Şehitlerimizi andık çocukları sevindirdik

Tunç Çağı'ndan, Urarturlar'dan, Roma'dan, Bizans'tan, Selçuklu'dan, Osmanlı'dan, Genç dönem Hiristiyanlık’tan kalan, içinde kiliseleri, camileri, tarihi eserleri barındıran 3 bin yıllık kent Kars’ın bin yıllık kalesi bile birçok türküye konu olmuş bir çok halk ozanının güftesinden geçmiştir.

Bu güzel, tarihi, Kafkasya'dan Anadolu'ya köprü olmuş memleketi senede bir iki defa yazıyorum ama inanın hergün yazsak ve konuşsak da ne biz yazmaktan usanırız ne de eminim siz okuyanlar bıkar.

mehmet mert sarıkamış kars

 

*

İşte bu güzel memlekete geçtiğimiz hafta yine bir gezi düzenledik.

Bu defa Beylikdüzü Kars Ardahan Iğdır İş İnsanları Derneği yöneticileri ile birlikte yirmi kişilik kafileydik.

Dernek öncelikle çok duyarlı bir davranış göstererek ihtiyaç sahibi 500 öğrenciye kıyafet yardımı götürmüş.

Ardahan, Hanak ve çevre ilçe ve köylerindeki yoksul, gariban, ihtiyaç sahibi diye okul yöneticilerinin belirlediği öğrenciler kendileri için hazırlanan kıyafetlerin dağıtımında yarı sevinçli yarı duygulu anlar yaşıyordu.

Başta, Beylikdüzü Kars Ardahan Iğdır İş İnsanları Dernek Başkanı Temel Altuntaş olmak üzere, bu duyarlı davranışlarından dolayı emeği geçen bütün yönetici ve üyelerini tebrik ediyor, o garibanlar adına teşekkür ediyorum.

Umarım bu tür yardımlar ve duyarlı davranışlar artarak devam eder.

Dernekler artık kapı kapı dolanıp yardımlar dilenmek yerine, kapıları çalarak yardımlar ve bağışlar yaparlar.

Sarıkamış dramı!

Tabi gezinin asıl amacı Sarıkamış Şehitleri'ni Anma Törenlerine katılım sağlamaktı.

Son yıllarda bir birinden önemli etkinlikler düzenlenerek ülke genelinde Sarıkamış Şehitleri anılıyor.

Sarıkamış Faciasıyla ilgili olarak 1914 Aralık ayının son, 1915 Ocak ayının da ilk haftasında neler olduğunu mutlaka bilmemiz gerekir. Bu haftalar, 1914'te Sarıkamış'ta uğradığımız ve onbinlerce Mehmetçiğin hayatına mâlolan büyük facianın yıldönümüdür.

Osmanlı Rusya arasında geçen savaşta düşmana kurşun sıkmadan, Alluhuekber Dağları'nda soğuk ve karda mahsur kalan 90 bin Türk Ordusu'nun canlarını vatana verdiği günün adıdır Sarıkamış.

Sarıkamış Dramı yıllarca ülke insanından saklansa da gerçekleri sağlamanın ortaya çıkartmaktan daha yanlış olduğunu anlamaya başladığımız günden itibaren bu gerçekler ülke insanıyla paylaşılmaya başlandı.

Paylaşıldı ki, yarın benzer yanlışlıklar olmasın, benzer hatalar yaşanmasın, ülkeleri ve devletleri yönetenler attıkları adımlarda daha dikkatli olsunlar.

Tek başlarına karar vermesinler.

Tıpkı Osmanlı'nın son yıllarındaki etkin komutanlarından Enver Paşa'nın yaptığı gibi, güneyden henüz biten savaştan gelen ordunun, hazırlıksız olarak çetin kış ayında Sarıkamış'a gönderilmemesi gereken bir yanlışa düşülmesin.

*

1915, Enver Paşa için büyük mağlubiyet ve galibiyetler yılıdır. Hedefi elbette Sarıkamış gibi küçük bir kasabayı Rusların elinden almak değildir. Asıl hedefi, Rusları önüne katıp Tiflis’e kadar kovalamak, oradan Tebriz, Bakü, Tahran’a uzanmak, Afganistan içlerine kadar Müslümanları hareketlendirip Rus işgaline son vermektir. Çektiği gizli telgraflarla komutanlarına bu hedefin detaylarını anlatır, girecekleri ülkelerde işgalci olmayacaklarını, oraları Rus zulmünden kurtarıp, bağımsızlıklarını verip geri döneceklerini özellikle vurgular.

Bu büyük hayal, Allahu Ekber dağlarında soğuğa yenik düşer. Ordunun böyle çetin bir kışa hazır olmaması bir yana, subayların elinde doğru dürüst bir harita bile yoktur. Enver Paşa’nın hiçbir mazerete tahammülü yoktur. Ordunun hazır olmadığını söyleyen Hasan İzzet Paşa’ya “Hocam olmasaydınız sizi idam ettirirdim” der, 3. Ordu Komutanlığından azleder ve yerine kendisini atar.

*

İşte böyle.

Sarıkamış ile ilgili gerçekleri bilmemiz gerekiyor.

Tarihimizdeki kahramanlıkları yazdığımız ve konuştuğumuz gibi talihsizlikleri, hataları, yanlışları da yazmamız ve konuşmamız gerekiyor.

Soğuk memleketin sıcak olayları

Dedik ya, Kars gezimize Sarıkamış etkinlikleri vesile oldu, Beylikdüzü Kars Ardahan Iğdır İş İnsanları Derneği'nin gariban öğrencilerin içini ısıtmasına neden oldu.

Yeri gelmişken dernekçilik ile ilgili burada bir şey söylemek istiyorum.

Sivil Toplum Kuruluşları'nın çoğu ne yazık ki amaçlarına hitap edici faaliyetlerde bulunamıyorlar.

Veya bulunmuyorlar.

Dernekler neden kurulur?

Dayanışmak, yardımlaşmak, paylaşmak, eğitim etkinlikleri, kültür sanat etkinlikleri yapmak için.

İyi de bunlardan hiçbirisi yapılmıyorsa o dernek neden var olsun ve neden boşuna o koltuklar işgal edilsin ki.

Siz siz olun kalın giyinin

Sonuç olarak bir güzel memleket gezimizi de tamamladık ve evimize döndük.

Döndük ama dört gün süren gezimizin son günü ben üşüttüm.

Daha kendimi genç ve Kars'lı zannediyorum hala.

Oysa vücudum çoktan memleket havasını unutmuş.

Sen misin altlık giymeyen kafayı örtmeyen Mehmet.

Karda, ayazda, eksi 15 derecede kar topu oynarsan kaparsın şifayı.

Üzerine bir de sisten dolayı uçuşlar iptal onup da çetin kış yollarında Trabzon'a kadar Girp halim daha bir ağırlaştı ve ben de bu yazımı kapalı kulaklar, sümüklü burun, dayak yemiş gibi vücut eşliğinde sizlere ulaştırdım...

Bir dahaki gezimizde unutmuyoruz gittiğimiz yere göre giyiniyoruz, hazırlık yapıyoruz...

kars sarıkamış

kars sarıkamış
Hanaklı çocuklar, KAI Beylikdüzü İş İnsanları Derneği’nin kendilerine hediye ettiği kışlık ayakkabı ve giysilerin sevincini yaşadı

kars sarıkamış
KAI Beylikdüzü İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri bir arada.

kars sarıkamış
Sarıkamış’ta atlı kızaklara da binerek keyifli bir hatıra kazanmış olduk.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Mert Arşivi