Son genel seçimleri kaybeden Cumhuriyet Halk Partisi, parti içi yönetimin derdine düştü.

Seçimin hemen ardından açıklama yaparak ‘Buradayım’ mesajı veren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na parti içi başkaldıranlar ise bir an önce değişime gidilmesi gerektiğini vurguladı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu 28 Mayıs sabahı yaptığı açıklama ile ‘Değişim’ mesajı verirken birçok CHP Parti Meclis üyesi, delegeler, il ve ilçe örgüt başkanları, eski milletvekilleri, parti emekçileri de değişim yönünde açıklamada bulundu.

Bütün bu açıklamalara rağmen partiyi başka bir ekibe bırakmayı göze almayan Kılıçdaroğlu ise adeta kendisine gelen olumsuz eleştirilere rağmen daha önce kaybedilen seçim sonrası yaptığı açıklamalara benzer açıklamalar yaparak; “Oylarımızı artırdık, artan oylar ile milletvekili sayımızı 146’dan 169’a çıkardık, biz kaybetmedik, CHP tarihinin en yüksek oyunu aldık” türünden ifadeler ile koltuğu bırakmayacağı yönünde direniş gösteriyor.

“Bu değişime ben liderlik edebilirim”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu şu anda adı en önde gelen alternatif genel başkan adayı olarak göze çarpmakta.

Seçimin hemen ertesi gün ‘Değişim’ mesajı veren İmamoğlu daha sonra da Kılıçdaroğlu ile gerek yüz yüze gerek ise en son geçtiğimiz hafta sonu bir kahvaltıda bir araya gelerek; ‘Artık partimizde belirgin bir değişime ihtiyaç var’ ifadesini genel başkanının kendisine söyledi.

O görüşmede İmamoğlu şu ifadelere de yer verdi; “CHP yönetimi acilen baştan aşağıya değişmeli. Ben de bu değişime liderlik edebilirim. Bu değişimin yerel seçime kadar gerçekleşmesi gerekiyor. Seçimlere yeni yönetim ile giremezsek sonuçlarda da sorun yaşayabiliriz.”

MYK’da Öztrak faktörü!

CHP'nin yeni Merkez Yürütme Kurulu üyeleri belli olurken yeniden parti sözcüsü olarak belirlenen Faik Öztrak’a yakın isimler yeni MYK’da yer aldı.

CHP Grup Başkanı olarak açıklanan Manisa Milletvekili Özgür Özel’in İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na daha yakın olması dikkat çekmişti.

Özel ile birlikte; CHP TBMM Başkanvekili: Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca

CHP Grup Başkanvekilleri: Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ve İstanbul Milletvekili Gökhan Günaydın

CHP TBMM İdari Amiri: Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin olmuştu.

Yeni MYK’da ise şu isimler yer aldı:

Neslihan Hancıoğlu: Genel Sekreter

Ahmet Akın: Yerel Yönetimler

Aylin Yaman: Sosyal Politikalar

Aysu Bankoğlu: Tanıtım ve Halkla İlişkiler

Bülent Kuşoğlu: İdari ve Mali İşler

Devrim Barış Çelik: Bilgi ve İletişim Teknolojileri

Eren Erdem: Sosyal Medya Yönetimi

Faik Öztrak: Ekonomi Politikaları-Parti Sözcüsü

Hasan Efe Uyar: İşçi Sendikaları, STK Ve Meslek Kuruluşları

Lale Karabıyık: İşveren Örgütleri

Semra Dinçer: Doğa Hakları

Tahsin Tarhan: Yurt dışı Örgütlenme

Yunus Emre: Bilim-Yönetim ve Kültür Platformu

Zeynel Emre: Hukuk ve Seçim İşleri.

Baba oğul arası giderek açılıyor…

Bu isimlere baktığınızda yeni MYK'nın ağırlıklı olarak Faik Öztrak’a yakın isimlerden oluştuğunu, İmamoğlu’na en yakın isimlerden birisi olan Veli Ağbaba’ya hiçbir görev verilmemesini, Canan Kaftancıoğlu’na yakın Zeynel Emre’nin de listede bulunarak bir anlamda Kılıçdaroğlu sadece İmamoğlu’nu karşına alarak partide diğer bütün dengeleri yanına almaya yöneldiğini okuyabiliriz.

Neslihan Hancıoğlu, Ahmet Akın, Aylin Yaman, Aysu Bankoğlu, Bülent Kuşoğlu, Eren Erdem,

Lale Karabıyık, Kılıçdaroğlu ve Öztrak’a çok yakın isimler olarak biliniyorlar.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından 4 Haziran Pazar akşamı hazırlanan MYK listesinde Ekrem İmamoğlu’na yakın isimleri de değerlendirmişti. Kılıçdaroğlu daha sonra o isimlerde değişikliğe giderek bir anlamda İmamoğlu’nun restini görmüş oldu. Reste rest yapılan bu liste sonrası baba oğul arası daha da açılarak CHP kurultay süreci başlayacaktır.

Kılıçdaroğlu’nu sosyal medya ekibi yönlendiriyor

CHP genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bu aralar en çok kendi oluşturduğu sosyal medya ekibine güveniyor.

Onlar ne derse onu yapıyor.

O ekip yarın desin ki efendim siz kurultayda aday olmayın olmaz.

Şu isimlere görev verin, verir.

Şu isimlerin üzerini silin, siler.

Kılıçdaroğlu ile kim sosyal medyadan eleştiri veya destek mesajları atıyorsa da o ekip anında masaya getiriyor.

Bu kişilerin çoğu a-politik gençler ve kadınlardan oluşmakta.

Hatta bunların seçim döneminde de etkin oldukları ve Kılıçdaroğlu’nu çektirdiği videolarla, mesajlarla ilgili yönlendirdikleri de konuşuluyor.

CHP’de PM ne derse o olur!

Peki bu tartışmalar ortamında CHP büyük kurultaya nasıl gider.

Öncelikle daha kurultay kararı alınmadı sadece konuşuldu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu şayet MYK’dan karar alırsa son söz CHP PM üyelerinin olacaktır.

CHP'de 2020 yılında gerçekleşen 37'nci Olağan Kurultay'da oluşan 60 kişilik PM üyelerinin çoğu şu anda Kılıçdaroğlu’nun artık görevi devretmesi gerektiğini düşünüyor.

Tüzük gereği kurultay kararına son düzenlemeyi ve takvim akışını verecek yetki PM’de.

PM daha önce Kılıçdaroğlu’na bu yetkiyi vermişti, ancak o yetkinin süresi sona erdi.

Dolayısıyla şimdi olası bir kurultay kararında takvimi belirleyecek organ CHP’nin PM’sidir.

Kurultay Temmuz 2023’te mi başlar?

Yerel seçimlerden önce mi son ramı gerçekleşir?

Bütün bunlara PM karar verecek.

Akşener ne yapacak?

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener de ‘Biz gereken mesajı aldık’ derken yuvarlak ifade kullanıyor.

Daha net konuşmalı.

Hangi mesajı aldınız?

Başbakanlık hedefiniz vardı olmadı.

Ana muhalefet partisi hedefiniz vardı olmadı.

Parlamenter sisteme geçme hedefiniz vardı olmadı.

Şimdi kalkıp ‘Biz söylemiştik kazanacak aday ile yola çıkmalıyız’ demiştik laflarını sakın kullanmayın.

O zaman da size söyleyeceğimiz şudur; madem kazanacak aday değildi neden yanında durdunuz, neden sahneye çıkıp oy istediniz, neden bu düşüncenizin arkasında durmadınız?

Çok net siz ve partiniz de kaybettiniz.

Yapmanız gereken parti yönetimini yenilemektir.

MERAL AKŞENER’DEN İMAMOĞLU’NA TEKLİF!

Tabi İmamoğlu’nun elinde B ve C seçenekleri de var.

A seçeneğinin CHP Genel başkanlığı olduğunu biliyoruz.

B planı ‘İstanbul Gönüllüleri’ni partileştirmek.

C seçeneği İyi Parti’yi değerlendirmek.

Her ne kadar diğer iki seçenek şimdilerde uzak ihtimal gibi görülse de yakın zamanda ‘neden olmasın’ demeye başlarız.

Bakın mesela önümüzdeki günlerde kurultay yapacak olan İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener teklifini çoktan yaptı bile.

İmamoğlu’na ‘Sen İyi Parti’ye çok yakışırsın. Al bu partiyi ilk seçimde iktidar yap. Senin ülke genelinde Erdoğan’dan çok karşılığın var. CHP sana koltuğu vermez. Bundan sonra da hep senle uğraşırlar. Zaten ben dayatmasaydım cumhurbaşkanlığı yardımcılığını da vermezlerdi’ diyerek ikna kabiliyetini sürdüren Akşener’in bu yaklaşımına şimdilik İmamoğlu’ndan yeşil ışık görünmüyor.

Ama dediğimiz gibi burası Türkiye.

Her an her şey olabilir.