Balık hafızamızı tazeleyelim

Bir insan 20 yıldır düzeltemediği şeyleri şimdi düzelteceğini söylüyorsa sahtekar, 20 yılda düzelmeyen şeylerin şimdi düzeleceğine inanıyorsa balıktır. Hafızasını da bilemem. Toplum olarak o kadar masum o kadar uysalız ki, hemen her şeyi önce kızarak ama sonra ister sever ister sevmeyerek çabucak kabulleniyoruz. Avrupalı, Amerikalı  ne olursa olsun haksızlığa karşı çıkıyor ve genelde halkın dediği oluyor. Bundan tam 4 yıl önce... Haziran 2018’de 14 milyon 570 bin ücretli çalışanın ortalama brüt ücreti 3.287 TL idi. Bugün ise ücretli çalışan sayısı 16 milyon 968 bine çıkmış durumda. Ve ücretli çalışanların aylık brüt ücreti 8.588 liraya ulaştı. Bu veriler Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) ait. Yani işverenlerin resmi beyanı bunlar... Anket vs değil.
Ücretler son 4 yılda 100 liradan 261,3 liraya yükselmiş ama aynı dönemde TÜİK’e göre enflasyon 273,6 lira olmuş. Oysa ücretli kesimi ilgilendiren gıda fiyatları ise 100 liradan 315,1 liraya çıkmış. Kısacası şu: TÜİK verilerine göre bile gıda fiyatlarında çalışanlar artık yüzde 20 fakirleşmiş durumda.


TÜİK verileri tartıdır


Ama durun... Dedim ya bunlar TÜİK verileri. Biliyorsunuz ki TÜİK’in enflasyon verileri çok su kaldırıyor. Ancak ; TÜİK verileri bir çok ticari faaliyette kıstastır. Sözleşmelere konudur. Anlaşmalarda dayanak noktasıdır. Alım gücü ölçümünde kaybettiklerimizin yerine konacak tutarın belirlenmesine kaynaktır. TÜİK ölçüdür, tartıdır. Ama yazın bir kenara “Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay haline!” Şimdi; Gelin TÜRK-İŞ’in açlık sınırına bakalım: Haziran ayında 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 6.391 lira... Aylık 8.588 lira çalışanın net maaşı ise 6.450 lira... Yani bu ülkede tüm çalışanlar sadece açlığını gidermek için çalışır duruma gelmişler. Peki 4 yıl önce neymiş? 2018 Haziran ayında açlık sınırı 1.714,35 lira. SGK verilerine göre ise aylık ortalama brüt ücret 3.287,40 lira. Bu brüt ücretin net karşılığı ise 2.433 lira.


Yüzde 42 maaş uçtu gitti


Bu rakamlar ne diyor biliyor musunuz? 2018 yılında ülkemizde bir çalışan 4 kişilik bir ailesini açlık sınırı ile doyurduktan sonra parasının yüzde 42’si kendinde kalıyormuş. Oysa bugün sadece açlık sınırına çalışıyor. O kalan yüzde 42 maaş uçmuş - gitmiş...Haziran sonunda asgari ücrete yapılan %30 zammı dediniz... İyi ama kaybettiğiniz zaten yüzde 42 ve sonraki aylarda gelen zamlar ne olacak? Dört kilo patates 50 lira oldu. Millet kimyager oldu evde sıvı sabun yapıyorYemek yeme alışkanlığımıza,boş tost, boş baklava ve yarım simit girdi. Hala birileri "Düzelecek" diyor..Bakın kırtasiye malzemelerine  gelelim geçen  sene önce  20 liraya alınan kuru kalem bugün aynı marka 90 lira.


Enflasyonda bayram yapanlar


Yüksek enflasyon, spekülatörlerin, manipülatörlerin, paradan para kazananların bayramıdır. Hele hele kuzunun, kurda teslim edildiği Saray rejiminde, olan hep küçük yatırımcıya olur. Milletimizin tasarruflarını, bugün enflasyonla gasbedenler, Borsa İstanbul’u da, milletin soyulup, soğana çevrildiği, bir Gazino haline getirdiler. Nebati Bakan önce küçük yatırımcıya, “Borsaya gel gel” dedi. Piyasadaki köpek balıklarına, ellerindeki kâğıtları yüksek kârlarla, küçük yatırımcılara satma ve kendilerini kurtarma olanağı  sağladı. Kâr köpek balıklarının elinde kalırken, zarar küçük yatırımcının sırtına yıkıldı. Kamu bankalarının hisselerinde, yüzde 34’e varan kayıplar yaşandı. Küçük yatırımcının tasarrufları köpek balıklarına yem edildi.


Küçük yatırımcı silkelendi


Tasarruflarını yüksek enflasyondan korumak için, çaresizce adres arayan küçük yatırımcılar, Nebati Bakanın gelgeliyle, bir kez daha silkelendi. Peki, millete bunun hesabını kim verecek? Bakan mı verecek, borsa yöneticileri mi verecek? Son bir ayda, Borsa İstanbul’da yaşananlar, kamu bankalarının hisseleri ve mali endeks özelinde, çok ciddi bir soruşturmaya muhtaçtır. Bu manipülasyonun Vadeli İşlemler ayağında, Saraya yakın bir aracılık şirketinin rol oynadığı yazılıp çiziliyor. Peki, bu arada Sermaye Piyasası Kurulu ne yapıyor? Hiç. Sadece seyrediyor. Ne yazık ki, artık tuzun koktuğu günlerden geçiyoruz. “Yiğidi muhtaç ettiler kuru soğana, bir daha oy vermem, beni soyana” demeye devam ediyoruz


13 bin 798 şirket kapandı


TOBB verilerine göre, ağustos ayında 1.784 şirket daha kapandı ve yılın ilk 8 ayında kapanan toplam şirket sayısı 13 bin 798'e yükseldi. 2022’nin ilk 8 ayında, 2021'in ilk 8 ayına göre kapanan şirket sayısı yüzde 70,2 artmış oldu. Bir önceki aya göre kapanan şirket sayısı yüzde 8, kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 9,7 artarken, kapanan kooperatif sayısı yüzde 6,6 azaldı.
Yıllık bazda bakıldığında ise, Ağustos 2022’de kapanan şirket sayısı 2021’in aynı ayına göre yüzde 29, kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 11,6 oranında artarken; kapanan kooperatif sayısı ise yüzde 37,7 azaldı. 2022’nin ilk 8 ayında ise, 2021'in ilk 8 ayına göre kapanan şirket sayısında yüzde 70,2, kapanan kooperatif sayısı yüzde 39 ve kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısında yüzde 6,1 yükseldi. Ağustos’ta kapanan şirket ve kooperatiflerin; 579'u toptan ve perakende ticaret, motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı, 244'ü imalat, 234'ü inşaat sektöründe yer aldı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdullah Aslan Arşivi