Türk pop müziğini başlatan isim: İlham Gencer

O, Türkiye’nin ilk Türkçe sözlü pop şarkısını yapmıştı. "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş", Fransızca “C'est écrit dans le Ciel” adlı şarkıya Fecri Ebcioğlu'nun 1961 yılında yazdığı Türkçe sözlerden oluşan bir aranjmandır. İlham Gencer tarafından yorumlanan bu şarkı, Türk pop müziğini başlatan şarkı olarak kabul edilmiştir.

Caz müziğin büyük emektarı ve usta ismi İlham Gencer ne yazık ki aramızdan ayrıldı…

Ben çok üzüldüm ama şöyle de bir gerçek var ki, bu son bir gün hepimizi bulacak. Bugün varız, yarın yokuz. Ama ne kadar bunun bilincinde olarak hareket ediyoruz, orası ayrı bir soru işareti…

Caz müziğin bir diğer sevilen ismi Ayten Alpman’ı da müziğe İlham Gencer kazandırmıştı. Yani Ayten Alpman, onun sayesinde müziğe adım attı. İstanbul'da 1930 yılında doğan Ayten Alpman, lisede öğrenciyken İlham Gencer sayesinde müzikle tanışıyor. Liseden sonra İlham Gencer'in solistlik teklifiyle de İstanbul Radyosu'nda programa başlıyor. Tabi o dönemler radyo çok önemliydi. Ayten Alpman, 1952 yılında ilk profesyonel sahne çalışmasını yapıyor ve sonrasında 1953 yılında İlham Gencer ile evleniyor.

İlham Gencer deyince benim aklıma ilk gelen şeylerden birisi de “Çatı” isimli kulüptür. Gencer, 1960 yılında İstanbul Şişli'de kendisine ait olan "Çatı” kulübünü açıyor ve bu mekan için de "Türkiye’nin bir tür özel konservatuvarıydı" diyor. İlham Gencer “Çatı”da birçok şarkıcıyı müzik dünyasına kazandırmış. Ayten Alpman'ı, Ajda Pekkan'ı, Cem Karaca'yı, Barış Manço'yu, Emel Sayın'ı, Metin Ersoy'u, Füsun Önal'ı ve Fikret Kızılok'u kendi kulübü olan “Çatı”da sahneye çıkarmış ve Timur Selçuk, Erkut Taçkın, Yurdaer Doğulu, Cahit Oben, Cahit Berkay gibi müzisyenleri misafir etmiş.

Sadece bir tane albümü olan İlham Gencer müziğe annesinden aldığı derslerle ve evlerindeki piyanoyu çalarak başlamış. Bunun dışında herhangi bir müzik eğitimi almamış ve aslında nota bilmediğini, doğaçlama çalıp söylediğini bir röportajında söylemiş. İlk bestesini de henüz beş yaşındayken besteleyip, ilk konserini de yine beş yaşındayken Saray Sineması'nda vermiş.

Hayata geçtiğimiz günlerde veda eden İlham Gencer, Türk bayrağına sarılmayı vasiyet etmiş. Bunu ve oğlu Bora Gencer’in açıklamasını okuyunca gözlerim doldu. Bora Gencer şöyle söylemiş: “Şerefli doğup, şerefli ölen bir babanın çocukları olmaktan dolayı çok mutluyuz. Allah herkese nasip etsin. Türk olarak doğdu, Türk olarak öldü. Çok inançlı bir insandı. Ben duayı, namaz kılmayı, her şeyi babamdan öğrendim ama hiçbir zaman duayı ve namazı ortalıkta bir reklam aracı olarak kullanmadı. Geçen seneye kadar orucunu da tuttu. İyi bir müslümandı babam. Bir cuma günü defnediyoruz, o da böyle isterdi. Çok mutlu ve huzurlu gitti. 'Türk bayrağına saracaksınız beni' derdi, vasiyeti de öyleydi.”

Değerli caz sanatçısı İlham Gencer, her zaman caz müziğin usta ismi olarak sevenlerinin kalbinde yaşamaya devam edeceksin. “Çatı” için, müzik dünyasına kazandırdığın isimler ve ilkler için sana sonsuz teşekkür ediyoruz ve seni çok seviyoruz. Seni hiç unutmayacağız…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tuğçe Marik Arşivi