Aziz Nesin’i haklı çıkardık: 125 ölü 637 yaralı

Oldum olası şu uzun bayram     tatillerini sevmiyorum.            Bayramları bayram olmaktan     çıkaran bu tatiller çok can sıkmayı, acı     vermeyi, can almayı sürdürüyor.
Bayram öncesi devletimizin tüm     yöneticileri başta Devlet Başkanı olmak üzere, İç İşleri Bakanı, Valiler, Emniyet     Müdürleri, Jandarma komutanları ve     trafikçiler bayramda yollarda nasıl gidilip     gelineceğini, nelere dikkat edileceğini anlatıp bilgilendirdiler.
Hatta çiçek, kolonya ve çikolata bile     ikram ettiler ama nafile.
Yollar tüm tembihlere rağmen kan     gölüne döndü.
Bu yazı yazılırken bayrama kurban     verdiğimiz canlarımızın sayısı 125 ölü, 637     yaralı. Yaralılardan hastanelere götürülenlerin akıbetlerini bilinmiyor, onlara şifalar diliyorum.
Bu kadar can gitti bir o kadar ocak söndü ve ocaklara acılar girdi. İnsanlar bu yokluk ve yoksullukta perişandı şimdi de bayram acısı da eklendi.
Peki, bunca verilen nasihatler ne oldu?
Bayram yolcularına söylenenler, “Uykusuz ve yorgun yola çıkmayın. 4 saatten fazla araç kullanmayın. Aracınızın bakımını yaptırın.  Virajlara dikkat edin. Yolların kıralı yoktur,     kurallara vardır. Acele edip ecele gitmeyin vs. vs.” lafları söylendi, dinlendi de ne oldu.
Nurlar içinde yatsın, bizler acelecilik ve     aptallığımız yüzünden, Aziz Nesin Yine haklı     çıkartık.
Üstelik hükümetimizin yıllardır övünmekle bitiremediği duble yollar, köprüler, tünellere rağmen, yollar kan gölü. Can pazarı ve hurda yığınına döndü.
Ayrıca, hükümet mi, belediyeler mi, tedbir alacak bilmem ama, bu Kurban Bayramı     rezaletinin önlenmesi lazım.
O güzelim hayvanların çoğu usulüne uygun kesilmediği gibi, hoş olmayan manzaralar     oluştuğu yetmiyormuş gibi, işkembeler,     bağırsaklar ve delik deşik edilen derilerin de milli ekonomiye verdiği zararı da cabası.
Baş belası Trump azil mi ediliyor?
ABD’de seçimler oldu. Amerikalı ne     düşündüyse hem kendi başlarına hem de     dünyaya bela olan bir adamı başkan yaptılar.
Adam geldiğinde ruh hastası olduğunu     attığı imza ile belli etmişti. Sahi siz, bir A4     kağıdına baştan sona imza atan bir başka kişi görüp duydunuz mu?
Adam öyle bir tip ki, sabah başka, akşam     yatarken başka, şeyler söylüyor. Tam bir     diktatör gibi. “Dediğim dedik” diyor. Devlet     yönetimi, uluslararası ilişkiymiş. Ekonomik     durummuş falan filan umurunda olmayan biri.
En son ne diyordu, “Bizim ittifakımız     yoktur. Uşaklarımız ve uçaklarımız var.”
Buyurun bakalım. Bu lafları söyleyen ve     söyletenin ruh halini varın siz tahlil ettirin.
Şimdi azil aşamasına geliniyor. Geçmiş     karıştırılarak kirli çamaşırlar bir bir, ortaya     çıkmaya başladı.
Porno yıldızı Stor My Daniels ve eskort     kadınlarla ile ilişkilerini kapatmak için     paralar verildiğini avukatı açıkladı.
Bunlar açıklık kazanınca Trump’tan     boşanmak isteyen, Melania Donald Trump’ı, başkanlığı bitinceye kadarn ses çıkarmaması için tehdit ettiği ayyuka çıkıyor.
Yine Amerikan National Enguierer’in CEO’su David Pecker, Trump’ın gayri meşru     çocuğu olduğunu ileri süren bir şahsa para vererek susturduğunu, o kişinin de Trump’un kapıcılığını yapan Dino Sojadin olduğunu ifade etti.
Ayrıca seçim kampanyası sırasında elde     edilen haksız kazançlar ve yolsuzluklar birer birer ortaya çıkıyor.
Trump, bunlara bir şey diyemezken,     Amerikalılara, “Ben azledilirsem, ülke batar. Perişan olursunuz. Dünyada itibarımız düşer” diyerek tehditler savurmaya başladı.
Merak etme Trump efendi Amerikayı     bilmem ama dünyada itibarın düşmez,     azledilmen büyük memnunluk yaratır.
O zaman belki ABD’nin başına akıllı,     insana saygısı olan barıştan yana biri gelirde dünya huzurlu olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Dolu Arşivi