Ramazan Bayramı’nın 9 gün olmasıyla kimileri tatil fırsatını memleketine giderek değerlendirirken kimileri de İstanbul’da kalmayı tercih etti. Özellikle megakentin bayram tatillerinde boşalmasını fırsat bilen yerli ve yabancı turistler için İstanbul’un keyfi bir başka güzel.. Öyle ki İstanbul’un kozmopolit yapısı ile birlikte ister tarihi birçok müze, cami, ibadethane v.b kültürel yerleri görebilmenin imkanı daha çok bulunurken isterseniz de daha sakin ve kafa dinlemek için alternatif önerileri bir arada sunan yerler mevcut. Her isteği karşılayan megakentin birbirinden güzel lokasyonlarını seçmek sadece size kalmış..

Hazır havaların ısınmasıyla birlikte İstanbul’da deniz kum güneş üçlüsünü gerçekleştirebileceğiniz, günübirlik gidilebilen hem de gezerek dinlenmenin tadına varmak isteyenler için de şahane bir öneri ile geldim. Bu bayram bende biraz kafamı toplamak ve dinlenebilmek adına Burgazada’ya geldim. Özellikle Adalar bölgesi hem günübirlik hem de benim gibi birkaç gün kalarak kafanızı dinleyebileceğiniz alternatif butik oteller ve kiralık evler bulunuyor. Tatil olması dolayısıyla oldukça talep gören Adalar ilçesindeki Kınalıada, Heybeliada, Burgazada ve Büyükada’ya oldukça rağbet var. Dilerseniz birbirine yakın adalardan istediğinize 1 gün ayırarak hem gezmiş olursunuz hem de denizin keyfine varabilirsiniz.

Hazır bende Adalar’da neler yapabilirim diye keşfe çıkmışken sizlere de birkaç fikir vermek istedim. Hangi adada neler var? ve Adalar’da nereleri gezip görmek gerekir? İşte bu sorunun yanıtını merak edenlere Kınalıada, Burgazada, Heybeliada ve Büyükada’ya dair gezip görülebilecek yerlerin listesi..

Aslında İstanbul’da 7 ada var fakat sadece 4’üne düzenli olarak ulaşım var. Adalar’a ulaşım feribotla ya da deniz taksi yöntemiyle oldukça kolaydır. Adalar’a tek tek uğrayan şehir hatları vapur seferleri ile gidebilirsiniz. Belirli saatlerde kalkış ve varış noktalarına internet üzerinden ulaşabilirsiniz. Şehir hatları vapurunda kişiselleştirilmiş İstanbulkartınızla ulaşımınızı sağlamak mümkün.. Üstelik bayramlarda da toplu taşıma ücretsiz olmasıyla oldukça Adalar çok fazla vatandaşın uğrak noktası.. Gelelim Adalar’da yapılacaklara.. Adalar sırasıyla Kınalıada, Burgazada, Heybeliada ve Büyükada şeklinde ilerliyor. En küçük ada Kınalıada, en büyüğü ise adı üstünde Büyükada’dır.

Kınalıada

İlk rota Kınalıada’dan başlıyor. Kınalıada ortalama 30-45 dakikalık yürüyüşle adayı tamamen gezip görebileceğiniz en sakin adadır. Özellikle Kınalıada denizinin en temiz olduğu söylenen ada olarak biliniyor. Bu sebeple denize girmeyi düşünenler için iyi bir alternatif olacaktır. Nisan ayında İstanbul’da deniz sezonunun açıldığından pek emin değilim ama hava biraz daha ısındığında güzel bir tercih olabilir. Kınalıada’da yüzeceklere de Kumluk, Teos ve İskele Plajları tavsiye ediliyor. Ayrıca halk plajı da var. Ada’ya gelmişken de Rum Ortodoks Panayia Kilisesi, Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi, Dönüşüm Manastırı, Hristos Tepesi ve Hristos Manastırı Kınalıada’da görülecek en önemli ve tek yerleri denebilir. Hristos Tepesine çıkmayı düşünenlere şahane bir panaromik ada manzarası karşılayacaktır. Burada gün batımı muhteşem bir görsel şölen olur.

Burgazada

Burgazada denince birçok kişinin aklına Sait Faik Abasıyanık gelir. (Bilmeyenler için hatırlatma! Ünlü şairin uzun yıllar yaşadığı yerdir.) Abasıyanık’ın en çok sevilen şiirlerini Burgazada’da yazdığı iddia edilir. Öyle ki yaşadığı ev yıllar sonra müzeye çevrilmiş ve şuan da da ziyaretçilerin uğrak noktalarından biri oluyor. Fakat bayram dolayısıyla müze kapalı. O yüzden Sait Faik Abasıyanık Müzesini dışarıdan görebilirsiniz.

Burgazada’da bir diğer nokta çok sayıdaki begonvillerle çevrili köşklerin önünde fotoğraf çekebileceğiniz tarihi köşkler bulunuyor. Burada mimariyi inceleyebilir ada sokaklarında Bozcaada’yı andıran atmosferinde kaybolabilirsiniz. Kalpazankaya Plajı, Süt Koyu, Madam Marta Koyu, Aya Yani Kilisesi, Hristo Manastırı ve Burgazada Camiine ziyaret edebilirsiniz.

Heybeliada

Heybeliada’da çok sayıdaki tarihi köşklerin iç içe bulunduğu ve dev begonvil ağaçlarıyla bezenmiş mutlaka görülmesi gereken adalar arasındadır. Büyükada’dan sonra ikinci büyük ada olma özelliğini taşır. Burada birçok görülebilecek yerler mevcuttur. İsterseniz bisiklet kiralayabilir ya da İBB’ye ait golf araçlarına benzer otobüsleriyle adada gezerek tur yapabilirsiniz. Heybeliada’da da Hüseyin Rahmi Gürpınar Müzesi, İsmet İnönü Evi Müzesi, Değirmenburnu Mesire Alanı, Ayios Nikolaos Kilisesi bulunmaktadır. Denize girmek isteyenler için Alman Koyu, Çay Limanı Koyu ve adanın manzarasını Değirmentepe’de çıkarabilirsiniz.

Büyükada

Gelelim son adamıza.. Heybeliada’dan sonra gelen Büyükada her turistin en çok uğradığı ve tatillerde en kalabalık olan adalardandır. Özellikle tatil haricinde haftaiçi Büyükada’ya gelmenizi tercih ederim. Fakat vakit ve zaman bulamayanlar için ise günübirlik keyif alabileceğiniz yerleri bulunuyor. Büyükada’da da bir diğer önemli şairlerimizden Reşat Nuri Güntekin’in Evi, Aya Yorgi Kilisesi, Troçki Evi, Adalar Müzesi, Rum Yetimhanesi, Meryem Ana Kilisesi, Adakule ve Adalar Müzesi ilk olarak görüşebilecek yerler arasında bulunuyor. Adalar bölgesinde genellikle sadece Pazar günlerinde kiliseler açık oluyor fakat yine de çevre etrafından bu tarihi yapılara göz atabilirsiniz. Ayrıca tarihe ışık tutan Adalar Müzesi, Troçki’nin Evi, Meryem Ana Kilisesi, Con Paşa Köşkü, Mizzi Köşkü gibi kültürel bir tur yapabilirsiniz. Özellikle bu noktalar tepede kaldığı için patika yollardan gitmek bisikletle zor olacaktır. Bunlara ek olarak adanın tüm manzarasını Adakule’ye çıkarak atabilir, ada sokaklarında büyüleyici köşklerin doğa ile iç içe oluşlarına geze geze doyabilirsiniz.

Herkese keyifli ve bol gezmeli bayramlar…