Ali İbrahim Önsoy

Ali İbrahim Önsoy

Sonunda adaylar belirlendi

Nihayet sonunda adaylar belirlendi.

Ah ne zordu bir bilseniz.

Her parti değil “ama” merkezi ve yerel iktidar ile ana muhalefet partilerinin adayları belirlenirken çok çektiler.

Hemen hemen tüm adaylar akrabalarını tanıdıklarını adaylık sürecine dâhil etti.

Hatta bazıları meclis üyeliğini garantilemek için başkan aday adaylığına başvuru yaptı.

Kimileri partili vekillerinin yanından ayrılmayıp ”iyi” referans olduklarını göstermeye çalıştı.

İstisnalar dışında partilerinin genel merkezlerinin yolunu tutup günlerce bir odadan bir başka odaya girip çıktı adaylığını garantilemek için. Bir yanda bunu yaparken bir yandan da afiş ve gazete ilanlarıyla göz önünde olmaya çalıştı.

Yine de boş durmadı, dernekler, meslek odaları ve sendikalara gitti merkezi hükümetin yapması gereken kamusal işleri yerel yönetimde yapacağının sözünü verdi.

Oysa partilerin kendilerince belediye başkan ve meclis üyelerinin temel kriterleri vardır bu tüzük ya da yaşamsal uygulamada bellidir. Yerelde belediyeler merkezi yönetimden farklı anlayışta partiler tarafından yönetime sahip olabilirler önemli olan topluma hizmet temel olmalı.

Bu yüzyılın başında kurulan ve aynı dönemde iktidara gelip halen devam eden yönetim de dâhil hemen hepsinde “başkan” ağırlığı var. “Başkan” hemen her şeye karışıp tek yetkili ve etkili kişi olduğundan onun dedikleri yasanın da üzerinde olmakta. Tüzük de belirtilen ön seçim maddesini geçin onlar yazılı olsa bile yönetim tarafından uygulanmaz. Neden? Çünkü ülkemizin inanç değerleri için de olan “bal tutan parmağını yalar” sözünü uygulamakta bir sakınca görülmez.

Hele ki bu siyasi yapıların hepsinde yıllardır için var olup, emeği geçen kişiler sıranın kendine geldiğini düşünerek aday adaylığına başvurur. Ön seçim de olsa sıraya gireceğini bilenler nedense aday listeleri açıklandığında adlarının listede olmadığını görünce şaşırıp feveran etmekte.

Aday adaylarının kimi listeye adının yazılmayacağını düşünerek karşı partiye geçip başkan ya da meclis üyesi adayları oldukları görüldü. Bölgesinde toplumsal güç olduğunu düşünenler de “bağımsız” aday olduğunu ilan etti.

Partilerin hummalı çalışmaları sonucu adaylar belirlendi, parti ve adayları kimden oy alacak? Hem aday yapmadığı hem de küstürdüğü seçmenden. Milletin vekili olmaya çalışanlar milletten habersiz dertlerini dinlemeden aday olmakta.

Mevcut kurulu sistemi bilip ve bunun üzerine çok bildiğini iddia edenler aday yapılmayınca “ne ona, ne buna ne de şuna” deyip “feveran” ederken aday belirleyen merkez “üç beş kişinin itirazı” deyip kulaklarını tıkamakta. Mevcut partiler birbirlerinin alternatifi olduğunu söylese bile aslında birbirlerinden hiç farkı yok. Hemen hepsi geminin dümenine geçmeyi seviyor.

Partiler için ne zorlu bir süreçti adayları belirlemek ah bir bilseniz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali İbrahim Önsoy Arşivi