Utku Kızıltan

Utku Kızıltan

İsrail'in tohumu ile işimiz zor

Beslenmemiz gittikçe kötüye gidiyor. Çevremizde kanser hastalıkları hızla çoğalıyor. Ne yediğimiz belli değil. Eskiden her şey doğaldı. Tarım alanlarımız fabrika olmamış, derelerimiz kirlenmemişti. Köylü kendi tohumunu kendi üretirdi. Tanrı her şeyi ne güzel planlamış. Güneş, toprak ve su nasıl bir hayat kaynağı. Güneşten yayılan enerji dalgalarının yaklaşık 50 milyonda biri atmosfer tabakasından süzülerek dünyaya ulaşır. Buna güneş ışınımı diyoruz. Işınları dalga boylarına göre mor ötesi ışınlar (ultraviyole), gözle algılanabilen ışınlar, kızıl ötesi ışınlar diye sınıflandırabiliyoruz. Bitki türleri güneş ışınından doğrudan yararlanırlar. Fotosentezle bitkiye ulaşan ışınım enerjisi kimyasal enerjiye dönüşür. Bu enerji kaynağı insanlara ve ot obur hayvanlara besin olup enerji verir, ot obur hayvanları yiyerek beslenen insan ve hayvanlar da bu enerjiden istifade eder böylece besin döngüsü oluşur. Bizim yaşamımızı sağlayan toprak, su ve güneşin değerini bilmezsek, gittikçe azalan verimli topraklarımızı, içilecek tatlı sularımızı çok ararız. Yeryüzünün toplam yüz ölçümü 510 milyon Km2 dir. Bunun yaklaşık 150 milyon Km2’si kara parçalarından oluşmaktadır. Toprağın kirlenmesi yoğun şekilde besin değeri kaybetmesi anlamına gelir. Erozyon, çölleşme, çoraklaşma, yanlış sulama, amaç dışı kullanma çabası. Sanayi tesisleri, şehirleşme, turizm ve yollar toprağın en verimli olduğu alanlara yapılmaktadır. İnsanoğlu daha önce beş kez meydana geldiği ileri sürülen yok oluşa benzer bir hızla canlı yaşamı yok etme sürecini devam ettirmektedir. Yıllar önce Pendik Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Farmakoloji Bölümünden Veteriner Hekim Güliz ÇELİK bakın ne diyor. Tarım ve Köy işleri Bakanlığında 115 bin üstünde kişi çalışıyor. 70 tane üniversitemiz, 30 tane ziraat fakültemiz, 50 tane tarım araştırma enstitümüz,10 bin işsiz ziraat mühendisimiz var. Buna rağmen Türkiye tohumda tamamen dışa bağımlı. Tek kelimeyle tohumun patronu ise İsrail. İsrailli araştırmacıların, genleriyle oynayarak, gül ile limon kokulu domates yetiştirdiğini Şalom Gazetesi 'nin internet sayfasından yayınlamıştı biraz araştırıp okuyabilirsiniz. İstediğiniz şekle sahip domatesleri bile bulabilirsiniz; çekirdeksiz, kalp şeklinde, salatalık şeklinde, dilimli... Yani genlerle oynama meselesi yüzde yüz doğru. Gelelim başka doğrulara. Bu tohumların bir ekimlik olduğunu bilmeyen yok. Yani İsrail'den bir defa tohum almakla kurtulamıyorsunuz. Bir gram tohumun fiyatı her dönemde bir gram altına denk oldu. Üstelik İsrail tohumunu toprağa bir ektin mi artık isteseniz de yerli tohuma dönemiyorsunuz. Genetik tohum o toprağa da zarar veriyor. Artık hep bu genetik tohumu kullanmak zorundasınız. 50-70 yıl sonra ise toprak kanserojen maddelerle dolduğu için artık tamamen kullanılmaz hale geliyor. Buna en güzel örnek Türkiye'nin patates deposu olan Niğde ve Nevşehir bölgelerinde yetiştirilen patateslerde kanserojen maddeye rastlandığı için artık patates ekimine izin verilmemesidir. Yani İsrail tohumu tek başına satmıyor. Tohum alana hastalığı bedava....Tohumların içine hastalık yerleştiren İsrail bu sayede zirai ilaç satılımınıda garanti altına almış oluyor. Bütün bu acı tabloya rağmen Türkiye'de yabancıların menfaatine çalışan bir patent sistemi işletiliyor. Ne korkunç. Köylü kendi bahçesinde tohum bırakamayacak. Yoksa uluslararası mahkemede yargılanacak! Şu anda dünyada İsrail tohumu kullanma yasası çıkartan ilk ülke Irak'tır. İkincisi de biz olacağız. Bu yazıyı okuduğunuzda seçimler bitmiş, ülkemizin istikbali belirmiş olacak. Allah hepimizin yardımcısı olsun. Bu sebepledir ki doğayı korumak hepimizin görevi olmalıdır. Çevrecilik bir eğlence topluluğu, bir moda değil, hepimizin katkıda bulunacağı bir insanlık görevi olmalıdır. Sağlıklı kalmanız dileklerimle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Utku Kızıltan Arşivi