İntihar vakalarına kim dur diyecek?

Yeni dünya düzeni kurulurken 22. yüzyılda intihar vakalarında ciddi bir artış görünüyor.

Sadece intihar değil çırıl çıplak dolaşanlar, cinayetler kavgalar sapıklıklar sapkınlıklar, annesini kesenler, karısını çocuğunu kesenler vs. aldı başını gidiyor. Artık kendimizi şu soruyu sormamız gerekmiyor mu? Neler oluyor neden niye sebep nedir?

Bu sebepleri nedenleri araştırmak kimin görevi sosyologlar mı? Psikologlar mı? Psikiyatriler mi? Ebeveynler mi? Yoksa aile bakanlığı mı?

Neden bunları kimse konuşmuyor nerde medya, nerde yazarlar çizerler depremi seli savaşı siyaseti konuşan muhterem zaadlar nerdesiniz niye konuşmuyorsunuz?

Akademisyenler prof’lar akil insanlar toplumu organize etmek isteyenler neredesiniz?

Ülkede daha neler olması lazım ?Neden devletin yetkili bürokratlarını harekete geçirmek için somut adımlar atmıyorsunuz?

Bir küçük çocuğun yanında annesinin öldürülmesi o çocukta nasıl bir travma yarattığını bilmiyor musunuz yoksa görmek mi istemiyorsunuz?

Toplumun gözü önünde annesinin kafasını canice kesen insanın o duruma hangi maddeleri kullandığı için geldiğini neden konuşmuyorsunuz?

Samsunda kendini köprüye asan vatandaşın neden kendini astığını niye konuşmuyorsunuz.

Çıplak bir şekilde yerde yatan insanları niye konuşmuyorsunuz, Galata Köprüsüne çıkıp hayatına son veren vatandaşı niye yazmıyorsunuz.

Saçma sapan çizgi filmler izleyen ve kamakazi yaparak ölümlerine neden olan veya izlenen momo gibi bilinç altına yerleştirilen korku iklimini neden yazmıyorsunuz.

Peki her biri biribirinden tehlikeli subliminal mesajlar içeren oyunları, filmleri, dizileri niye yazmıyorsunuz.

Ülkemizin geleceği olan çocuklarımızı kurtarmak için neden bir çaba sarf etmiyorsunuz?

Daha kaç çocuk daha kaç anne kaç evlat yok olacak.

Benim önerim devletimizin tüm yetkili bürokratları bu geleceğimizi kabusa çeviren  konularla ilgili dehal bir çalışma başlatıp çözüm üretmelidir.

Yok uğraşmak istemiyorsa bulundukları işgal ettikleri devlet kadrolarını makamlarını terk etmeliler.

Yazımda amacım hükümeti suçlamak felan değil devleti yöneten organlar değil devletten maaş alan uzmanlar bu konuları gündeme almalı ki üst makamlar harekete geçsin.

Düşünen, sorgulayan, geleceğe yön veren insanlar olsun istiyoruz hepsi bu!

Makamlar kaybedildiğinde ve sonlandığında asıl makam halkın ve Hakkın karşısındaki makamdır. Bunu unutmasak yeter!

Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bahattin Demir Arşivi