Ali İbrahim Önsoy

Ali İbrahim Önsoy

Değişime az kaldı!

İktidarı elinde bulunduran güçler kendi aralarında post kavgasına tutuşmaya başladı.

Dünden bugüne doğanın dengesi ve toplumsal ekonomik politik koşullar sistemi değişimi zorluyor.

İhtiyaçlar, bencilce tavır, hırs ve egemen olma dürtüsü toplumsal yaşam sürecini hızlandırdı.

Toprak ve hayvancılığa bağlı yaşam uzun sürdü;

Özellikle tarıma dayalı hâkimiyet beli silahlı gücüde elinde bulunduruyordu;

Ticaret, nakliye ve ulaşım toprak sahiplerinin iznine bağlıydı;

Ticaretin ve küçük mal üretiminin önem kazanması toprak sahiplerinin hâkimiyetini sarsmaya başladı;

Ticaret özellikle uzak yerden takas ya da zor yoluyla getirilen malın kar değerinin yüksek olmasıyla ticaret ve ulaşım önemli uğraş alanı haline geldi;

İşgal ve talan egemen güçlerin yönetim biçimine dönüştü;

El zanaatları ve küçük üretim takasın en geçerli olduğu biçim olsa da gündelik yaşamda paranın kâğıt ya da metal olarak dolaşımı önem kazandı;

İhtiyaçların artması temelinde el zanaatları ve küçük üretim büyümeye başladı;

Üretimin her alanında hatta ticaret ve ulaşımda makinenin önem ve gücü hissedilmesiyle birlikte hâkim güçler arasında iktidar savaşları gizliden gizliye başladı;

Bir yandan içeride iktidar savaşı veren güçler diğer yandan da dışarıda işgal ve talanlarına devam etti;

İktidar gücü ticaret ve üretim aletlerine sahip olanların eline geçti. Dün olduğu gibi eli silahlılarda iktidar kimdeyse onun hizmetine girdi;

Bir dönem güneşi batmayan imparatorluğun temeli atılmaya başlandı;

Üretimin her alanında makinenin kullanılması ekonomik ve toplumsal ilişkiyi niteliksel anlamda değiştirdi;

Sanayi, yönetim yapılarını hatta devlet biçimini de değiştirdi;

Üretimin her alanında endüstrinin kullanılmasıyla ulaşım, ticaret ve savaş araç gereçlerinin de biçimleri değişti;

Üretimin sanayileşmesi finans çevrelerinin uluslararası boyuta çıkmasını sağladı;

Finans sermayenin gücü para transferi ve kredi vermekle kalmadı yeni sanayi yatırımını ve devletlerin politik yapılarını alenen etkileyip belirlemeye başladı;

Sanayi ve finans sermaye kendi içerisinde pazar paylaşım kavgalarına girdi;

Savaşlar pazarlara kimin hâkim olacağı ve devletleri kimin yöneteceği biçimine dönüştü;

Hâkim güçler toplumu kendi belirlediği zemine getirip özgür ama ekonomik köle haline getirdi;

Çıkar temelinde Pazar Paylaşım Savaşları yerellikten çıktı bütün ülkeleri kapsadı;

Savaşla dünyayı yönetmeye kalkanların sonu hüzünle bitti; onun yerine sözde sosyal demokrat ve onun karşısına askeri despot anlayışı getirdi;

Egemenliğinin devamı için Bonapartistleri, askeri dikta hayranlığını, ırkçıları, faşist ve aşiret ilişkilerini, halifelik ve papalığın varlığını da gündeme soktu;

Sanayi ve finans oligarşi, egemenliği için bütün yolları denemekten kaçınmamakta;

Baş jandarma askeri gücünü, sosyal demokrasiyi, dini, mezhep ve tarikatları, dönekleri, sisteme biat eden düzen partilerini hatta “emek, ekmek ve özgürlük” yani sınıf kavgası kaçkınlarını, yılgınları safına alıp son demlerini yaşamakta.

Hâkim güçler emek sömürücüleri, sırtında boza pişirdiklerini yönetmek için her yolu denemekte ama yolun sonu görünüyor, değişime az kaldı.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali İbrahim Önsoy Arşivi