7 Nisan Pazar akşamı dünya futbol tarihinde görülmeyecek kadar ilkel bir olaya şahit olduk. FB’nin Süper Kupayı sabote ederek ortaya koyduğu tiyatroyu izlerken çok şaşırdım. Öncesinde takımın U19 ile sahaya çıkacağına dair dedikoduları duyunca herhalde maçı protesto edip U19 ile sahaya çıkıp öyle mücadele edecek diye düşündüm. Hatta acaba U19 ile bir sürpriz yapıp Galatasaray’ı da yenip bir de kupayı alırsa ne büyük olay olur diye düşündüm.

Meğer planlar farklıymış. FB başkanı Ali Koç U19 takımını sahaya çıkartıp sonra da sahadan çekilmeyi planlamış. İşin komik tarafı bir de birinci dakikada golde yiyerek maçta 1-0 geriye düştükten sonra takımı geri çekti. İddialara göre takım beşinci dakikada sahadan çekilecekti ama erken gelen gol yüzünden takım hemen geri çekilmiş.

Pazar akşamı televizyonda izlediğim görüntülere inanamadım. Türkiye’nin en büyük takımının yaptığı bu hareket ne spor ahlakına uygun ne etiğe uygun. Ayrıca futbol izleyicisine yönelik çok büyük saygısızlık. Televizyonu açıp bir güzel futbol finali izleyelim dedik resmen bir trajedi izledik ve şok olduk.

Yöntem Çok Hatalı!

FB spor kulübünün bu protestonun bence hiçbir telafisi yok. TFF başkanını sevmeyebilirsin, hatalar yapabilir ki yaptı. Haklı olabilirsin, haksız olabilirsin ki haklısın ama yöntem bu mu olmalı? İnsanları provoke etmek mi çözüm? Yaptığın işi lekelemek mi çözüm? Sahaya çıkmamak neyin çözümü? Maça çıkmayarak neyi kanıtlamak istiyorsun? U19 takımının suçu neydi de o çocukları 1 dakika sahada tutarak olaya onları neden meze yaptın? FB tarihine geçebilecek bir kupa başarısının neden önüne geçerek takımın bir eksik kupa almasına neden oldun?

Bu maçın 7 Nisan’da oynanacağı aylar önceden belli oldu. O dönem GS’ın da FB’nin de o Avrupa’da maç programı vardı. İki tarafta tarihlere tamam dedi. Sonra GS Avrupa’dan elenince FB tek başına kaldı. Burada “işte bizim Avrupa maçından önce kupa finalinin iptal edilmesini istedik. İptal edilmesi” denmesi de bahanenin en komiği. Büyük takımlar transferlerini hem Avrupa’da hem de Türkiye’de aynı anda mücadele edeceği olası maçlar için ayarlamıyorlar mı? Avrupa’daki takımlar gün geliyor haftada 3 maça çıkıyor bizimkilerin onlardan eksik ne? Bu bahaneye sığınmak ne kadar doğru?
FB spor kulübü yönetimi sürekli bir tehdit içinde. Önce ligden çekileceklerini söylediler seçimlerden önce ülke gündemini meşgul ettiler. Kimse inanmadı onların ligden çekileceklerini ama medyanın gündemine girmeyi başardı. Ligden çekilmek yürek isteyen bir iş böyle bir şeyi yaparsan tarih seni affetmez.

“Tek Adam” Kararlarından Sıkıldık Artık

Ligden çekilme palavrası bitince süper kupa gündeme geldi. Yok efendim çıkmayacağım, yok efendim U19 çıkacak, yok efendim sahadan çekileceğim. Saçma sapan konular. Ben bir izleyici olarak çok sinirlendim.

Bu “tek adam” sistemini eleştiren bir zihniyetin uyguladığı bir başka “tek adam” zihniyetidir. Hayatta en nefret ettiğim şey bu “tek adam”ların aldığı komik kararlar. Ben bu ülkede bu “tek adam” kararlarından çok sıkıldım, tiksindim ve nefret ettim.

FB’nin TFF ile ya da her kimle sorunu varsa bunu daha medeni daha demokratik bir biçimde çözemezmiydi? İlle de paldır küldür alaturka davranışlarla mı çözülmeli bu sorunlar?

Maça Hiç Çıkmasaydı Daha İyi Olurdu

Hadi diyelim ki sinirlendin hatalı olsa bu protesto etmeyi tercih ederek kupayı yaktın. Peki strateji bu mu olmalı? Maça direkt çıkma arkadaş. Maça U19 ile çıkıp sonra da beklemediğin bir biçimde golü yemek ve santra yapmadan sahadan çekilmenin anlamı ne? Mademki sinirlisin o zaman delikanlı gibi çıkma maça. Duruşunu göster. Zamanında Beşiktaş yaptı aynı şeyi? Ama senin derdin olayı birazda köpürtmek, olayı magazinleştirmek, olayı popüler kültüre yem yapmak, konuşulmak olduğu için bu yöntemi uyguladın. Başardın da. Herkes seni konuştu. TT oldun gündeme geldin. Peki FB kulübünün prestiji ne olacak? FB’nin marka değeri ne olacak? FB’nin ve Türkiye’nin dünya gündemindeki imajı ne olacak?

Maça hiç çıkmamayı tercih edebilirdi FB. Ama bana sorarsanız FB maça çıkarak hem alacağı cezayı tahkimden uzatmayı hem de popülistliğin ekmeğini yemek adına bu kararı uyguladı gibi.
Kime neyin tripini atıyorsun? 100. yıl kupasını Suudi Arabistan’da oynanacak diye ülkeyi ayakta kaldırdılar maçı Türkiye’ye aldılar ama bu kupayı kendi ülkende rezil ettin. Hiç düşündünüz mü acaba Mustafa Kemal Atatürk olsaydı bu krizde nasıl hareket ederdi? Böyle paldır kültür alaturka bir davranışta mı bulunurdu? Yoksa her zamanki gibi diplomatik dehasıyla mı hallederdi. Ben eminim Atatürk bu krizi diplomatik dehasıyla hallederdi o takımı da o sahaya çıkartır aslanla gibi oynamalarını isterdi.

Sonuç: İki İSTİFA!

Mehmet Büyükekşi’yi de anlamıyorum. Arkadaş bu ne hırs ya. Çoğunluk seni istemiyorsa, seni ve makamını bu kadar yıpratıyorsa o zaman al bavulunu git kardeşim. Ülke futbolda da kutuplaştı. Sokakta AK Partinin seçimleri kaybetmesine etkili olan faktörlerden birinin TFF ve FB’nin olduğu bile konuşuluyor. Yani siyasete kadar indi iş.

Öte yandan Ali Koç’un bu tutumunun da profesyonellikle ilgisi yok. Kulüp başkanı olmak her şeyden öte soğuk kanlılık ister. Krize krizle cevap vermek bir yöneticinin yapacağı en son eylem olmalı.

Bu kupayı her şeyin aksine, inadına çıkıp söke söke kanını terine karıştırarak alması ve en iyi cevabı sahada verseydi daha profesyonel daha kaliteli ve daha centilmence olmazmıydı?

Uzun lafın kısası.

Bu sene iki tane istifa görmemiz lazım.

Birincisi TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi. Acilen hemen yeni yapılacak kurulda aday olmayacağını açıklaması ve bu gergin fay hattını dindirmesi lazım. 18 Temmuz çok geç! Federasyon seçimleri acilen yapılmalı ve Büyükekşi artık gitmeli.

İkincisi Ali Koç. FB için canını dişine taktı, çok uğraştı. Şampiyon olabilir veya olmayabilir iki ayda netleşecek. Sonuç ne olursa olsun FB başkanlığına veda etmesi kendi iş hayatına dönmesi lazım.