Ramazan Bayramı’na 2 hafta kala milyonlarca kişi memleketine gitmeyi ya da tatil yapabilmenin hayalini kuruyorken malesef acı gerçeklerle yüzleşiyor. 10 Nisan’da başlayan ve 12 Nisan 2024’te bitecek olan Ramazan Bayramı tatili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı duyuruyla 9 güne çıktı. Tatil yapacaklar ya da planları olanlar için 06-14 Nisan 2024 tarihleri oldukça iyi bir süre fakat tatil bir kenara dursun memleketine gitmeyi düşünenler için bile uçak ya da otobüs biletleri fiyatları cep yakıyor.

Hayat pahalılığı herkesin en büyük sorunu.. Geçim sıkıntısı bir yana dursun tatil yapmayı düşünmek bile kimileri için hayal niteliğinde.. Özellikle bayram tatilinde dinlenmenin ya da keyif yapmanın maliyeti katlanarak artıyor. Şuan Ramazan Bayramı tatili için maddi gücü elverişli olanlar zaten uçak ve otobüs biletleri bulamıyor. Müthiş bir talebin yanında bir o kadar da bilet fiyatları bile (mesafeye göre değişse de) en az 1000 liradan başlıyor. Bu sadece 1 kişi için otobüs biletleri fiyatları.. Uçak bilet fiyatları ise bu rakamların 3-4 katı belki de daha fazlası..

Havaların ısınmasıyla birlikte bayram tatili için Akdeniz ve Ege Bölgelerini tercih etmeyi düşünenler 1 hafta için en az 80 bin liradan başlayan konaklama bedelini gözden çıkartması gerekiyor. Bunun gezip tozması, yemeği ve diğer harcamalarını hesaba katmıyorum bile.. Ülkemizde bu rakamlar dudak uçuklatırken birkaç günlük tatil yapmayı düşünenler için de yine fiyatlar hiç uygun değil. 4 kişilik bir ailenin tatil yapması şuan ki ekonomide mümkün değil. O sebeple biraz birikimi olanda Türkiye’deki astronomik tatil fiyatları ödemek yerine yurt dışında tatil yapmaya yöneliyor.

Geçtiğimiz haftalarda yurt dışında yaşayanlar için Türkiye’de tatil yapmanın bedelinin son derece uygun olduğunu ve neden yabancı turist için ülkemizde tatil yapmanın daha ekonomik olduğuna dair bir yazı ele almıştım. (Bu yazımı merak ediyorsanız tıklayabilirsiniz.) Türkiye vatandaşı olan bizlerin neden ikinci sınıf muamelesi gördüğüne ve neden kendi ülkemizde dilediğimiz gibi gezemiyor oluşumuza oldukça tepkili ve sitem doluyum. Her bir birey 365 günün ortalama (en iyi ihtimal) 250 gününü çalışarak geçirirken gönlünce sevdikleriyle mutlu, keyifli vakit geçirmekten aciz bırakılıyor? Dünyanın hangi gelişmiş ülkesinde böyle tezat bir durum vardır acaba? Türkiye’deki vatandaşlar tatili nispeten uyguna getirmek için yurtdışını, yabancı turist ise tatil için Türkiye’yi tercih ediyor? Sokaktan geçen herhangi bir kişiye soracak olursak; Türkiye’de vereceği tatil fiyatına yurt dışına çıkmayı düşünmesinin sebebi en azından bir ülke görürüm mantığından başka bir şeye değil. İmkanı olanlar ülkemizdeki tatil fiyatına vereceği paraya ne yazık ki acıyor. Bu sebeple de yılda 1 kere çıkacağı tatilin belli süresini yurt dışında geçirmeyi öncelikli olarak tercih listesine ekliyor.

Bu durum oldukça can sıkıcı ve malesef ki üzücü.. Özellikle zenginin daha zengin, orta gelirli olan birinin ise iyice yoksullaştığı zor günlerinden geçiyoruz. Bayram tatili bir yana, asgari ücretle geçinen birinin tatil planı kurması artık hayalinin de çok üzerinde.. Türkiye’de memleketine gitmekten bile imtina eden insanların tatil yapma fikri gün geçtikçe daha da çıkmaza gireceğe benziyor. Malesef ki ülkemizdeki güzelliklerin kıymetini bilemediğimiz ve sahip olduğumuz değerleri göremediğimiz için insanlar oldukça mutsuz ve yarını için oldukça çaresiz.. Hayattan tat alabilmek için fırsat olarak görülen bir bayram tatili daha onlarca kişiye yine hayal kırıklığı oldu.