Türkiye'de her yıl yüzlerce işçi, çeşitli iş kazalarında hayatını kaybediyor. Bu noktada aklımıza gelen çok dramatik hatıralar var. Bunlardan bir tanesi de hiç şüphesiz Esenyurt Marmara Park AVM'nin inşaatında yaşananlardı. Bildiğiniz gibi AVM inşaatında naylon çadırlarda kalan 11 emekçi, işçi hayatını kaybetmişti. Gelin o bilgileri tekrar bir okuyalım, hafızamızı tazeleyelim...

1- Tam 9 yıl önce 11.03.2012 tarihinde, Esenyurt Marmarapark AVM inşaatında çalışan 11 işçi, barınmak zorunda bırakıldıkları naylon çadırlarda çıkan yangında hayatlarını kaybetti.

2- Marmarapark AVM yaklaşık 100 bin metrekare alan üzerinde kurulu, Türkiye’nin en büyük AVM’lerinden biri. Alman Deutschebank ve yine Alman Otto Grup'un şirketi ECE’nin yatırımı olan AVM’nin maliyeti 220 milyon Euro. Türkiye’deki ana yüklenici ise Kayı inşaat.

3- İnşaat başlarken işçileri getiren Kaldem İnşaat’ın sahibinin "İşçileri nerde barındıracağız?" sorusuna Kayı İnşaat yetkililerinin cevabı şöyledir: "Ne soruyorsun, tabii ki en ucuz şekilde."

4- Böylece Esenyurt soğuğunda 220 milyon Euro’luk inşaatın işçileri, günde 12-14 saat çalıştıktan sonra ısıtması olmayan naylon çadırlarda, üst üste ranzalarda kalmaya başlamıştır.

5- İşyerinde her ay düzenli yapılan iş güvenliği toplantılarında 10.06.2011-27.02.2012 tarihleri arasındaki 7 toplantıda işçi çadırlarında her an yangın çıkabileceği konusu, toplantı gündem maddesi olarak yer almıştır.

6- Mart 2012’de bu konu gündem maddesi olmaktan çıkmıştır, çünkü yangın çıkmış ve 11 işçi yanarak hayatını kaybetmiştir. O gün önemli bir maç nedeniyle işçilerin çoğu kahveye maç izlemeye gitmemiş olsaydı, 45 kişilik koğuşta çok daha fazla can kaybı olacaktı.

7- Tam 7 ay boyunca naylon işçi çadırlarında yangın çıkabileceğini tartışıp hiçbir önlem almayan yetkililer, işçileri göz göre göre yaktılar. 220 milyon Euro’dan 4 konteynır kirası parasını ayırmadılar. 4 konteynır kirasının 220 milyon euronun yüzde kaçıdır.

8- 2012 yılında Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Alman ECE firmasının Türkiye’deki yöneticisi Andreas Michael Hohlman, Kayı İnşaat şirketinin şantiyedeki şef ve yardımcıları, işçi temin eden taşeron yetkilileri ve İSİG uzmanlarından oluşan 13 sanıklı dava açıldı.

9- Yargılama 3 yıl sürdü, süreç özellikle aileler için çok zor oldu. Duruşmaların birinde sanık müdafisi bir avukat, kurtulan işçiye "Hıdırellez ateşinden atlıyoruz ya, işçiler neden ateşten atlayıp kaçmadı?" diye sordu.

10- Yargılama sonucunda alışılmış şekilde Alman ECE firması yöneticisi, Kayı İnşaat’ın tüm şantiye sorumluları beraat etti. Geriye İşçi temin eden taşeron şirketin yetkilileri, İSİG uzmanları ve çadırlara elektrik hattı çeken işçiden oluşan 7 kişinin taksirden aldığı ceza kaldı.

11- Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nce kısmen bozuldu, tabii büyük patronların beraati onandı. 2017’de Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılama tekrar başladı ve halen devam ediyor

12- Son celsede Cumhuriyet Savcısı mütalaasını verdi; sadece işçi temin eden taşeron şirketin 3 ortağının ve elektrik hattını çeken işçinin cezalandırılması mütalaa olundu. Dosyanın karar duruşması 03.06.2021’de görülecek.

13-Türkiye’nin ilk galaktik temalı AVM’si 21 ay gibi rekor bir sürede tanımlandı. Yatırımcının o kadar acelesi vardı ki, etrafta ucu açık elektrik kabloları varken, bazı yerlerin sıvaları henüz kurumamışken, büyük kampanyalar eşliğinde 12.10.2012’de açıldı.

14- 11 işçinin yanan bedenleri üzerinde yükselen 220 milyon Euro’luk Marmarapark AVM, bugün hala Alman Deutschebank ve Alman Ottoman ailesine servet akıtmaya devam ediyor.

15- Esenyurt Marmarapark AVM yangınında hayatını kaybeden işçiler: Barış Kıyak, Ahmet Keskin, Abdurrahman Demir, Sevdin Özen, Seyfittin Topal, Hakim Alican, Çetin Coşgun, Bayram Egepehlivan, Fatih Acun, İsa Topal, Ahmet Yağal. İşçilerin anısına saygıyla…

İmamoğlu doğru olanı yaptı

Siyaset işi satranç işidir. İmamoğlu da bu satrancı çok iyi oynuyor. Meral Akşener ile birlikte Pervin Buldan'ın Kadınlar Günü'nü kutlaması bu noktada çok anlamlıydı. Siyasal iktidarın HDP'yi şeytanlaştırma projesine karşı İmamoğlu; Pervin Buldan'ın Kadınlar Günü'nü, Akşener'le birlikte kutlayarak ertesi gün de Pervin Buldan'ı yanına alıp fidan dikerek; "birlik-beraberlik" mesajı verdi. Ve HDP üzerinden Millet İttifakı'nı parçalamaya çalışan iktidara bir mesaj verdi. Türkiye'de bugün HDP ve İYİ Parti liderine aynı anda ortak bir dille bir mesaj vermek şu an ülkenin en çok ihtiyacı olan şey. Ayrışmadan kimse bir şey kazanmadı. İYİ Parti cephesindeki tepkilerinde; Akşener nezdinde bir karşılığı olmaması önemli. Ezcümle; İmamoğlu doğru olanı yapmıştır. Bu konuda kendisini eleştirmekte ahmaklıktır.

Üzdün beni Hilmi Türkmen

Geçen sabah sakince uyandım. Kahvemi yaptım. Youtube'dan Chopin açıp epey bir ses verdim. Gri bir gökyüzüne karşı sabahı karşılarken her zaman olduğu gibi gündemi takip etmek için Twitter'a girdim. Biraz biraz gezdikten sonra Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen'e rast geldim. Hemen aşağıda solda gördüğünüz fotoğrafı paylaşıp "Duyanlara duymayanlara love Erdogan" yazmıştı. Yani Cengiz Kurtoğlu misali; "Duyanlara duymayanlara ben Erdoğan'ı seviyorum" diyordu. Ben de bunu görünce; "hay yaşa Hilmi başkan" dedim. Bu zamanda aşktan güzellikten yana ne var... Hemen attığı tweeti alıp; "Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duyduğu aşkı tüm Üsküdar halkına duyurdu" yazdım. Ahhh... Ben miyim o'nu yazan. Hemen engelledi beni. Halbuki aşk güzel şeydir. Aşk mutluluk veren bir şeydir. Bu engelleme hiç hoş olmadı Hilmi başkanım bir de fotoğrafın gitti, üzüldüm...

Bir kadını mutlu etmek

Bir kadını nasıl mutlu ederiz sorusuna çok derin cevaplar aramaya gerek yok arkadaşlar. Sizi seven bir kadını sabah uyandığınızda attığınız bir günaydın mesajı ile bile mutlu edebilirsiniz. Sizi sevmeyen bir kadını ise kıtalar geçip yanına gitseniz de mutlu edemezsiniz. Mesele basit. Türküde de diyor; gönül sevdiğin arzular. Yolu sevgiden geçen herkese günaydın.