Aslında çok şeyler yazacağız ama, bence şu an hepsi Cem Başkana dua etsin.    Dün 23 Nisan Ulusal Egemenlik Ve Çocuk Bayramını zehir etmeye çalışan CHP İlçe Başkanı Halil Gök tek kelime ile bırak oradaki Milli Eğitim Müdürünü ya da protokolü, tüm çocuklara ayıp     etmiştir.
Siyasî etikten ve ahlaktan uzak bir davranış     içerisinde çocukları korkutmuştur.
O çocukların psikolojisini düşünebiliyor     musunuz?
"Siyasetçiler küfürbaz ve kavgacı" düşüncesini yıllarca kafasından çıkartamayacak bu çocuklar. Herkes izliyor. Ne kadar acı...
Oysa ki o makam!
Örnek olunacak bir makam...
He Halil Gök, kendisi de kabul etti. "Orada yapmamam gereken bir hareketti" diyor ama testi kırıldıktan sonra "Keşke doğru taşısaydım" demek de fayda etmiyor.
Bundan sonra öncelikle Halil Gök bir ilçe başkanı olduğunu asla unutmayacak ve her bir hareketini, her bir cümlesini ona göre seçecek...
Ve gelelim bizim çocuğa...
"Bana neden bu kadar saygı varmış! Bu hürmet nedenmiş"
Zoruna gitmiş...
Birileri desin şu çocuğa!
Bu daha güzel günlerin...
Bizim hoca olmasa, sana üfleyip, püflemese, seni kimsenin takmadığını anla be kardeş!
Ve Ufuk Akın!
Başkan Cem Kara'yı hiç aratmadı. Yapılan organizasyonda sanki Cem Kara içimizdeymiş gibiydi. O salondaymış gibi...
He birileri ne salona ne köylere gelmedi ama, görevine layığı ile sadık adamlar gereğini yaptı.
Başkan Cem Kara'ya vekalet eden ve kusursuz bir organizasyona imza atan Ufuk Akın ve ekibine kocaman alkışlar gelsin.
Helal olsun onlara...
Başkan Cem Kara olsa çok daha keyifli olurdu ama nihayetinde hepimiz bir an önce sağlığına kavuşup dönmesini bekliyoruz. Çok değil ha! Bir kaç gün içinde Çatalca sokaklarında göreceğiz onu.
Cem Başkan 26 Nisan' da istifa edip "Milletvekili olacağım" derse aha da o zaman gör sen bizim 23 Nisan çocuğunu...
Yandık ki ne yandık...
Herkese küser bu...
Şekerimi verin bana diye!
Çünkü bugün bunu yapan yarın neler yapmaz. Hesap bile edemiyorum.