Peşinen söyleyelim… Almanya’da korona enfeksiyonuna bağlı olarak hayatını kaybedenlerin sayısı dün itibariyle 266 daha artarak 98.544‘ e yükseldi… Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen’in dün verdiği bilgiye göre, koronaya kurban gidenler arasında 2.870 de Türk vatandaşı bulunuyor… Bunlar Türk vatandaşı veya çifte vatandaş… Alman vatandaşı Türkler arasında da hayatını kaybedenlerin olduğu muhakkak… Sayı daha da fazla olabilir…
* * * *
Ölümün tabiiki vatandaşlığı olmaz… Her ölen bir can… Bir filozofun ‘Çok sevdiğiniz biri ölene dek, ölümle tam anlamıyla karşılaşamazsınız‘ dediği gibi bu acıyı asıl onlar yaşıyor… Veya Cemal Süreya’nın bir şiirinde ‘Ölüm geliyor aklıma birden ölüm‘ dediği gibi… Dün itibariyle Almanya virüs bulaşan 3.429 kişi yoğun bakım istasyonlarında ölümle pençeleşiyor bir yerde… Bunlardan 1.667’si entübe edilmiş durumda… Hepsine Tanrı’dan şifa diliyorum… Dileğim bir an önce iyileşmeleri… Dün itibariyle vaka sayısı da rekor kırdı… 68.366 kişiye virüs bulaştığı tespit edildi… Böylelikle toplam vaka sayısı 5,21 milyona yükseldi…
* * * *
Almanya dördüncü dalgada frene basmakta geç mi kaldı… Bu tartışılıyor… Felsefe, sosyoloji veya antropoloji okuyanlar Helmuth Plessner’i mutlaka bilirler… Felsefi antropolojinin kurucusu Helmuth Plessner’in 1959’da yazdığı “Gecikmiş Millet” (Verspaetete Nation) Alman ulusu ile ilgili en önemli felsefe kitaplarından biridir. 1959’dan beri felsefe, tarih, sosyoloji çevrelerinde tartışılıp üzerinde çok sayıda kitap, makale yazılmıştır. Tartışma şimdi de sürmektedir. Eserin ana fikri ancak 1871’de bir birlik sağlayan Almanya’nın gecikmeyle bir millet olabildiğidir. Bu gecikmenin daha sonra Almanya’nın karşılaştığı felaketlerin sebebi olabileceği tezi savunulur… Acaba Almanya şimdi yine mi gecikti…
* * * *
Almanya’da salgın hastalıklarla ilgili tek yetkili kurum Robert Koch Enstitüsü’dür… Enstitü Başkanı Lothar Wieler, dün duygusal ama öfkeli bir konuşma yaptı… Wieler'e göre hastanelerdeki durum da giderek kötüleşiyor. ‘Hiçbir zaman şimdiki kadar endişelenmemiştik. Gerçek sayılar daha fazla… Şu anda her gün kaydedilenin en az iki veya üç kat daha fazla enfeksiyon var. Son zamanlarda, hastaların yüzde 0,8'i öldü. Bu, her gün enfekte olan 50.000'den fazla kişiden 400'ünün önümüzdeki birkaç hafta içinde öleceği anlamına geliyor. En iyi tıbbi bakımla bile kimse bu insanlara yardım edemez‘ diyor…
* * * *
Robert Koch Enstitüsü Başkanı siyaseti ihmalle suçluyor… Aşılama oranının önemli ölçüde artmadığı takdirde dördüncü dalganın önceki tüm dalgaları açıkça geçebileceği konusunda uyardı. Wieler, siyaseti ciddi hatalarla suçladı. ‘Çok fazla alanda çok hızlı açıldık. Yeni bir şeyler icat etmeye devam etmemize gerek yok. Net bir şekilde söylüyorum. Acil bir durumdayız. Aşılan sayısını artırmalıyız. Aksi takdirde bu krizi kontrol altına alamayız‘ diye eleştirdi.
* * * *
Emanet Şansölye Angela Merkel başkanlığında yapılan toplantıda da Berlin belediye başkanı Michael Müller, aşısızları bencillik, kayıtsızlıkla suçladı. Müller, ‘Aşı oranı açıkça çok düşük. Bir azınlığın çoğunluğa hükmetmesi ve sağlıklarını tehlikeye atması ile devam edemez. Bu nedenle aşısız insanlar artık toplum hayatından giderek daha fazla dışlanarak yaşamak zorunda kalmalı‘ dedi…
* * * *
Almanya’da 328 gündür aşı kampanyası yapılıyor… Dün yapılan 504 bin aşı ile 56,4 milyon kişi iki doz tam aşılanmış oldu. Bu nüfusun yaklaşık yüzde 67,8’i… 14 Kasım itibariyle Almanya'ya 123,1 milyon doz aşı geldi… Bunlardan 93,6 milyon dozu BionTech/Pfizer, 14,4 milyon dozu AstraZeneca, 10,3 milyon dozu Moderna ve 4,7 milyon dozu Johnson&Johnson… Bunların yüzde 94,4’ü kullanıldı…