ödüle layık görülmek, yaptığımız işin doğru anlamda yerine ulaştığını göstermektedir.

“Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” Terkib-i Bentleri ve gazelleriyle bilinen Ziya Paşa'ya ait olan bu sözde, eylemin sözden çok daha önemli olduğu vurgulanır. Bu sözde geçen ayine kelimesi ayna demektir. Ancak bu sözde ayine kelimesi, bir kişinin karakteri manasında kullanılmıştır. Bu sözün anlamı şu şekildedir: Bir kişinin karakteri hakkında malumat sahibi olmak isteyenler, o kişinin sözlerinden ziyade gerçekleştirdiği eylemlere bakmalıdır. Eylemlerimizin yazılarımızla pekiştiğini görmek bizi daha da mutlu ediyor.

Bir köşe yazımda “Engelim Özgürlüğüme Engel Değil” başlığını atarak engelli kardeşlerimizin sorunlarını dile getirmiştim. Sadece yazılarımızda haberlerimizde değil fiziki olarak da onların her daim yanında olduk. Çağırıldığımız her organizasyona koştuk, sorunlarını, dileklerini ve ihtiyaçlarını yetkililere ilettik çözümünü başından sonuna kadar takip ettik.

Her yıl 3 Aralık Dünya Engelliler Günü engelli kardeşlerimize adanmış bir gün olarak kutlanıyor. Onlar sadece o günde değil yılın her gününde hatırlanmak istiyor. “Sadece 3 Aralık'ta değil, senenin tüm günlerinde birlikte olalım. Sorunlarımızı bizlerden dinleyiniz ve sonrasında çözümlerine destek olunuz” diyorlar.

Bizler onlar için tahsis edilen yerleri kapma yarışındayız. Engelli işareti bulunduğu kaldırıma sandalye masa atar çay kahve içeriz. Engelli işareti bulunan otopark alanına arabamızı koyarız. Kaldırımdaki sarı işaretler pek çok kişinin dikkatini çekmiştir. Fakat çoğumuz kaldırımlarda bulunan bu işaretlerin ve noktaların anlamını bilmiyor. Hatta çoğu kişi bu çizgilerin peyzaj çalışması veya süs olarak yerleştirildiğini düşünüyor. Kaldırımdaki noktalar ve şeritler, görme engelli kişilerin sokakta yürürken basarak veya bastonlarıyla temas ederek zemini hissetmelerini sağlamak amacıyla yapılmıştır.

Bu ülkede 4 milyon 876 bin engelli insanımızın yaşadığının farkına varalım.  Biraz hoşgörü, biraz anlayış, biraz paylaşım ve biraz da sevgi katalım. Hepimiz birer engelli adayıyız engelleri birlikte aşalım.
Sağlıcakla…