Dilber Ramazan’da dans edecek mi?

Dizi deyip geçmemek lazım. İçinde öylesine büyük hikayeler öylesine çok toplumsal mesajlar barındırıyor ki bu diziler kimse farkına varmadan onların etkisinde kalıyor ve onları hayatlarının özel bir yerine koyuyorlar.

Son birkaç haftadır Kanal D’de yeni bir dizi yayına girdi. Dizinin adı: İnci Taneleri. Dizi iddialı bir dizi. Yılmaz Erdoğan uzun bir aradan sonra ilk kez bir yapımda kendi kişisel tarzını masaya yatırdı. Diziyi inceleyince belli ki iddialı bir yapım yaratmak istediler ve reytinglerde zirveye çıkmak istediler diye düşünüyorsunuz.

yilmaz-erdogan-dizi-sahnesi.jpg

Dizi daha yayına girmeden başrol oyuncu kızımızın bir pavyonda yaptığı Ankara dansı ile gündeme girdi. Biraz reklam birazda toplumsal abazalık sayesinde dizideki Dilber adlı karakterin kırmızı mini etekli kıyafetleriyle yaptığı danslar boma gibi gündeme düştü.

Dizi Kanal D’de yayınlandığı için grubun sahip olduğu gündem yaratma gücü sayesinde Dilber’i bir fenomen yaptı. Dizinin o dans sahnesi sayesinde millet unuttuğu pavyon kültürünü tekrar konuşmaya başladı. Dilber dizinin ilk bölümlerinde her bölümde sahneye çıktı ve Ankara türküleri eşliğinde dans etti. Dilber kalçalarını salladıkça gündem oldu. Gündem oldukça da kalçalarını daha fazla salladı. Dizi aldı yürüdü reytinglere birinci sıradan girdi ve yayınlandığı ilk bölümlerin tamamında reytinglerde gün birincisi olmayı başardı.

yaziya-bunu-gom.jpg

800 bin lira getiren dersler

Dizi Dilber’i canlandıran Hazal Ergüçlü’nün dövmeli bacaklarını konuştukça Hazar Ergüçlü de açıklamalar yapıp bu rolü için uzun zamandır dans dersleri aldığını söyledi. Dikkatinizi çekerim dans dersleri almış, fizik ya da matematik ya da tarih dersi değil. Tıp eğitimi hiç değil. Dans dersi! Tam bu sırada basında Hazal Ergüçlü’nün Dilber karakterini canlandırmak için diziden bölüm başına 800 bin lira aldığı ortaya çıktı. Ortaya çıktı ya da iddia edildi diyelim.

Zaten kafası karmakarışık olan gençler bir kez dana “ben neden okula veya üniversiteye gidip boşa kalem sallayayım” diye söylenmeye başladı. Yalan da değil! İki kalça sallayıp haftada 800 bin lira kazanmak bugün hangi üniversiteden mezun olunca başarılabilecek bir iş ki? Değil mi? Zaten zar zor eğitim alan Z Kuşağı gençlerimiz bir kez daha “ben okuyup da 17.002 liralık asgari ücretle işe mi başlayayım. Bir iki kalçamı oynatıp belki bunun on katını bir haftada kazanabilirim, ya tutarsa diye düşünüp sosyal medyada oralarını buralarını daha bir hevesle açmaya , Ankara danslarını Tik Tok’ta Instagram’da daha çok sergilemeye başladı.

dilber-foto-aynada-kendine-bakarken.webp

Dizi uyarlama mı alıntı mı?

Yapımcı ve kanal kazandığı reyting ve paracıklardan memnunken dizi hakkında sürpriz bir iddiada patladı. “İnci Taneleri” dizisinin 2004 yılında Şener Şen, Meltem Cumbul ve Timuçin Esen’in oynadığı ‘Gönül Yarası’ filminden alıntı olduğu iddia edildi. Bu konuda sosyal medyada çok yazıldı çizildi ama dizinin yapımcısı oralı bile olmadı ve bir açıklama bile yapmadı. Dizinin yapımcısı zaten BKM. Türkiye’de ciddi bir medya gücü olan bir yapım şirketi yanına bir de Demirören Grubunu alınca öyle kolay kolay karalama yapamazsınız. Adama yaptırmazlar. “Gönül Yarası adlı diziden esinlenme veya uyarlama olup olmadığı konusu da havada kaldı.

Tüm bunlar yaşanırken dizinin üçüncü bölümde kullanılan ve Ferdi Tayfur’un yorumuyla popüler olan “Hatıran Yeter” adlı şarkının bir Ferdi Tayfur bestesi olduğunun gafı yapıldı. Bu şarkının bestesi Ferdi Tayfur’a ait değildi, Ferdi Tayfur bu şarkının yorumcusuydu. Şarkının sözleri Ahmet Selçuk İlkan’a bestesi ise Yılmaz Tatlıses’e aitti. Neyse ki yapımcı konuyu bir özür metni ile düzeltti ve dizide kullandıkları şarkının künyesini düzeltti.

Gençler pavyonun ne olduğunu öğrendi

İnsanlar bir yandan pavyonları konuşurken, pavyonun ne olduğunu bilmeyen gençler ‘nedir ya bu pavyon bir bizde bakalım’ diye merak ederken, erkekler pavyon eğlencelerini özlediklerinin farkına varırken bir bomba daha patladı ve Dilber’in yaklaşan ramazan ayında dans edip etmeyeceği gündeme geldi. Bunun gündeme gelmesi ise direkt yapımcı ve yayıncı kuruluş tarafından sağlandı. Yapımcı olayı hiç riske etmeden Dilber’in Ramazan ayında dans sahnelerinin yer almayacağını bir başka deyişle Dilber’in Ramazan ayında dans etmeyeceğini açıkladı.

Ben bu nasıl olacak diye düşünürken bir baktım ki dizi senaryosu ramazana uyarlandı ve dizinin 29 Şubat Perşembe akşamı yayınlana altıncı bölümünün finalinde Dilber saldırıya uğradı. Dizinin 7 Mart akşamı yayınlanan yedinci bölümünde bir baktık ki Dilber’in ağzı burnu dağılmış hastanede yatıyor. Dilber’in kocası onu kaldığı otel odasında döverek hastanelik etmiş. Bir baktık ki Dilber aynada kendisine bakıyor ve yüzünün haline üzülüyor. Kadınlar Gününden bir gün önce bir kadının şiddet görmesi onun önümüzdeki üç dört hafta dans etmemesinin bahanesi olarak sunuluyor. Bir kez daha mevzu bahis para oldu mu gerisinin teferruat olduğunu görüyoruz.

Dizi her konuda önlemini almış. Mübarek Ramazan ayında yukarıdaki büyüklerine de şirin gözükmek için Dilber’e dans ettirmeyen zihniyet bu diziyi birkaç sezon devam ettirmek istediğini her halinden anlıyoruz.

Dizinin hikâye kurgusu güçlü

Dizide bir yandan Dilber üzerinden popülerlik sağlarken diğer yandan da karısını öldürdüğü iddiasıyla mapus yatan bir edebiyat öğretmeninin oğlunu ve kızını bulmak için verdiği mücadeleyi anlatıyor. Öğretmen ağabeyimiz oğlunu buldu ama oğlu ona pas vermiyor, oğul mafya ile muhabbette. Dizide bir yandan da ara ara devam eden ve son yıllarda ülkemizin en popüler konularından biri olan kara para ve mafya düzenine ait bir hikayeyi de yedek kulübesinde ısıtıyor. Buna bir de öğretmen dayının kızını arama serüveni eklenince dizi içerik olarak tıkanmayacağının sinyallerini veriyor. Bir yandan öğretmen baba çocuklarını ararken diğer yandan mafyadaki ağabeyler arada yakıp yıkacak arada bir Dilber kalça sağlayacak ve reytingler patlamaya devam edecek. Ben size muhtemel gelecek bölümler de ne olacağını söyleyeyim. Diziye olan ilgi hafiften düşmeye başladığı an pat diye Dilber kızımız öğretmen babanın kızı olmaya aday olacak ve mevzu renklenecek. Birileri ceplerini doldurmaya devam ederken bir toplum da uyutulmaya devam edecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mihalis Kuyucu Arşivi