Bu tartışmalar CHP'ye ve Kaftancıoğlu'na yarar

Adı Canan Kaftancıoğlu.

Tıp doktoru.

Henüz ortalama yaşamının ortalarında.

Karadeniz kökenli.

Ardahanlı, Cilavuz Köy Enstitüleri mezunu, öğretmen kökenli, 1980 yılında öldürülen gazeteci-yazar Ümit Kaftancıoğlu'nun oğlu Dr. Ali Naki Kaftancığlu ile evli.

Hayvansever.

Doğasever.

İnsan sever.

Sporsever.

Özgürlükten yana olan.

Dayanışmadan yana olan.

Haktan, hukuktan, adaletten yana olan.

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul il yönetimi dahil, birçok organlarında görev alan.

Modern Türkiye Cumhuriyeti'nin, modern bir bireyi.

*

Peki ne yaptı bu kişi.

Kurultay öncesi Türkiye genelinde gerçekleşmesi gereken kongrelerden birisi olan, CHP İstanbul İl Başkanlığı için birşeyler yapmak gerek dedi.

CHP'yi önce İstanbul'da ardından Türkiye'de iktidara taşıyacak yönetimi il yönetimine getirmek gerek dedi.

Bu satırların yazarı kendisini CHP İstanbul İl başkan adayı olarak lanse etti.

O aradı ve 'Mehmet bey, ben aday olmak istemiyorum. Ancak CHP İstanbul doğru yönetilmiyor. Partimizi iktidara taşıyacak bir ekibin iş başına gelmesi gerekiyor' dedi.

Bu düşüncelerini aktarmak için Ankara'nın, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun kapısını çaldı.

Kılıçdaroğlu ona; 'arkadaşlar sizi aday görmek istiyorlar' dedi.

Derken bu sürece gelindi ve Dr. Canan Kaftancıoğlu başa baş geçen bir seçim sonrası rakibi cemal Canpolat'tan 7 oy fazla rey alarak yeni il başkanı oldu.

Kılıçdaroğlu Kaftancıoğlu'nu destekledi

Hemen burada şunu söyleyelim.

Bir önceki seçimlerde, 2015 yılında CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun kendisine destek vermeemsine rağmen seçimleri kazanan Cemal Canpolat bu defa da yine aynı duruma rağmen kaybetti.

Bir anlamda kaybetti de sayılmamalı.

Zira Canan Kaftancı'ya büyük bir destek vardı.

CHP İstanbul milletvekillerinin büyük çoğunluğu.

İlçe başkanlarının çoğunluğu.

14 belediye başkanının 10 tanesi Kaftancıoğlu'na destek verdi.

Hatta CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun bazı beleidye başkanlarını aradığı da gelen duyumlar arasında olsa da doğrulatamadığım için isim belitmiyorum.

Bu başkanların çoğu bu telefondan sonra Canpolat safından ayrılarak Kaftancıoğlu safına geçse de, bir kaç tanesi ise bu telefona rağmen safını değiştirmedi.

Canpolat'ı o isim silmeler götürdü!

Bu arada hatırlarsanız ilçe kongreleri devam ederken geçtiğimiz Kasım ayında Canpolat'ın – bazı delegelerin ismini silerek yerlerine başkalarını yazdığı için - genel merkez tarafından görevden alınma ihtimali vardı.

Ancak CHP yönetimi görevden alma yoluna gitmedi ve Canpolat'ın kongrede kaybetmesini sağladı.

Neden saldırılar başladı

Peki seçim bitti.

CHP İstanbul'un yeni il başkanlığına, CHP tarihinde bir ilk gerçekleşerek kadın bir isim getirildi.

Ne oldu da bir anda bu taze isme saldırılar yapılmaya başladı.

Gerçekten Canan Kaftancıoğlu bu kadar saldırıyı, hakkında soruşturma açılmasını hakediyor muydu?

Hemen şunu söyleyelim ki; biraz zaman geçince çok daha net anlaşılacak.

Bir kişi ile ilgili konuşulan, tartışılan, beğenilmeyen ne kadar fazla özellik varsa, o kişinin partisine katacağı siyasi değer daha fazladır.

Demek ki o kişi geride bıraktığı süreyi boş geçirmemiş.

Dolu dolu yaşamış.

Üretmiş.

Sokağa çıkmış.

Mağdurun yanında olmuş.

Ezilenin yanında olmuş.

Savaşa dur demiş.

Barıştan yana olmuş.

Daha ne olsun!

Yoldaş demenin ne mahsuru var?

Sorarım size; 'Atatürk’ün askeriyiz' sözü yerine; Atatürk'ün yoldaşlarıyız' demenin ne mahsuru var.

Mağdur olan bir kişi, HDP'li ise, MHP'li ise, yani farklı görüşten ve farklı kesimden birisi ise onun mağduriyetini dillendirmenin ne mahsuru var.

Hele şu Halk TV'nin yaptığına ne demeli.

Hani 'A Haber' yanlı yayın yapmaktaydı, yalan haber yapmaktaydı, taraflı haber yapmaktaydı.

Cumhuriyet Halk Parti'nin tv kanalı gibi bilinen ve partililerce en çok izlenen, güzenilen bir televizyon kanalı, ortada kongre yarışı yapan iki partili isimden.

Birisini karalıyor, diğerini savunuyorsa.

Ortada ciddi bir yanlışlık var demektir.

Gazetecilik adına utanç duyulacak bir durum var demektir.

Bu satten sonra Halk TV kime ne anlatırsa anlatsın habercilik adına sınıfta kaldı demektir.

Poizif ayrımcılık yapalım!

Bütün bu söylemler, eleştiriler, iftiralar bir yana.

CHP İstanbul'un yeni il başkanı Kaftancıoğlu'na biraz zaman tanınmalı.

Onu da dinlemeli.

Fırsat verilmeli.

Bakın daha ortalarda taş atarken dolaşan bir kadın fotoğrafı var.

Kaftancıoğlu kesinlikle bu fotoğraftaki kadın ben olmadığım gibi o insan her kimse ona ciddi haksızlık yapılıyor diyerek de.

Ciddi anlamda bir mağduriyete dikkat çekmekte.

Arkadaşlar; gelişen ve büyüyen bir ülkenin; düşünen, araştıran, farklı bakan, farklı düşünen siyasilere ihtiyaç var.

Lütfen bu değerleri kolay kolay harcamayalım.

Hangi siyasi partiden olursa olsun, yeni bir göreve gelen isme karşı önyargılarımızı bir kenara bırakarak, Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda, insani değerlerin çıkarı doğrultusunda, bilimin, sanatın, ekonominin, üretimin, ilerlemesi doğrultusunda bakmaya çalışalım.

Açıkça ben Canan Kaftancıoğlu'nun çok başarılı bir görev yapacağı inancımı, İstanbul, ülkem ve - poizitif ayrımcılık da yaparak – kadınlar adına sürdürmek istiyorum....

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Mert Arşivi