Silah satmak için savaş çıkaranlar artık sağlık sektöründe ilaç üretip ilaç satıyorlar. Savaşlar cephede değil evlerimizin içinde devam ediyor.

Önce salgın ve virüsler sonra yeni tip hastalıklar üretip hasta ediyorlar. Tedavi etme bahanesiyle her eve poşet poşet mermi niyetine ilaç satıyorlar.

Biz onların başımıza saldıkları belalar ile mücadele ederken

Onlar ise 50-100 yıl sonrası için zemin hazırlıyorlar.

Amaçları bizi öldürmek olsa su kaynaklarımıza zehir koyup çok kısa sürede yok edebilirler

dediğinizi duyar gibiyim.

Ama öyle değil o zaman parayı nasıl kazanacaklar, dahası insanlığı nasıl sömürecekler çünkü her hasta insan onlar için velinimet her hasta insan onlar için para demek, dolar demek. Hal böyle olunca herkes onlar için sermaye değerlemesinde yerini alıyor.

İkna olmak için sizde etrafınızda size en yakın 10 hane ile anket çalışması yapın. Her 3 evden bir tanesinin mutlaka bir çeşit hastalıkla mücadele ettiğini göreceksiniz.

İnsanlık savaşla değil ilaç ve sağlık terörü ile savaşıyor. 3. Dünya savaşı cephelerde değil evlerimiz de şimdiden başladı haberimiz yok.

Şimdi bi de şu bakış açısıyla bakmakta fayda var.

O Hipokrat yeminini etmiş fakat insanlığını 3 kuruşa satmış olanlar varya onların her biri birer cehennem zebanisidir.

Çünkü ayak üstü 2 soru ile basıyor ilacı hadi güle güle. Sanarsınız ki doktorlar ilaç firmalarının memuru, sorarım size ilaç sektörüne ticari kaygıları geleceği için uşaklık etmek teröre yataklıktan farkı nedir?

Tabi Birde işini layıkıyla yapmaya çalışanlar var onlara da neler olduğunu düşünmeden edemiyor insan. Geçmiş tarihlerde ciddi hastalıklar üzerinde sürdürülen araştırmalar tam tıbbi bir devrime yaklaşmak üzereyken, çalışmaların beklenmedik bir şekilde durdurulup, araştırmayı yapan bazı Doktorların esrarengiz bir şekilde öldürüldüklerine çok kez şahit olduk.

Çünkü hastalıklar olmazsa ilaçta olmaz. Bu bazı güçlerin kesinlikle işine gelmiyor.

İşte tam da bu yüzden özümüze dönmeye çalışmalıyız.

Kendi ilaçlarımızı, kendi tarımımızı, kendi çikolatamızı, kendi tohumlarımızdan pancar, buğday gibi bir çok yerli üretimi kendimiz yapmalıyız. Her yurt dışından gelen ilacı SSK listesine ekleme alışkanlığımızdan vazgeçmeliyiz.

Unutmayın ki artık madolyonun iki yüzü de kirli önemli olan biz neler yapabiliriz ona bakalım.

Madalyonun bir yüzü otopsi yapılmayan COVİD-19 virüsü ile hayatını kaybedenlerdir.

Bir düşünün neden tüm dünyada otopsi yapılması yasak.

Buda bize gösteriyor ki en büyük terör örgütü sağlık terörüdür.

Kalın selametle.